27.06.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:
Apakan, mektupta, ”22 Haziran günü, silahsız ve yalnız başına uçan RF-4 tipindeki askeri uçağın, Suriye tarafından, bu ülke kıyısının 13 deniz mili ötesinde uluslararası hava sahasında düşürülmesinin, Suriye’deki kriz kapsamında bölgedeki barış ve güvenliğe ciddi bir tehdit oluşturduğuna” işaret ederek, bu ciddi olayı BM’nin dikkatine sunmak istediğini belirtti.
‘Sonra karar verilecek’
Vurulan askeri uçağın tam koordinatlarının belirtildiği mektupta Apakan, askeri uçağın Suriye’ye karşı herhangi bir düşmanca tavır ya da manevra sergilemediğini ve kimliğini açık tutarak uçtuğunu vurguladı. Büyükelçi Apakan mektubun BM Genel Kurulu ve BMGK belgesi olarak yayımlanmasını talep etti. Apakan, şu ifadeleri kulandı:
”Hem Türk hem Suriye radar ve telsiz kayıtları, uçağımızın uluslararası hava sahasında vurulduğuna tanıklık etmektedir. Üçüncü tarafların radar kayıtları da bu gerçeği doğrulayacaktır. Ayrıca Suriyeli yetkililer arasındaki telsiz konuşmaları da açıkça Suriyeli birimlerin, o anki şartların ve uçağın Türkiye’ye ait olduğu gerçeğinin tamamen farkında olduklarını göstermektedir. Türkiye’nin şu anda odaklandığı ana nokta arama ve kurtarma misyonudur. Tüm gerçekler tespit edildiğinde bu harekete karşı alınacak tedbirlerin kapsamına karar verilecektir. Türkiye, uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarını mahfuz tutmaktadır. İki Türk pilotunun kaybolmasına yol açan uluslararası hava sahasındaki bu saldırı, Suriyeli yetkililerin Türkiye’nin ulusal güvenliğine karşı yaptıkları düşmanca bir harekettir. Bu saldırıyı şiddetle kınıyoruz.”