15.12.2022 - 03:55 | Son Güncellenme:
DUYGU ERDOĞAN
DUYGU ERDOĞAN- Tarımdaki başarı hikâyeleri Anadolu’nun pek çok kentinden Türkiye’ye yayılıyor, hatta sınırları aşıyor. Antakyalı Teofarm aynı topraklarda çiftçilik yapan ailelerinin ismini daha ileriye taşımak için yola çıkan kardeşler Elif Teoman Ovalı ve Adnan Murat Teoman tarafından kuruldu. Hem bölgesel kalkınma için yapılan çalışmaları, hem de geleneksel değerleri korumaya yönelik adımlarıyla öne çıktılar...
Hikâyenizi anlatır mısınız, kurulma sürecinizde neler yaşadınız?
Teofarm yüzyıllardır aynı topraklarda çiftçilik yapan ailemizin soyadını taşıyan bir marka. Teoman soyadımız ve uluslararası marka olma idealinden hareketle farm (çiftlik) kelimelerinin birleşmesinden oluşuyor. Markayı kardeşim Adnan Murat Teoman ile kurduk. Ben işletme yönetimi alanında Mustafa Kemal Üniversitesi’nde uzun yıllar öğretim görevlisi olarak ders verdim. Terzi kendi söküğünü dikemez misali kendi tarımsal faaliyetlerimizde bu bilimi uygulayamadığımızı, yeni dünya gereklerini yakalayamadığımızı gördüm. Tarım gelirlerinin azalması, sektörde nitelikli işgücünün istihdam edilememesi, kırsaldan şehirlere göç, konvansiyonel tarım alanlarının artışı ve buna bağlı olarak dışa bağımlılık gibi sebeplerle çiftçilik mesleği giderek değer kaybetti... Maliyetler yükselirken kazancın düşmesi tarım faaliyetlerimizi tekrar gözden geçirmemizi ve ‘eski köye yeni adet’ getirmemiz gerekliliğini ortaya koydu. Kardeşim Adnan araziyi tanıyan, toprağı işlemeyi, tarımsal üretimi bilen, işin her zaman içinde biri olarak ve ben de farklı bakış açısı ile yaklaşan bir akademisyen ve mutfakta vakit geçirmeyi seven, Ar-Ge ve Ür-Ge faaliyetlerini önemseyen biri olarak güçlerimizi birleştirdik. Kaybolmaya yüz tutmuş atalık tohumlarımıza yeniden hayat vermek, geleneksel lezzetleri yaşatmak amacıyla yola çıktık. Bunun için bir “yeniden doğuş modeli” yaratıyoruz. Alışılmış, sıradan üretim yöntemlerine vizyon, eğitim ve bilimi katarak, yeni bir bakış açısıyla, katma değeri daha yüksek ürünler üretebileceğimize, toplumsal fayda yaratan bir rol model olacağımıza yürekten inandık. İnsanlara, kadim kültürlerden gelip, tarihsel süreç içinde yoğrularak şekillenen sağlıklı, doğal, geleneksel tatları doğal ortamında ve üretici eliyle sunuyoruz.
Online kanallarda sattığınız tüm ürünleri üretiyor musunuz?
Hatay’ın endemik bitki türlerinden geleneksel gıdaları Teofarm markası ile üretiyoruz. Atalık tohumlarla üretilen buğdaylarla yapılan bulgurlar, makarnalar, çeşitli geleneksel kurabiyeler, turşular, endemik meyvelerle yapılan reçeller, salçalar, yerel bakliyatlar ve daha birçok çeşit... Bu ürünlerin yüzde 70’ini ailemize ait tarım arazilerinde iyi tarım uygulamaları ile üretip işleyip kendi markamızla son ürün olarak satış noktalarına ulaştırıyoruz. Üretimde farklı bilgi veya toprak yapısına ihtiyaç duyulan ürünlerle ilgili de küçük çiftçilerle sözleşmeli tarım yaparak ve alım garantisi vererek biyoçeşitliliğin sürdürülmesine katkıda bulunuyoruz.
Bölgenin geleneksel ürünlerinin yaşatılması için uğraşlarınız var mı?
