Yargıtay bozarsa Yüce Divan

AYM’nin Yüce Divan’la ilgili bu tespitlerinin, tahliyeyi veren mahkeme kararında da yer alması, dosyanın temyiz aşamasında Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nce inceleneceği için önemli bulundu. Başbuğ, gerekçeli kararın yazılıp dosyanın Yargıtay’a gönderilmesinden sonra vereceği temyiz dilekçesinde, Yüce Divan itirazını tekrarlayacak. Yargıtay, Başbuğ’un bu itirazını kabul ederse, Ergenekon davası için bu kez de Ankara’da Yüce Divan maratonu başlayacak.

Yargıtay karar verecek
Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Balyoz davası kararında, kuvvet komutanı olan sanıklar Özden Örnek ve Halil İbrahim Fırtına’nın Yüce Divan’da yargılanmaları yönündeki itirazını reddetmişti. Kararda, “Görevle ilgili suçun yasal görevden doğan, görevle bağlantılı ve bu görevle illiyet bağı içersinde olması gerekmekte olup asker olan tüm sanıklar ile sanıklar Özden Örnek ve Halil İbrahim Fırtına’nın Balyoz Güvenlik Harekât Planı’nın icrasına yönelik Suga ve Oraj Harekât planlarını hazırladıkları ve bu planların icrası kapsamında görev alarak bu görevlerin icaplarını yerine getirdikleri iddiasının, yasal görevlerinden doğmadığı gibi görevleri ile bir ilgisinin de bulunmadığı anlaşıldığından, mahkemenin davaya bakmasında isabetsizlik görülmemiştir” denilmişti.
Bu kararın ardından Balyoz davasına bakan özel yetkili İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, kanun değişikliğiyle ortadan kaldırıldı. Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanunu’nda yapılan değişiklikle, Genelkurmay Başkanı, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri komutanları ile Jandarma Genel Komutanı’nın görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divan’da yargılanacakları, bu suçlardan dolayı haklarında soruşturma açılmasına Başbakan’ın izin vereceği hükme bağlandı.
Bu değişikliklerin yanı sıra Anayasa’nın 148. maddesinde, Genelkurmay Başkanı, Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri komutanları ile Jandarma Genel Komutanı’nın görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divan’da yargılanacağı belirtilirken, askeri yargıyı düzenleyen anayasanın 145. maddesinde ise, devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlara ait davaların her halde adliye mahkemelerinde görüleceği kaydediliyor. Başbuğ’un Yüce Divan itirazını Yargıtay 9. Ceza Dairesi karara bağlayacak.

‘Çözüm AYM değil’

Konuya ilişkin olarak hukukçuların görüşleri ise şöyle:
* Yargıtay Onursal Başkanı Prof. Dr. Sami Selçuk: “Anayasa Mahkemesi, bunun çözüm yerinin Yargıtay olduğunu söylüyor. Doğru. Yalnız şuna dayanıyor. Biz bunu bir ihlal kabul ediyoruz, böyle bir hakkın doğabilmesi için kararın yazılması ve Yargıtay’a gitmesi gerekir diyor. Doğrudan doğruya bu işi çözecek olan Yargıtay’dır. Çözüm yeri ben değilim diyor. Yargıtay o konuda tekele sahip. Yargıtay, Yüce Divan konusunda bir karar verdiği zaman konu kapanır. Kesinlikle Yüce Divan’da yargılanması gerekir.”
* Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu: “AYM, esas olarak İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 7 aydır gerekçeli kararını yazmaması ve bu nedenle İlker Başbuğ’un özgürlüğünden mahrum bırakılmış olmasının Anayasa’nın kişi güvenliğinin ihlali olduğuna karar verdi. Bu kararla sadece İlker Başbuğ değil, tutuklu olan tüm sanıkların da tahliye edilmesi gerekir. İlker Başbuğ’un Yüce Divan’da yargılanması gerektiği şeklindeki bu düşüncemi bir kez daha yineliyorum.”