GündemTeğmen canını verir ‘suikast’ planlamaz

Teğmen canını verir ‘suikast’ planlamaz

06.09.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:

Poyrazköy Davası duruşmasında Deniz Kuvvetleri içindeki suikast planı iddiaları hakkında konuşan emekli Oramiral Eşref Uğur Yiğit, “Hiçbir subay amirlerine karşı böyle niyetler içinde olamaz” dedi ve ağlayarak sanık yakınlarına sarıldı

Teğmen canını verir ‘suikast’ planlamaz

‘Kafes Eylem Planı’, “Amirallere Suikast iddiası”, “2. Amirallere Suikast iddiası”, “2. Poyrazköy” ve “ÇYDD” davalarının birleştiği 8’i tutuklu 85 sanıklı Poyrazköy davasına dün İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Duruşmada kendilerine yönelik suikast planları yapıldığı iddia edilen iki eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli oramiraller Metin Ataç ve Eşref Uğur Yiğit tanık olarak dinlendi.
Davada ilk olarak eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Metin Ataç dinlendi. Tutuklu sanıklardan Koramiral Deniz Cora, Metin Ataç’a kendisine yönelik suikast planından haberdar olup olmadığını sordu. Ataç ise “Suikast planını asla duymadım. Şahsıma karşı böyle bir şey duymadım” cevabını verdi. Cora’nın “Size karşı bir faaliyette bulunmam mümkün mü?” sorusuna ise Ataç, “Mümkün değil, buna asla inanmıyorum” cevabını verdi.
Emekli Tuğamiral Fatih Ilgar ise Metin Ataç’a, “Karargah içinde sizden habersiz toplantı olur mu?” diye sordu. Ataç, “Karargâhta 800 kişi var normal şartlarda karargâh içindeki faaliyetlerden haberdar olurum. İllegal bir şey oluyorsa bilemem bunu tabii” dedi.

“Bir şey olsa duyardım”
Duruşmaya verilen aranın ardından emekli Oramiral Eşref Uğur Yiğit salona alındı. Yiğit, sanıkların ve mahkeme heyetinin sorularını cevapladı. Yiğit emekli Koramiral Deniz Cora’nın sorusu üzerine, “Deniz Kuvvetleri Denetleme Kurulu Başkanlığı, Donanma Kurmay Başkanlığı, Donanma Komutanlığı ve Deniz Kuvvetleri Komutanlığı görevlerinde bulundum. Bu görevlerim sırasında bütün gemileri, en ücra köşedeki birlikleri bile gezdim. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı içerisinde yasadışı bir yapılanma olduğuna dair bir intiba edinmedim. Böyle bir emare bile görmedim. Bir şey olsa bana mutlaka iletilirdi, beni seven subaylar ya da görev bilinci olan subaylar tarafından. En ufak bir şüphem bile olmadı. Bunu da çeşitli kereler ilgili resmi platformlarda dile getirdim.”

“Suga mayın planıydı”
Emekli Oramiral Yiğit, “Suga planı diye bir plan duydunuz mu?” şeklindeki soruya ise şöyle cevap verdi: “Davada yer aldığı haliyle Suga diye bir plan duymadım, görmedim. Böyle bir plandan haberim yok. Ancak karargahın soğuk savaş döneminde yaptığı ‘Suga’ isimli gerçek bir plan var. Bu bir mayın planıdır. Gereği kalmayınca imha edilmiştir. İmha edildiğine dair tutanağın bir nüshasını da karargahta muhafaza ettirdim. Soruşturma sürecinde de bu nüshanın bir örneğini Genelkurmay vasıtasıyla savcılığa gönderdik. Eğer istenirse bu nüsha karargahta da bulunabilir. Ancak arkdaşlarımın mağduriyetine sebep olan bu Suga gibi bir plan yoktur.”
Tutuklu sanıklardan emekli Tuğamiral Fatih Ilgar ise Suga Harekât Planı’nda kendisini tutuklayacak kişi olarak adının geçtiğini belirterek, “Özür dileyerek soruyorum, sizi tutuklayabileceğime ihtimal verir misiniz?” diye sordu. Yiğit ise “Kesinlikle hayır, zaten gülüp geçilecek bir iddia” diye cevap verdi.

“Teğmen canını verir”
Tutuksuz tanıklardan teğmen Faruk Akın’ın suikast iddialarıyla ilgili sorusuna ise Yiğit, “Bir teğmen Deniz Kuvvetleri Komutanı’na ancak sevgiyle bakar. Bir suikast planı yapması mümkün değildir. Atatürk gençliği böyle bir görev edinmemiştir. Bilinci buna izin vermez. Bir teğmen komutanları için ancak canını feda eder” diye konuştu. Bu sözlerinin ardından izleyiciler Yiğit’i bir süre alkışladı. Anlatımlarını tamamlayan Yiğit, salondan alkışlar altında ayrılırken gözyaşlarını tutamadı. Bazı sanık yakınlarına sarılarak ağlayan Yiğit, daha sonra bir süre koridorda bekledi. Bu sırada Donanma Komutanı’yken istifa eden emekli Oramiral Nusret Güner de yanına giderek bir süre Yiğit’le sohbet etti.