Milliyet ExecutiveKadın elinden yerli teknoloji

Kadın elinden yerli teknoloji

06.06.2022 - 13:35 | Son Güncellenme:

Yerli teknoloji firması Reeder’ın kurucusu Sezen Sungur Saral, firmayı kısa sürede büyüttü. E-kitap okuyucusuyla başladı, tablet, ateş ölçer ve akıllı saate uzandı. Şimdi sırada akıllı TV, robot ve araba var

Kadın elinden yerli teknoloji

Hanife Baş

Haberin Devamı

Teknoloji alanında adından söz ettiren kadın girişimcilerden biri, Sezen Sungur Saral... Yerli mobil teknoloji şirketi Reeder’ın kurulmasında büyük emeği var. Reeder, Türkiye’nin ilk yerli e-kitap okuyucu markası. 2010 yılında kuruldu ve aynı yıl Android tabletini çıkardı. Yıllar içerisinde cep telefonu, akıllı saat, ateş ölçer gibi farklı alanlarda büyümesini sürdürdü. Pek çok alanda ilk yerli teknolojik ürünleri üretti. 2018’de Samsun’a yatırım yaparak büyük bir yerli teknoloji üretim merkezini de hayata geçirdi. En son 50 milyon TL yatırımla Karadeniz Bölgesi’nin yazılım konusundaki ilk Ar-Ge merkezini de açtı. Yeni fabrikası ise bu yıl yolda. Bu sayede kapasitesini altı katına çıkartarak, ihracata odaklanacak. Saral, Reeder’ın kurucu ortaklarından biri. Onunla, kariyerini, Reeder’ı, teknoloji sektörünü ve iş hayatında kadın olmayı konuştuk.

Haberin Devamı

Holding sahibi olma isteği

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

1983 İzmir doğumluyum, Bornova Anadolu Lisesi’nden ve Boğaziçi Üniversitesi’nden mezunum. Harvard Üniversitesi’nin 3 yıl süren OPM programını da bu yıl bitirmiş olacağım. Yüzde 63 kadın ortaklı yerli mobil teknoloji üreticisi Reeder’ın kurucu ortağıyım. 2005’te üniversiteden mezun olduktan sonra CNR Holding’de işe girdim. Uluslararası satış temsilciliğinden genel müdür yardımcılığına yükseldiğim ve dünyada ziyaret ettiğim fuarlar sayesinde birçok sektörü derinlemesine öğrenebildiğim kıymetli 8 yıl geçirdim. Ardından Reeder’ı kurdum.

Küçükken ne olmak istiyordunuz?

İlkokuldan mezun olurken sınıfımızda çekilen bir video var, herkese orada büyüyünce ne olmak istediğini soruyorlar. Ben de ‘holding sahibi’ diye yanıt vermiştim şimdi ise Reeder çatısı altında farklı fonksiyonları yerine getiren bir şirketler grubuna ortağım. Dönemin başarılı devlet okullarından biriydi ki o videodaki birçok arkadaşım da o gün söyledikleri mesleklere yakın işler yapıyorlar.

Reeder’ı kurma hikâyenizden bahseder misiniz?

2009’un sonlarına doğru e-kitap teknolojisi dünyada yayılmaya başlamıştı ve biz de 2010’da ilk kez e-kitap okuyucu cihazları Türkiye’ye getiren marka olduk. Kurduğumuz stratejik ortaklıklar ve müşteri odaklı bakış açımızla büyüyerek tablet bilgisayar, akıllı telefon, giyilebilir cihazlar gibi ürünlerle portföyümüzü genişlettik. Bugün Türkiye’nin en büyük yerli telefon üreticisiyiz.

Haberin Devamı

Şu anda işleriniz nasıl?

Reeder, tüketicinin yeni teknolojilere erişilebilir fiyatlarla ulaşmasını sağlıyor. Bu misyonumuz her geçen yıl daha fazla fark ediliyor ve biz üreticilere sağlanan teşviklerle önemli bir ihtiyacı karşılıyoruz. Bu sayede son iki yılda 10 kat büyüdük.

E-kitap okuyucusu alanına Türkiye’de ilgi nedir?

Bu cihazlar henüz tablet, telefon, saat gibi akıllı cihazlar hayatımıza girmemişken oldukça popülerdi ancak şu anda özel ilgi veya niş kullanım haricinde pazarın doyuma ulaştığını düşünüyorum.

