16.03.2025 - 07:02 | Son Güncellenme:
Kıbrıs, Türkiye ve Londra üçgeninde geçen romanda toplumların zor dönemlerden geçerken kendilerini nasıl koruduklarının ve nasıl değiştiklerinin altı çiziliyor.
Başrolde her ne kadar ‘acıklı’ bir aşk olsa da arka perdede siyasi ve politik çekişmeler aşktan rol kapmadan kendini gösteriyor. Aslına bakarsanız aşkı acıklı yapan da işte o çekişmeler. Başaran Düzgün yeni romanı için “Kültürel ve sosyal kodlarına acıklı aşk hikâyeleri nakşedilen, her santimetre karesi acıyla parsellenmiş, acıyla var olup direnmeye çalışan bir memleketin yazgısıdır bu roman. Kan ve ölümle sınanan ve savrulan hayatların her defasında kendi küllerinden doğmaya çalışması, farklı coğrafyalarda yeniden tutunma ve kök salma uğraşı. Aşk ile çoğalma gailesi…” ifadelerini kullanıyor. Romandaki sorulardan “Kadere dönüşen coğrafyanın kötülüğüne boyun eğip unutacak mı yoksa o da intikam peşinde koşup duracak mıydı bir ömür?” sorusu da okuru cevabı zor sorgulamaların içine çekiyor.
Hadise ve İrem Derici'nin sahne performansları hep konuşuluyor. Bu kez meslektaşları iki ismi hedef aldı olay sözler söyledi.