'Hiç kimse bunu yapmak istemedi'
Türkiye aşığı olan Pierre Loti’nin kaleminden olayları şu şekilde öğreniyoruz:
" Hiçbir Türk, Hilâl'e uğursuzluk getireceği söylenen bu onur kırıcı görevi üstlenmek istemedi. Bu yüzden serseriler, işsiz güçsüzler ve haydutlar görevlendirildi. Bunlar işlerini demir kıskaçlarla yapıyorlar, zavallı kurbanlarını boyunlarından, ayaklarından ya da kuyruklarından yakalayorlar ve onları rastgele kan-revan içinde Hayırsızada'ya götürecek olan mavnalara atıyorlardı.
...İstanbul'un diğer bütün köpeklerinden yüzlercesinin yeraldığı Hayırsızada, Marmara'nın ortasında çöle benzeyen bir kayaydı. İçecek bir damla su yoktu, köpekler orada açlıktan ve susuzluktan öldüler ve bu arada bilinçlerini yitirdiklerinden birbirlerini yediler. Adanın yakınlarından bir kayık geçerken hepsi kıyıya geliyorlardı ve yürekleri parçalayan iniltileri duyuluyordu. Bu, iki ay sürdü. Kayıkları ve insanları ne kadar uzakta olursa olsun gördüklerinde, bütün saflıklarıyla yardıma çağırıyorlardı.
...Ve ben de bu köyün insanları gibiydim... Bütün bunların Türkiye'ye uğursuzluk getirmesinden korkuyorum."
(Prof. Dr. İsmet Sungurbey'in ‘‘Hayvan Hakları’’ndan. sah: 670).
selcuk.bulut@milliyet.com.tr