Aamir Khan'ın mutlaka izlenmesi gereken 9 filmi

Aamir Khan'dan alışık olmadığımız türde bir film.... Yönetmen koltuğunda önemli bir isim var: Aamir Khan’ın eşi Kiran Rao. Yönetmenlik kariyerine adım attığı ilk film olan 'Mumbai Günlükleri', klasik Hint filmlerinden biraz farklı. Psikolojik bir dram diyebileceğimiz yapım, farklı hayatları olan 4 insanın yollarının kesişmesini anlatıyor. Aamir Khan’ın hayat verdiği Arun karakteri, sanatsal kaygıları olan bir ressam. İlham bulmak için geldiği Mumbai’de, zengin bir ailenin kızı olan bankacı Shai ile tanışıyor. Aşkı arayan Shai, Arun’u görür görmez aşık olsa da, Munha’yı da görmezden gelemiyor. Munha, hayali aktör olmak olan, çamaşırcılık yapan bir genç. Arun’la onun çamaşırlarını almaya gelip giderken arkadaş olan Munha, Shai’ye aşık oluyor. Bu hikayenin dördüncü kişisi ise, Arun’un yeni taşındığı evinin dolabında bulduğu video kasetlerde karşımıza çıkıyor. Yasmin, evlendikten sonra yerleştiği bu evde, kardeşine göndermek için günlük yaşamını videoya çekiyor. Öyküsünü videolardan izlediğimiz Yasmin, Arun’un ilham kaynağı oluyor. Gerilimi had safhada hissetmeye ve ayakları yere sağlam basan bir polisiyeye hazır mısınız? Aamir Khan’ın neredeyse bir kere bile tebessüm etmediği ve ciddi duruşuyla hikâyenin ağırlığına birebir etki ettiği Talaash, metafizik unsurlara yer vermesiyle de, farklı bir tat arayanların kaçırmak istemeyeceği türden bir film. İzlerken zaman zaman Hollywood tadı alabileceğiniz ve Bollywood çizgisinden uzak duruşuyla dikkat çeken Talaash, yalnızca Aamir Khan sevenlerin değil, gizem ve suç temalarına ilgi duyan her sinemaseverin izlemesi gereken filmlerden biri. Polisiye-aksiyon serisi olan Dhoom, üçüncü filminde Aamir Khan ile karşımıza çıkıyor. Babasıyla birlikte sirkte gösteriler yapan Sahir (Aamir Khan), illüzyon ve sihirbazlıkta ustalaşmıştır. Sirkin maddi sıkıntılar yaşamasından sonra bankadan kredi çeken Iqbal Khan borcunu ödeyemez ve sirk kapatılma tehlikesiyle karşı karşıya kalır. Bankanın baskısı üzerine intihar eden Khan, Sahir’i yapayalnız bırakır. Bu olaydan sonra intikam almaya karar veren Sahir, yıllarca bunun planlarını yapar ve büyük bir sirk açar. İlginç bir yöntemle intikam almaya başlayan Sahir’in karşısına Dhoom’un diğer filmlerinden tanıdığımız polis Jai Dixit (Abhishek Bachchan) ve yardımcısı çıkacaktır. Sirkte çalışmaya başlayan Aaliya ise, Sahir’e yardım ederken aralarında duygusal bir ilişki başlar. Türkçe’de 'kayboluş, feda etmek, yok olmak' anlamına gelen Fanaa, bol ödüllü bir Aamir Khan filmi. Başrolünde ona eşlik eden Kajol ile izlenmesi çok keyifli, bir o kadar da hüzünlü bir hale gelen Fanaa, hem yüzünüzü güldürecek romantizm hem de içinizi acıtacak dram dolu 2 saat 40 dakika vaat ediyor. Görme engelli ve hayat dolu bir kadın olan Zooni, arkadaşlarıyla Delhi’ye gezmeye gittiğinde Rehan (Aamir Khan) adında bir tur rehberiyle karşılaşır. Rehan’ın şair ruhundan ve laf cambazlığından etkilenen Zooni, aşık olur. Çapkın Rehan ise, başta Zooni’yi de diğer kadınlar gibi görse de, zamanla onun derin ve anlamlı bakan gözlerine aşık olur. Rehan’dan ayrılmamaya karar veren Zooni, Delhi’de kalır. Rehan ise Zooni’nin gözlerindeki perdeyi kaldırmak için bir yol arar. Doktorun bunun mümkün olduğunu söylemesinden sonra, Zooni kalbiyle görüp aşık olduğu adamı gözleriyle görmek için sabırsızlanır. Ameliyattan sonra gözlerini açtığında, annesini ve babasını görür. Rehan yoktur. Sevgilisinin öldüğünü düşünen Zooni, hayatına bir şekilde devam eder. Yıllar sonra kapısı çalındığında ise onu büyük bir şok beklemektedir. Christopher Nolan’ın 'Akıl Defteri' (Memento) filminin Bollywood uyarlaması olan Ghajini, hem eleştirilen, hem de övgü alan bir film. Bizce Memento uyarlamasında başrolün Aamir Khan olması film için büyük bir artı. Oynadığı her rolde karşımıza bambaşka biri olarak çıkan Khan'ı, bu filmde Memento’nun Leonard’ı olarak izliyoruz. Sanjay Singhania kısa süreli hafıza kaybı yaşayan, 15 dakikada bir bildiği tüm şeyleri unutan bir adam. Onu bu hale getiren olay, 2006 yılının ocak ayında