03.07.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
Seray Şahinler - Pazar yerleri insanlık tarihinin ilk sosyalleşme mekânlarından… Takas döneminden paranın icadına, sanayi devrine ve modern çağa uzanan süreçte farklı kültürlerin buluştuğu, iş birliklerinin yapıldığı yerlerin başında geliyor. Şehirlerin tarihinde ve kimliğinde önemli bir yeri olan pazar geleneği bugün de aynı anlayışa sahip.
Polonyalı kültür antropoloğu Kornelia Binicewicz ile İtalyan belgesel fotoğrafçısı ve film yapımcısı Italo Rondinella, günümüz pazarlarını mercek altına aldı. İstanbul’daki İsrail Başkonsolosluğu tarafından ANU Museum Tel Aviv’in desteği ve Paper Street Co. iş birliğiyle oluşturulan “Pazar/Shruk”, İstanbul ve Tel Aviv’deki pazarlara doğru keyifli ve “lezzetli” bir yolculuk.
Emektarlara saygı
Kitap her iki şehirdeki pazar yerlerinden kesitler sunuyor. Bu hikâyelerin mikrokozmosuna odaklanan kitap günümüz pazarlarını bir mekân olarak ele alırken pazarın renklerine de kulak veriyor. Kitabın ilk bölümü “İstanbul”, Tarihi Yarımada’nın en tarihi ve gözde köşelerinde kurulan pazarları aktarıyor. Kasımpaşa, Samatya, Eminönü, Beyoğlu, Tarlabaşı, Kadıköy, Feriköy’deki pazarlardan enstantaneler var kitapta. Bu pazarların demirbaş renkleri ise kitaba “lezzet katmış.” Samatya’da sekiz yaşında balıkçılığa başlayan ve 50 yıldır semtin balıkçısı olan Hilmi Yıldız, yine Samatya pazarının emektarlarından Ukrayna usulü turşu satan Larisa (Larisa’nın kızı şu sıralar Rus kuşatması altında sekiz aylık oğluyla birlikte yaşama tutunmaya çalışanlardan) bu renklerden birkaçı…Çiya Sofrası’nın şefi ve sahibi Musa Dağdeviren, Aret’in Yeri’nin sahibi Aret Silahlı, İsrail Mutfak Kültürü Derneği Başkanı David Kishka bu şehirlerin pazar yerlerinde çeşitli rolleri olan ve yerel pazar kültürüne entegre olan kişiler olarak kitaba katkı sağlıyor. Kitabın ikinci bölümü “Tel Aviv” ise şehirdeki pazarlar üzerinden toplum üzerinde sosyoekonomik izleri takip ediyor. 70 farklı kültürün temsil edildiğini belirten Kishka, dünyanın her köşesine ait yemek kültürünün burada buluştuğunu söylüyor.
“Pazar/Shuk” bir hikâye, deneme ve sokak fotoğrafları koleksiyonu. İki şehri bir araya getirerek pazar ve shuk evrenini, İstanbul ve Tel Aviv’deki kültürü ve tarihi enstantanelerle sunuyor. Pazardan kareler ve hikâyelerle beslenen kitap, hangi yaştan olursa olsun herkesin kişisel tarihine de yolculuk yaptıracak cinsten.
“Gerçekliğin büyüteci gibi”
Kornelia Binicewicz “Pazar/Shuk” yolculuğunu şöyle anlatıyor: “Yerel kültürü anlamak istediğimizde ilk ziyaret ettiğimiz yerler pazarlar. İstanbul’da yaşadığım yedi yıl boyunca semt pazarlarını ziyaret ettim. Italo Rondinella ile ortak noktalarımızdan biri pazarlara olan tutkumuzdu. Yöresel ürün arayışı içinde, satıcılar ve müşterilerle buluşmak için İstanbul’un farklı semtlerine seyahat etmeye başladık. Yemek tutkusu ve insanların hayatlarına olan ilgi, bizi bu dinamik gerçekliklere dahil olan pazarların hikâyesini anlatan bir proje yaratmaya teşvik etti. Pazarlar gerçekliğin büyüteci gibidir. Demografi, ekonomi veya yerel politikadaki değişiklikleri şehirdeki diğer tüm yaşam unsurlarından daha hızlı temsil eder. Daha geniş bir perspektiften bakıldığında, mahallelerin ve vatandaşların değişim ve dönüşümlerini anlayabilirsiniz. Şehrin dokusundaki kaçınılmaz değişikliklerin tanınması için kentsel keşif alanlarıdır.”