Andreas Krieger: Madalya için hayatı karartılan insan

Spor kendimizi iyi hissetmemiz için var. Tarihin uzun devirlerinden beri insanlık sporla uğraşıyor. Son yüz yılda ise spor ve sporcular çok değişti. Madalyalar peşinde koşan sporcuların varlığı uzun süredir hayatımızda. O sporculardan birisi de Andreas Krieger ya da eski adıyla Heidi Krieger. Madalya için bir insanın nasıl hayatının karartıldığına, Andreas (Heidi) Krieger’in hayatına Molatik olduk. Bakalım Andreas (Heidi) Krieger’in başına neler gelmiş… Hayatımızı, bünyemizi düzene sokmak için spora başvuruyoruz. Amatör olarak ilgilendiğimiz sporları iler taşıyan kişiler de var. Profesyonel olarak sporla ilgilenip, meslek olarak spor yapanlar da var. Dünya, olimpiyat, ülke şampiyonu olmak için çabalayıp başarıya ulaşmaya çalışıyorlar. O isimlerden birisi de Doğu Alman (bilmeyenler için; Doğu Almanya 1949-1990 arasında varlığını sürdüren ülke) sporcu Andreas Krieger eski adıyla Heidi Krieger. Heidi Krieger, 1966 tarihinde dünyaya geldi. Küçük yaşlardan itibaren spora olan ilgisini sonrası 14 yaşındayken Çocuk ve Gençlik Spor Okuluna (KJS) kaydoldu. Doğu Almanya’nın spora olan ‘takıntılı’ ilgisiyle kısa sürede, yoğun antrenman programının içinde buldu kendini. Ayrıca başarı kazanan sporculara çeşitli ödüller vadediyordu ülke. Yurt dışına gitme isteğiyle hayatını devam ettiren Heidi Krieger de aslında bir Doğu Almanya projesiydi. Batı Almanya karşısında sporcuları ön plana çıkararak öne geçmek, daha sağlıklı bireylere sahip olduğunu göstermek istiyordu. Bunun için de sporculara doping veriyorlardı… Antrenmanlar sonrası Heidi Krieger’e antrenörü vitamin takviyelerinin yanı sıra 'mavi haplar' da veriyordu. Ne olduğunu merak ettiğinde de aldığı cevap destekleyici ilaçlar olduğun söylemiş. Haliyle o da bu durumdan çok şüphelenmemiş. 1986 Avrupa Atletizm Şampiyonası’na katılan Heidi Krieger tüm dünyayı hayrete düşüren bir performans sergiledi. Gülle atma dalında yarışan Heidi’nin 21,8 metrelik atışı ile altın madalya kazandı. Tüm gözler bir anda Heidi Krieger’in üzerinde yoğunlaşmıştı. Madalyalara uzanıp, başarılar kazanan Heidi Krieger’in dikkatinden kaçmayan bir şeyler vardı. 18 yaşından itibaren yüzü tüylenmeye başlamış, göğüsleri büyümemiş, sesi kalınlaşmıştı. Bu, antrenörünün verdiği ilaçların testosteron içermesinden kaynaklanıyordu. Kadınların da vücudunda az da bulunan bu hormonlar ilaçlar yüzünden yüksek seviyeye çıkmıştı. 1989’da Berlin Duvarı yıkıldıktan sonra da spora devam etti Heidi Krieger. Ancak bir süre sonra vücudu, aldığı bu dopingler nedeniyle daha fazla ‘ileri’ gitmesine müsaade etmedi. 1992’de sporu bırakma kararı aldı. Bu kararının ardından Heidi Krieger büyük bir boşluğa düştü. Sadece spor değil cinsel kimlik olarak da kendini çok farklı hissediyordu. Bir dönem intihar etmeyi bile düşündü. Ancak 1998 yılına geldiğimizde aldığı karar ile hayatı tamamen değişti. Cinsiyet değiştirme ameliyatı oldu ve hayatına erkek olarak devam etti. Heidi Krieger artık Andreas Krieger’dı. Bir erkek olarak hayatının kalanına devam etmeye başlayınca bir gerçekle karşılaştı. 2000 yılında ortaya çıkan Doğu Almanya’nın doping davaları sırasında eski yüzücü Ulte Krause ile tanıştı. Krause doping yüzünden erkek olmamış ancak dopingler nedeniyle çocuk sahibi olma şansı elinden alınmıştı. İkili davalar boyunca tanışmış, aralarında bir yakınlık oluşmuştu. Cinsiyet değiştirince ailesiyle bağlarını koparan Krieger, hayatını Ulte Krause ile sürdürme kararı aldı. Doğu Almanya yok olup gitti ama doping davaları yıllarca sürdü. Andreas Krieger ve Ulte Krause gibi birçok isim dopinge karşı mücadele vermeye devam ediyor. selcuk.bulut@milliyet.com.tr