Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr - Popüler kültürün bir parçası haline gelen kahve, tüketim alışkanlıklarımızı da değiştirdi. Sosyalleşmenin bir ürünü olan kahve çeşitleri, artık neredeyse hemen hemen her yaş grubu tarafından tercih edilir hale geldi. Çocuklardan yetişkinlere arkadaş toplantılarında, ders çalışırken ve işteyken tüketilen kahvenin fazlası tamamen zarar. Uzmanlar yetişkinleri ve çocukları kafein tüketimi konusunda dikkatli olmaya davet ediyor.
KAFEİN HER YERDE
Avrupa Gıda Otoritesi (EFSA) yetişkinlerin günlük tüketmesi gereken kafein miktarının 37-319 mg arası olması gerektiğini paylaştı. Beslenme ve Diyet Uzmanı Olcay Barış, 1 fincan demleme çayda 30 ile 100 mg arası kafein varken poşet çayda 30 mg, yeşil çayda 20-30 mg, 1 fincan Türk kahvesinde 50-60 mg, espresso’da 100-200 mg, 1 fincan filtre kahvede 150-180 mg, 1 kutu soğuk çayda 70-80 mg, 1 kutu kolada 40-60 mg, 1 kutu enerji içeceğinde 35-150 mg, 100 g sütlü çikolatada 20 mg ve bitter çikolatada yaklaşık 50 mg kafein olduğunu belirtti.
Barış, kafein içeren bazı ağrı kesicilerin sadece 1 tabletinde 30-50 mg kafein bulunduğunu söyleyerek aslında kafeinin gün içerisinde tükettiğimiz birçok şeyde olduğunu da vurguladı.
AŞIRI KAFEİN, DEMİR EMİLİMİNİ ENGELLİYOR
Peki aşırı kafein tüketimi tehlikeli mi? Dyt. Olcay Barış, "Fazla kafein tüketimi çarpıntı ihtimalini artırırken, uyarıcı etkisi de yorgunluk, konsantrasyon güçsüzlüğü yaratabiliyor. Hatta demir emilimini de engelliyor" dedi. Aşırı kafein tüketiminin uyku düzensizliğine ve mide rahatsızlıklarına sebep olduğunu söyleyen Barış, "Aşırı kafein alımı endişe, huzursuzluk, titreme yaratabiliyor. Gebelik ve yaşlılıkta ise kafeinin fazla tüketimi tehlikeli sonuçlar doğurabiliyor" bilgisini paylaştı.
4 FİNCANDAN FAZLASI ZARAR!
Bilinçli yetişkin bir bireyin günde ne kadar kafein tüketmesi gerektiğini bilmesi sağlık açısından önemli. Olcay Barış, "Yetişkinler için günlük 2-4 fincan kahve tüketimini geçmemek önemli" uyarısında bulundu. Türk kahvesi ve granül kahve arasındaki farklara değinen Barış, "Türk kahvesinin granül kahveye göre içimi daha yoğun, daha sağlıklı, kendine özgü bir kokusu ve tadı var" bilgisini de paylaştı.
Türk kahvesinin çekirdeklerinin bir işlem uygulanmadan öğütülerek hazırlandığını, bu yüzden de sağlıklı olduğunu söyleyen Barış, granül kahvelere hazırlık aşamasında kurutma işlemi uygulandığını, bu uygulamada akrilamid oluştuğunu ve bu bileşiğin de sağlık açısından zararlı olduğunu iletti.
KAFEİN TÜKETİMİ RUH HALİNE İYİ GELİR AMA...
Kafein tüketiminin tamamen zararlı olduğunu düşünmek ise doğru değil çünkü aslında belirli miktarda kafein tüketiminin yararlı yönleri de var. Konuyla ilgili Olcay Barış, "Optimum kafein tüketimi ruh halini iyileştirir, metabolizmayı hızlandırır, fiziksel aktivite performansını iyileştirir" vurgusunu yaptı.
Kafein tüketiminin bilişsel zayıflamanın hafifletilmesi ve Alzheimer'a yakalanma riskinin düşürülmesi üzerinde etkili olduğunu gösteren çalışmaların arttığını söyleyen Barış, orta düzeyde kafein tüketiminin kalp hastalıkları açısından olumsuz bir tablo yaratmadığının da altını çizdi. Dyt. Olcay Barış, orta düzeyde kafein tüketiminin Tip 2 diyabet gelişme riskini önemli oranda azaltabildiğini de dile getirdi.
'AĞRI KESİCİLERDE DE KAFEİN VAR'
Peki kafein yalnızca kahve ve çay da mı bulunuyor? Olcay Barış, "Kafein birçok içecek ve yiyeceğin içerisinde doğal olarak yer alır. Çikolata, kahve, Türk kahvesi, espresso, nescafe, kola, çay, yeşil çay, çikolatalı süt, enerji içecekleri hatta bazı ağrı kesicilerde de kafein bulunur" açıklamasını yaptı.