Aile işletmeciliğini daha değerli ve sürdürülebilir bir üretim modeli ile devam ettirebilmek için çalışmalar yapıyoruz. Bugün FAO’nun rakamlarına baktığınızda dünyada gıda üretiminin yüzde 70’i aile çiftçileri tarafından üretiliyor. Teofarm Modeli sayısal verileri de ortaya koyarak sürdürülebilir aile işletmeciliği olarak tarımda markalaşmak isteyen başka kişilere de örnek olup yol gösteriyor.
Bölgemizin endemik çeşitlerinden karakılçık buğdayını odağımıza aldık. Karakılçık Buğdayı bölgemizin ikliminde ve toprağında müthiş lezzetli ve güzel ürün veriyor. Bu ürünün üretimini artırıp, işleyerek tüketime hazır katma değeri yüksek ürünlere dönüştürüyoruz. 2021 yılında geleneksel yöntemlerle binlerce yıldır üretilen ve bizim de bu geleneği sürdürdüğümüz tütsülenerek yapılan firik ürünü ile Avrupa’da Özel Markalar alanında 22 ülkeden perakendeciler ve üreticilerin katıldığı yarışmada finale katılmaya hak kazandık. Hatay enginarını Hatay’a tekrar kazandırdık. Araştırmalarımda Hatay’ın özel bir tür enginarına rastladım ve bu türün üretimini geliştirerek artırdık. Ulu Önderimiz Atatürk için hastalığında Hatay’dan enginar istetilmiş. Enginarın bölgemizdeki geçmişine baktığımızda Hititlere dayandığını, daha sonraki dönemlerde Roma’da çok tercih edilen bir yiyecek olduğunu hem kaynaklarda hem de Hatay Arkeoloji Müzesi’ndeki ‘Büfe’ mozaiğinde görüyoruz.
‘Hayal’ ortaklarıyla atölye kurdu
Bulunduğunuz bölgelerde kırsal kalkınmaya etki ediyor musunuz?
Akademisyen bakış açısıyla yeni bir marka oluşumunda yapacağımız üretim bilim ışığında olmalıydı. Bu amaçla çiftliğimizde bir depoyu derslik haline getirdik. Üniversite - sanayi işbirliği yaparak uzman akademisyenlerle üretim şekillerini, iklim krizini, su kaynaklarının etkin kullanımını, biyoçeşitlilik gibi günümüz gerçeklerini dikkate alarak kârlı üretim yapmayı tartıştık. Bir taraftan köklü tarım geçmişimizi sürdürebilmek için bilimden yararlanırken diğer taraftan da gençleri de tarımsal alanla bağlantıda tutmak için çalışmalar yaptık. Aşçılık Bölümü öğrencilerimize “Topraktan tabağa üretim”, geleneksel gıda üretimi ve pazarlaması gibi dersleri bu alanda verdik. Sadece üniversite öğrencilerine değil, bulunduğumuz kırsalda mevsimlik işçilere de ürün toplama paketleme eğitimleri verdik. Kompost yapma, toprağın ihtiyacı olan organik maddelerin tekrar kazandırılması gibi konularda da eğitim veriyoruz. Enginar bölgemizin ürünü desek de bölge halkı enginarın üretimine, soymasına ve işlenmesine yabancılaşmıştı. Enginarın ekim dikiminden hasadına ve işlenmesine kadar olan eğitimleri verdik. Bu eğitimi başarıyla tamamlayanları istihdam ettik. Çöpe giden yiyecekleri, dal, yaprak, ağaç parçalarını tekrar toprağa kazandırmanın önemini anlatıyoruz. Doğal gübre yapımını önemsiyoruz. Tarımsal alanda üretimin planlı yapılabilmesi, tüm süreçlerin doğru işlemesi, nitelikli işgücünün yetiştirilebilmesi için sistematik bir iş yapış yöntemi oluşturmak önemli. Bu da yenilikleri takip eden bir “Tarım Akademisi” ile mümkün. Bu amaçla çalışmalar yapıyoruz. Hatay’a gelen ziyaretçiler kırsal hayatı deneyimlemek, hasada katılmak, müthiş bir medeniyetin sofralarında bulunmak istiyorlardı. Hayal ortaklarımız olarak da adlandırdığımız bir grup akademisyen ile bilgimizi paylaşabilmek amacıyla Teofarm Atölye’yi kurduk. Burada işin uzmanları ile Hatay’ın endemik bitkileri ile atölyeler yapıyor, tadımlar düzenliyor ve şehrimizin değerlerini tanıtıyoruz.