gerçekleşmiştir. Hindistan’ın en ünlü iş adamlarından Singhania, nişanlısı Kalpana’nın evine geldiğinde onun öldürülmüş olduğunu görür. Kalpana’nın katilleri Sanjay’ın kafasına demir sopayla vururlar. Aşık olduğu kadını ve hafızasını kaybeden Sanjay intikam yemini eder. Yaşama amacı, 15 dakikada bir kaybolan anılarıyla, Kalpana’nın katili olan Ghajini’yi bulmaktır. Aamir Khan’ın yönetmenlik koltuğuna oturduğunda harika işlere imza attığının ilk örneği Yerdeki Yıldızlar (Taare Zameen Par) filmi. Yapımcılığını ve yönetmenliğini Amir Khan'ın üstlendiği film, konusu bakımından bütün insanlığı ilgilendiren, izledikten sonra uzun uzun düşünmemize yol açan bir yapım. Maalesef bizim ülkemizde de durumları pek farklı olmayan engelli çocuklara dikkat çeken Aamir Khan, çektiği filmin başrolüne de geçti ve partneri Darsheel Safary ile ortaya hem hüzünlendiren, hem de içimizi ısıtan bir film çıkardı. Ishaan Awasthi 8 yaşında, okumakta ve yazmakta güçlük çeken bir çocuk. Sorunun ne olduğunu anlayamayan annesi ve babası onun tembel ve sorumsuz bir çocuk olduğunu düşünür. Öğretmenlerinden ve babasından sürekli azar işiten Ishaan, asi bir çocuk haline gelir. Babası tarafından yatılı bir okula gönderilir ve annesinden ayrılmanın verdiği üzüntüyle iyice içine kapanır. Öğretmenleri tarafından da sürekli aşağılanıp dışlanır. Çok sevdiği ve başarılı olduğu resmi bile bırakır. Okulda ona destek olan tek çocuk, yürüme engelli Rajan’dır. Bu okula resim hocası olarak gönderilen Ram Shankar Nikumbh (Aamir Khan), diğer öğretmenlerden farklıdır. Özel eğitim merkezinde zihinsel engelli çocuklara eğitim veren Nikumbh, içine kapanık Ishaan’ı hemen fark eder. Defterlerini inceledikten sonra, daha önce kimse tarafından fark edilmeyen sorununu anlar. Ishaan’ı hapsolduğu dünyasından çıkarmak için mücadeleye girer. IMDB’nin 'En Çok Oy Alan 250 Film' listesinde 113'üncü sırada yer alan 3 Aptal'ı ülkemizde bilmeyen yok. Çoğu insanı Bollywood’la tanıştıran film, Aamir Khan’ın en iyi yapımı diyebiliriz. Diğer filmlerine haksızlık etmemekle birlikte, 3 Aptal güldürürken düşündüren, eğlenirken sorgulamalar yapmamıza imkan sağlayan çok başarılı bir film. Hatta uzunluğu, tolare edilebildiği nadir Hint filmlerinden biri. Özellikle dans sahneleri çok eğlenceli. Hindistan’da mühendislik okuyan Farhan, bu bölüme ailesinin zoruyla gelmiş, asıl istediği fotoğrafçılık olan bir öğrenci. Oda arkadaşı Raju ise fakir bir ailede büyümüş, bir an önce mesleğini eline alıp onlara bakmak için çırpınan bir mühendis adayı. Odalarına gelen Rancho (Aamir Khan) ikisinden tamamen farklı, tuhaf ve bir o kadar da zeki bir çocuk. Birbirlerinin en yakın arkadaşı haline gelen Farhan, Raju ve Rancho, Rancho’nun içinde bulunduğu okulu ve eğitim sistemini değiştirme çabalarının sonucunda, okulun diktatör hocası Virus'ün görüş alanına girerler. Kendilerine ve tüm okula ilham olan, herkesten farklı düşünen ve sistemi değiştirmenin mümkün olduğunu savunan Rancho, mezun olduktan sonra ortadan kaybolur. Rancho’yu bulmak için yıllar sonra yollara düşen Farhan ve Raju, bu yolculuklarında Rancho’nun şaşırtıcı hikayesine tanık olur. Ludhiana’nın bir köyünde yaşayan eski güreşçi, iki kızını da güreşçi olarak yetiştirir ve onları olimpiyatlara hazırlar. Ancak bu durum köydeki diğer insanlar tarafından dışlanmasına neden olur. Kararından vazgeçmeyen Phogat, tüm baskılara rağmen yılmaz ve kızlarının bir gün Hindistan’ı temsil edecek düzeye gelebilmeleri için elinden geleni yapar. Aamir Khan’ın ilk kez yapımcılık koltuğuna oturduğu ve aynı zamanda başrol olarak arzı endam ettiği film, İngiliz sömürüsü altındaki bir Hint köyünün 1893 yılında, ekonomik bağımsızlığını kazanmak adına verdiği savaşı anlatıyor. Ancak bu savaş ortalığı kan gölüne çevirecek bir savaş değil; aksine barışçıl bir kriket maçı! Hayatlarında daha önce hiç kriket oynamamış köylülerin bu İngiliz sporunu öğrenmek için çabalamasını izliyoruz. Film, 4 saate yaklaşan süresine rağmen seyir zevkini her daim yukarılarda tutmayı başarıyor. Lagaan, hayata dair verdiği mesajlarla çoktan kült mertebesine ulaşmış bir film.