GündemTürkiye'de yüzde 89! Herkes koronayı konuşuyor ama... İşte ölüm sebebimiz

Türkiye'de yüzde 89! Herkes koronayı konuşuyor ama... İşte ölüm sebebimiz

23.01.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:

Türkiye’deki tüm ölümlerin yüzde 89’u bulaşıcı olmayan hastalıklardan kaynaklanıyor. En büyük risk ise tütün, tuz tüketimi ve fiziksel hareketsizlik

Türkiyede yüzde 89 Herkes koronayı konuşuyor ama... İşte ölüm sebebimiz

Türkiye’de bulaşıcı olmayan hastalık yükü ve buna bağlı ölümlere ilişkin hazırlanan bilimsel araştırma, saygın tıp dergisi The Lancet’te yayınlandı. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Toker Ergüder’in de katkı sunduğu araştırmada Türkiye’deki tüm ölümlerin yüzde 89’unun bulaşıcı olmayan hastalıklardan kaynaklandığı, ölenlerin yüzde 20’sinin ise 70 yaşından önce yaşamını yitirdiği ortaya konuldu. Araştırmada Türkiye için en büyük riskin tütün, tuz tüketimi ve fiziksel hareketsizlik olduğu belirtildi.

Haberin Devamı

“Türkiye’nin bulaşıcı olmayan hastalıklar politikası hedeflerine ulaşmanın etkisini tahmin etmek: Bir makro simülasyon modelleme çalışması” başlıklı bilimsel makale için, Türkiye İstatistik Kurumu’ndan elde edilen demografik ve ölüm istatistikleri verilerinden de yararlanılırken çarpıcı bulgulara ulaşıldı. Araştırmada sadece tütün ve tuz tüketiminin yüzde 30, fiziksel hareketsizliğin de yüzde 10 azaltılması durumunda her yıl 19 bin 859 ölümün önüne geçileceği bulgusuna ulaşıldı. Bulaşıcı olmayan hastalıkların neden olduğu ölümlerin yaklaşık üçte ikisinin erkeklerde, üçte birinin ise 75 yaşın altındaki yetişkinlerde gerçekleştiği, vurgulanan araştırmada Türkiye için en büyük riskin tütün, tuz tüketimi ve fiziksel hareketsizlik olduğu belirtildi.

Haberin Devamı

Avrupa birincisi

Bilimsel araştırmanın Türk yürütücülerinden Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Toker Ergüder, sonuçlara ilişkin şu bilgileri özetledi:

“Ortaya çıkan bulgular, Türkiye’nin bulaşıcı olmayan hastalıklardan ölüm oranını 2030’a kadar üçte bir oranında azaltmaya yönelik sürdürülebilir kalkınma hedefine ulaşmak için müdahalelere öncelik vermesine yardımcı olabilir. Türkiye, Avrupa’daki en yüksek tuz tüketimine sahip ülke ve mevcut tüketim seviyelerinde yüzde 30’luk bir azalma olsa bile, tuz alımı yine de DSÖ tarafından önerilen seviyelerin yüzde 138’inde kalıyor. Nüfusun büyük bir kısmı Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından önerilen miktarda meyve ve sebze tüketmiyor. DSÖ, yetişkin bireylerin günde 400 gram sebze ve meyve tüketmesini öneriyor ancak Türkiye nüfusunun yüzde 60’ı günde bir porsiyondan az meyve tüketirken, yaklaşık her dört kişiden biri günde bir porsiyondan daha az sebze tüketiyor. Türkiye’de bulaşıcı olmayan ölümlerin yüzde 85’i kardiyovasküler hastalıklardan kaynaklanıyor. Sadece tuz tüketiminin yüzde 30 azaltılması durumunda 9 bin 899 ölümün önüne geçileceğini belirledik. Aynı şekilde sigara tüketimi yüzde 30 azalırsa yılda yaklaşık 10 bin insanımızın yaşamı kurtuluyor. Bulaşıcı olmayan hastalıklar Türkiye’deki yüzde 89’unu oluştururken, bu oran küresel bazda yüzde 70 seviyesinde.”