'KAFEİN TÜKETİMİ SAĞLIĞI OLUMSUZ ETKİLİYOR'
Uzmanlar, kahve tüketiminin 12 yaşa kadar indiğini ve bunun büyük bir tehlike olduğunu belirtiyorlar. Kafein tüketiminin çocuk sağlığı üzerindeki etkisini değerlendiren Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hilal Mocan, durumun çocuk sağlığı için bir tehdit olduğunu söyledi. Fazla kafein tüketiminin çocukların bedensel ve zihinsel sağlığını olumsuz yönde etkileyebildiğini söyleyen Prof. Dr. Hilal Mocan, "Bu nedenle gelişim çağındaki çocukların kafeinli gıdaları sınırlı tüketmesi gerekir" diye konuştu.
Kafein bağımlılığının önüne geçmek için ebeveynler neler yapmalı? Prof. Dr. Hilal Mocan, kafeinin sadece kahvede değil, çay, kola, enerji içecekleri, soğuk çay, çikolata ve birçok paketlenmiş market ürünlerinde olduğunu ve bunlar tüketilirken ailelerin belirli limitler dahilinde hareket etmesi gerektiğine değindi.
'LİMİTİ AŞMAK ÇOK KOLAY'
Prof. Dr. Hilal Mocan kafein tüketiminde limiti aşmanın kolay olduğunu, dolayısıyla ideal olanın anne-babaların yiyecek ve içeceklerin kafein miktarını kontrol etmeleri olduğunu söyledi. Prof. Dr. Hilal Mocan, Dünya Sağlık Örgütü’nün tavsiyesine göre 4-12 yaş grubu çocuklarda izin verilen kafein miktarının 45-85 mg/gün olarak belirlendiğini iletti.
'ÇOCUK GELİŞİMİNİ TEHDİT EDİYOR'
En önemli nokta ise kahve tüketimin çocuk gelişimini tehdit edip etmediği. Prof. Dr. Hilal Mocan, kafein miktarının çocuk gelişimini tehdit ettiğini çünkü kalsiyum emilimini bozabildiğini hatta uyku kalitesini düşürebildiğini söyledi.
KAFEİN TÜKETİMİ KEMİK GELİŞİMİNİ ENGELİYOR
Prof. Dr. Hilal Mocan, "Çocuklarda fazla kafein tüketimi uykusuzluk, sinirlilik, mide bulantısı, baş ağrısı, konsantrasyon güçlüğü ve kalp atış hızında artışa neden olabilir" uyarısında bulundu. Kalsiyum emilimini engelleyen kafeinin kemik gelişimini yavaşlatabildiğine de dikkat çeken Mocan, ayrıca kafeinin idrar söktürücü etkisi olduğunu, bu nedenle vücutta su ve mineral kaybına da yol açabileceğini vurguladı.
Prof. Dr. Hilal Mocan, özellikle çocukların daha sık tercih ettiği şeker oranı yüksek kahvelerin tüketilmesi halinde çocukların kilo artışı hatta obezite yaşayabileceğini de sözlerine ekledi. Kafein tüketiminin çocuklarda uyku süresini azaltabildiğini, kan basıncını artırabildiğini, sabahları yorgun uyanmaya neden olabileceğinin ise altını çizdi.
KAHVE KÜLTÜRÜ DEĞİŞTİ
Kahve tüketim yaşının oldukça düştüğü bugünlerde kahvenin sosyalleşmenin bir ürünü olarak görüldüğünü vurgulamakta da fayda var. Son yıllarda arkadaş buluşmalarını kafelerde yapan çocukların sayısında yaşanan artış, aslında bununla doğru orantılı. Gastronomi yazarı ve kahve uzmanı Cenk Girginol kahvenin sosyalleşmenin bir parçası olduğuna değinirken, kahve tüketim yaşının düşmesinin sebebini aslında aile içindeki kahve tüketim alışkanlığının değişmesine bağladı.
Cenk Girginol, çeşitli kahve türlerinin daha bilinir hale gelmesiyle ebeveynlerin birden fazla farklı kahve türlerini tükettiğini gören çocukların kahveye olan eğilimin artmış olabileceğini söyledi. Özellikle pandemiyle birlikte kahve metasının değiştiğini ve eve farklı kahvelerin girdiğini gören çocukların kendilerine uyan daha şekerli kahveleri tercih ettiğine dikkat çekti. Kendi damak tadına uygun kahve türlerini keşfeden çocukların haliyle kahve ürününe olan ilgisinin arttığını ve böylece alışkanlıkların değiştiğini ifade etti.