03.03.2017 - 11:13 | Son Güncellenme:
ABD Başkanı Donald Trump'ın seçim kampanyası döneminde dış politika danışmanlığını yapan Walid Phares güvenli bölge konusunun yalnızca savaşı sona erdirmek için değil aynı zamanda bölgenin ve Avrupa’nın güvenliği için de kritik önemde olduğunun altını çizdi.
BAU Global çatısı altında ABD başkentinde faaliyet gösteren BAU International Üniversitesi ve Washington merkezli tarafsız ve bağımsız düşünce kuruluşu Global Policy Institute (GPI), son günlerde giderek daha fazla dile getirilen "Suriye'de insani güvenli bölgeler" konusunu tartışmak üzere alanında uzman isimleri Washington'da bir araya getirdi.
"Suriye'de Güvenli İnsani Bölgeler Kurmak: Nasıl ve Nereden Başlamalı?" başlığını taşıyan etkinlikte ABD Başkanı Donald Trump'ın seçim kampanyası döneminde ulusal güvenlik danışmanlığını yapan Joseph Schmitz, FOX News haber kanalı güvenlik uzmanı emekli general Thomas McInerney, American Foreign Policy Council Başkan Yardımcısı Ilan Berman ve Bahçeşehir Üniversitesi Amerikan Araştırmaları Merkezi (AMERS) Başkanı Burak Küntay konuşmacılar arasında yer aldı. Tartışmanın moderatörlüğünü ise BAU International Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve ABD Başkanı Donald Trump'ın seçim kampanyası döneminde dış politika danışmanlığını yapan Walid Phares üstlendi.
Etkinliğin açılış konuşmalarını GPI Başkanı Paolo von Schirach ile BAU International Üniversitesi Rektörü Sinem Vatanartıran gerçekleştirdi.
Panelde ilk sözü alan Joseph Schmitz, ABD’nin geçmişteki güvenli bölge tecrübelerinden bahsederek krize çözüm bulunabilmesi için yerel güçlerle iş birliğine gitmenin önemine değindi. Trump yönetiminin stratejik bir güvenli bölge planı üzerinde çalıştığını anlatan Schmitz, bu kapsamda ABD’nin başta Türkiye olmak üzere bölgedeki müttefikleriyle ortak bir paydada buluşacağına inandığını söyledi.
Emekli ABD Hava Kuvvetleri Generali Thomas McInerney, Suriye’nin kuzeyinde güvenli bir bölge kurmanın mümkün olduğunu belirterek, bunun için öncelikle bölgedeki tüm aktörlerin bunu istemesi gerektiğinin altını çizdi. McInerney ayrıca olası bir güvenli bölge oluşması durumunda bunun güvenliğinin sağlanabilmesi için hem yerde hem de havada ciddi bir askeri kontrol sisteminin kurulması gerektiğini söyledi.
Dış politika uzmanı Ilan Berman, panelde yaptığı konuşmada Suriye’de bir güvenli bölge kurulması konusunda Rusya’nın çekinceleri olduğuna dikkat çekti. Moskova’nın bu bölgelerin Suriye’de bir rejim değişikliği için platform olmasından endişe duyduğunu anlatan Berman, bu endişeler giderilmeden ve bölgede Rusya’nın etkinliği konusunda belli güvenceler verilmeden bu konuda ilerleme sağlamanın zor olduğunu belirtti. İran ve Türkiye’nin pozisyonlarının da güvenli bölge konusunda belirleyici olduğunu sözlerine ekleyen Berman, ortak bir eylem planında anlaşılmadan anlamlı bir sonuca ulaşmanın zor olacağını söyledi.
Panelde son olarak söz alan Bahçeşehir Üniversitesi Amerikan Araştırmaları Merkezi (AMERS) Başkanı Burak Küntay, Suriye’deki savaşa son vermek için bir an önce harekete geçilmesi gerektiğine dikkat çekti. Küntay sözlerine şöyle devam etti: “Cenevre 1-2-3, Münih, Astana derken sürekli konuşuyoruz ancak Suriye’de her gün insanlar ölüyor. Konuşmak bu insanları kurtarmıyor. Ayrıca milyonlarca insan evinden uzakta bölge ülkelerde yaşamaya çalışıyor. Suriye’de güvenli bir bölge kurmak zorundayız. Ayrıca bu bölge Münbiç’i de kapsamak zorunda. Orada PYD-YPG gibi bir terör örgütünün olması bir şeyi değiştirmez. Biz Türkiye olarak müttefikimiz ABD’den bu konuda bizimle dayanışma içinde olmasını bekliyoruz. Ancak bu dayanışmayı göremezsek de kendimiz o bölgeyi temizleyeceğiz, temizlemek zorundayız. Bir terör örgütünü ortadan kaldırmak için diğer bir terör örgütüne bel bağlamak doğru değil.”
Etkinliğin moderatörlüğünü üstlenen BAU International Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve ABD Başkanı Donald Trump'ın seçim kampanyası döneminde dış politika danışmanlığını yapan Walid Phares ise ABD yönetiminin güvenli bölge konusunu ABD kamuoyunun önüne getirerek tartışmaya açması gerektiğini belirtti ve bu konunun sadece savaşı sona erdirmek için değil aynı zamanda bölgenin ve Avrupa’nın güvenliği için de kritik önemde olduğunun altını çizdi.
BAU International Üniversitesi'nin Washington’daki merkez kampüsünde gerçekleşen panele çeşitli ülke büyükelçilikleri, düşünce kuruluşları, üniversiteler ve dünya basını yoğun ilgi gösterdi.
Türkiye'nin öteden beri dile getirdiği ve son dönemde Trump yönetiminin körfez ülkeleriyle birlikte Suriye'deki savaşa son vermek ve insani krize çare bulmak amacıyla tartışmaya açtığı güvenli insani bölgeler konusu, evlerinden ayrılmak zorunda kalmış milyonlarca Suriyelinin ülkelerine geri dönebilmeleri için kritik önem taşıyor.