'Aşk 101' beklentileri karşıladı mı?

'Aşk 101' dizisi son dönemin en dikkat çeken yapımlarından biri olmayı başardı. Tipik bir gençlik draması olan dizide bir grup lise öğrencisinin sistemle olan kavgalarını, uyumsuzluklarını konu alıyor. Karşımızda 4 adet problemli lise öğrencisi var. 1998 yılındayız. Kubilay Aka, Alina Boz, Mert Yazıcıoğlu ve Selahattin Paşalı'nın canlandırdığı Kerem, Eda, Sinan ve Osman karakterlerine bir de başarılı Işık karakteri yani İpek Filiz Yazıcı ekleniyor. Bu arkadaşlığın sebebi ise okuldan atılmamak için çözüm olarak bulunan şey ise aşk! Pınar Deniz'in canlandırdığı Burcu Hoca karakteri ile Kaan Urgancıoğlu'nun canlandırdığı Kemal karakterlerini aşık etmeye çalışan liseli gençlerimiz, izlemesi keyifli bir maceraya atılıyorlar. Peki 'Aşk 101' dizisi beklentileri karşıladı mı? Bence evet. Son dönemde pek çok gençlik draması izledik. Ama 'Aşk 101' akıcı temposu, sahici diyalogları ve başarılı oyunculuk performanslarıyla dikkat çekmeyi başarıyor. Her dizide olduğu gibi 'Aşk 101'de de göze çarpan küçük mantık hataları dikkat çekiyor elbette. Mesela sanki sözleşmişler gibi eve teker teker girme sahnesinde doğallık elden gidiyor tabii. Ya da grubun 'aşk' projesiyle bir araya gelmeleri biraz fazla hızlı geçilmişti. Ama tüm bu ufak tefek mantık hataları dikkatlice izlenildiğinde bulunan şeyler. Dizinin genel ahengini bozmuyor. Tempo o kadar sağlam ki izlerken hem keyif alıyorsunuz hem de kendi lise döneminize dönüyorsunuz. Dizinin bir diğer artısı da elbette müzikleri. Duman'dan Mor ve Ötesi'ne, Şebnem Ferah'tan yabancı şarkılara o kadar sağlam seçimler yapılmış ki, 1998'de geçen bir diziye -her ne kadar kullanılan şarkılardan bazıları 2000'ler sonrasında olsa da- rock müzik ağırlıklı şarkılar çok yakışmış. Mor ve Ötesi'nin 'Daha Mutlu Olamam'ı ile Şebnem Ferah'ın 'Bugün'üne 'Aşk 101'de rastlamak şahane güzel sürprizler oldu. 'Aşk 101'in ilk sezonu biraz daha belki detaylıca ele alınabilirdi diye düşünüyorum. Dizinin en büyük eksiği tempoyu tutturmak için biraz fazla yüzeysel geçilmesi. Bu yüzeyselliği, oyuncuların başarılı performansları ve oyuncuların karakterlerle özdeşleşmesi kurtarıyor. Özellikle Pınar Deniz döktürüyor. Osman üzerinden dönen tartışmalara ise diyecek laf bulamıyorum. Fake bir hesaptan yapılan bir tweet'in bu kadar olay olması diziye negatif değil pozitif katkı sağladı diyebilirim. Dizinin ikinci sezonunun geleceği henüz net olarak açıklanmadı. Ancak 'Aşk 101'in ikinci sezonunun geleceği çok belli. Sosyal medyadaki tepkiler de dizinin devamının geleceği yönünde. Dizide Bade İşçil ve Tuba Ünsal gibi 'gelecekten gelen' isimleri de görüyoruz. İkinci sezonda muhtemelen daha çok 'gelecek' öyküsü izleyeceğiz. Dileğim '1998 ruhu' ön planda olmaya devam eder... twitter.com/mayksisman instagram.com/mayksisman youtube.com/mayksisman can.sisman@milliyet.com.tr