05.01.2022 - 15:01 | Son Güncellenme:
AYLİN RANA AYDİN
Yepyeni fırsatlar doğar
İklim kriziyle mücadelede yalnızca sektörlerin değil, toplumda her bireyinin üzerine düşen sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini ifade eden Bahçıvan, “Ülke olarak gündemimizdeki farklı stresler, bugün bu konuya tamamen odaklanabilmemizi engelliyor olabilir. Fakat ülkemizde de bu alanda bir farkındalığın, devletin en üst kademelerinden itibaren başladığını görüyoruz” diyor.
Temmuzda açıklanan AB Yeşil Mutabakat Eylem Planı’nın başta sanayi olmak üzere birçok sektöre yol gösterici bir rehber olduğunu söyleyen Bahçıvan, şöyle konuşuyor:
“Türkiye’deki sanayi kuruluşlarının üretim kapasitelerinden bağımsız, sürdürülebilir kalkınma anlayışını iş modellerinin bir parçası haline getirmeleri, karbon ayak izlerini hesaplamaları ve ayak izini azaltmak için fosil kaynak kullanımını yenilenebilir enerji kaynakları ile değiştirmeleri, enerji ve kaynak verimliliğini artırmaya yönelik çalışmalar hayata geçirmeleri değişen düzene ayak uydurmaları için oldukça büyük önem arz ediyor.” Erdal Bahçıvan, Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın Türkiye için bir risk olduğu kadar, sürdürülebilir kalkınmayı hedefleyen bir dönüşümün aracı olabilecek yepyeni fırsatlar da doğuracağını düşünüyor.