Elektrikli oto hazırlığı var

Cep telefonu, tablet, ateş ölçer gibi ürünler harici yeni bir alana girmeyi düşünüyor musunuz?

Dünyadaki başarılı üniversite - sanayi iş birliği örneklerini inceleyerek Samsun Üniversitesi’nin içinde 6 bin metrekare kapalı alanda Yüksek Teknoloji Merkezi kuruyoruz. Bu alanı yerel içerikli akıllı televizyon, robot süpürge ve elektrikli araba üretimi için kullanmayı planladık.

Pandemi öncesi ve sonrasına göre sektörü değerlendirir misiniz?

Haberin Devamı

Globalleşme yerine yerelleşmenin yükseldiği bir dönem yaşıyoruz. Bu pandemi öncesinde başlayan bir akımdı ancak pandemi sırasında uluslararası lojistik ve ticaret zorlaştığından hızlıca ülkeler kendi kaynaklarına döndü. Üretim tesisimiz ve yarattığımız knowhow sayesinde biz Reeder olarak ülkemize hizmet vermeye devam edebildik. Online çalışma ve öğrenim devreye girdiğinden akıllı cihaz ihtiyacı arttı ve uygun fiyat sunan markalar daha çok tercih edilmeye başladı.

Yeni fabrikayla 6 katı kapasite

Türkiye’de yerli teknoloji geliştirilmesi konusunda neler söylemek istersiniz?

2021 yılında Ar-Ge merkezimizin açılışını yaparak hem tüketiciler için hem de üretim anlamında inovatif çözümler sunacak buluşların üzerinde çalışmaya başladık. Ar-Ge merkezi olan firmaların bu anlamda avantajlı olduğunu düşünüyorum. Kısa zamanda eğitimli insan konusunda da hızlı bir yol alındı. Daha çok teknoloji yatırımı ve yetişmiş eleman oldukça sonuçlar katlanarak artmaya devam ediyor.

Haberin Devamı

Teknoloji biraz erkek egemen bir sektör, kadın olarak zorluk yaşadınız mı?

 Mühendislik, analitik zeka, teknik bilgi gerektiren işlerde erkeklerin çalışması gerektiğine dair bir önyargı ne yazık ki tüm dünyada mevcut. Zorlukları görmeye değil aşmaya odaklanıyorum. Bu konuda Yönetim Kurulu Üyesi olduğum Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) de farkındalığımı ve cesaretimi artırıyor.

Yeni projeleriniz var mı?

Yeni fabrikamız bu yıl açılıyor ve kapasitemizi 6 katına çıkararak ihracata odaklanmak istiyoruz. Amacımız dünyada tercih edilen global bir marka olmak.

Ne kadar sürede bir teknoloji ürünlerinizi yenilersiniz?

Kendi kullandığım cihazları 2-3 yıl kullansam da teknoloji hızlı geliştiği için Reeder’da 3 ayda 1 yeni modeller görebilirsiniz. Hatta ben ilk Reeder e-kitap okuyucumu bile halen kullanıyorum.

‘Dünya için en iyisi’

İş hayatında başarılı olmak isteyen gençlere neler önerirsiniz?

İş hayatına ilk atıldığımda girişimcilik kavramından haberdar değildim, daha çok kurumsal dünyada rekabetçi bir profesyonel olmak önemliydi. Ancak şimdi ‘dünyanın en iyisi değil, dünya için en iyisi’ olma gerekliliği var. Sürdürülebilirlik en hayati konu başlığımız ve biz Reeder olarak bu konuda bizzat benim başında bulunduğum yüksek bütçeli projelere imza atıyoruz. Ürettiğimiz işin değeri, yarattığımız fayda ile ölçülüyor. Bu nedenle gençlere gezegenimizi yaşatma ve eşitsizlikleri azaltma konularına odaklanmalarını tavsiye ederim.

Boş vakitlerinizde neler yaparsınız?

Geçmişte profesyonel olarak voleybolla ve kayakla uğraştığım için spor hayatımda önemli bir yer kaplıyor ve her gün 1 saatimi ayırmaya özen gösteriyorum. Bunun dışında markamın isminden anlaşılabileceği gibi okumayı çok seviyorum. Kalan zamanı aileme, arkadaşlarıma, kendimi geliştirebileceğim eğitimlere ve seyahatlere ayırıyorum.