09.09.2015 - 13:22 | Son Güncellenme:
BM Genel Sekreterliğine Newyork’ta Genel Kurulun açılış oturumunda 15 Eylül tarihinde sunulacak olan rapora göre, dünyadaki bir çok ülke BM yaptırımlarına karşı olduğu halde, diğer ülkeler ve global kamuoyu ortalaması bu yaptırımların yanında yer alıyor. Eğer bu konuda dünyadaki 7 milyarın üzerinde insanın oy kullandığı bir referandum gerçekleşseydi, % 50 yanında ve % 39 karşısında olmak üzere, yaptırımların lehinde oy veren nüfus, karşısında olanlardan % 11 daha fazla olacaktı.
WIN/ Gallup International bu raporu Genevre’deki BM “Global GovernenceUnit” ile birlikte hazırlıyor.Rapora baz olan araştırma; 67 ülkede o ülkeleri temsil eden 67 binin üzerinde kişi ile yapıldı. BAREM Türkiye’de 1000 kişi ile CATI (Bilgisayar Destekli Telefon Görüşmesi) yöntemiyle görüştü.
Araştırma teorik olarak yaptırımlara neden olan 6 soruna odaklandı. Bunlar; “Başka bir ülkeye sebepsiz askeri saldırı düzenlemek”, “Kendi ülkesindeki herhangi bir grubu hedef alarak sistematik olarak öldürmek veya soykırım yapmak”, “Nükleer silahların yayılmasının önlenmesi antlaşması yükümlülüklerini ihlal etmek veya nükleer silah denetimlerine engel olmak”, “Terorist gruplara finansal destek sağlamak”, “Demokratik olarak seçilmiş bir hükümeti indirmek” ve “Çevre koruma ile ilgili antlaşmaları ihlal etmek”.
Dünya genelinde tesadüfi olarak seçilerek görüşülen kişiler kendi ülkelerinden ve bu konularda konuşan ve oy veren resmi delegelerden bağımsız olarak dünya halklarının bu konudaki görüşlerini temsil ediyor.
BM Genel Sekreteri için zor bir görev!
Her ne kadar dünya nüfusu ortalama olarak yaptırımlara sıcak bakıyor ise de gerek ülkeler, gerekse bölgeler bazında kutuplaşma çok yoğun. Bu durumda BM Genel Sekreterine yaptırımlar konusunda fikir birliği sağlamak gibi çok zor bir görev düşüyor.
BM Yaptırımlarına en çok destek veren 10 ülke:Ermenistan, Güney Kore, Finlandiya, Avusturya, Vietnam, Portekiz, Lübnan, İtalya, Ukrayna ve Almanya
BM Yaptırımlarına en az destek veren 10 ülke:Tayland, Endonezya, Çin, Fas, Panama, Arjantin, Kolombiya, Filipinler, Filistin ve Sırbistan
Türkiye BM yaptırımlarını destekliyor
Birleşmiş Milletlerin kuruluşundan onlarca yıl önce, BM misyonuna çok yakın bir konsepti Atatürk’ün “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” önerisiyle benimsemiş olan Türkiye BM yaptırımlarına dünya ortalamasından daha fazla oranda destek veriyor. Türkiye yöneticilerin baş edemediği bir dış tehlike söz konusu olduğunda BM’in Türkiye ve tüm ülkeler için demokrasi ve barışın garantisi olduğunu düşünüyor.
Türkiye en çok net desteği Nükleer karşıtı (% 51) ve Çevre karşıtı (% 49) uygulamaların yaptırımları için veriyor. Bu sonuç son dönemde yaşanan Gezi, Nükleer ve HES karşıtı protestoları düşününce sürpriz olarak görünmüyor.
Yüksek desteğin tek istisnası Demokratik olarak seçilmiş bir hükümeti indiren ülkeye yaptırım uygulanması (%2). Türkiye koşul ne olursa olsun BM’in ülkelerin iç işlerine karışmasını istemiyor.
Demografik kırılımlar incelendiğinde yüksek eğitimli, üst sosyo ekonomik statü gruplarından çalışan ve öğrencilerin BM yaptırımlarına daha çok destek verdiği görünüyor.
Destek doğal olarak kişilerin BM hakkındaki düşüncelerine de bağlı. Birleşmiş Milletler hakkında olumlu düşünenler, bugüne kadar yaptıklarını tatmin edici bulanlar ve müdahale ederek savaşları önlemenin BM’in gelecekteki en önemli görevi olması gerektiğini düşünenler arasında yaptırımlar daha çok destek buluyor.