09.04.2025 - 17:00 | Son Güncellenme:
DIŞ HABERLER SERVİSİ
Uzmanlar, dış politikada son gelişmelerin Türkiye’nin lehine olduğu görüşünde. İsrail’in ABD’den beklediği desteği alamadığı, ABD Başkanı Trump’ın Ankara ile uyumlu bir politika izlediği kaydediliyor.
ABD Başkanı Donald Trump’ın Beyaz Saray’da İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile görüşmesinde, Türkiye’nin Suriye’deki rolü ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliği konuları ön plana çıktı. Suriye sahasındaki gelişmeler nedeniyle daha da ileri boyuta taşınan Türkiye-İsrail geriliminde Trump’ın bundan sonra nasıl bir tutum takınacağı merak ediliyor.
'SÖZ DÜELLOSU SAVAŞA DÖNÜŞÜR MÜ?'
Alman Deutsche Welle'de de İsrail Türkiye ilişkilerine dair bir haber yer aldı. Haberde "İsrail ve Türkiye arasındaki sözlü atışma giderek şiddetleniyor. Gözlemcilere göre İsrail'in Suriye'ye yaptığı son bombalı saldırılar da Türkiye'e bir mesaj niteliği taşıyor. Peki bu gerilim, iki ülke arasında doğrudan bir çatışmaya dönüşür mü?" sorusu soruldu.
"İsrail medyası ayrıca, İsrail'in güvenlik bütçesini ve askeri yapılanmasını değerlendirmek üzere 2024 Ağustos ayında güvenlik danışmanı Yakov Nagel başkanlığında kurulan Nagel Komisyonu'nun raporuna da dikkat çekti. Rapor Ocak ayında yayımlandığında, bazı İsrail gazeteleri bunun Türkiye ile çıkacak olası bir savaşa karşı uyarı niteliğinde olduğunu yazdı. Ancak Nagel yakın tarihli bir röportajda bunun abartı olduğunu belirterek 'biz hiçbir zaman Türkiye ile çatışma başlamayı önermedir' dedi.
'YILLARDIR EN BÜYÜK KIRILMA'
Haberde, "İsrail ve Türkiye arasında yıllardır görülen en derin kırılma" denilirken, "Gözlemcilere göre, son dönemdeki söz düellosu Türk-İsrail ilişkilerini on yılların en düşük seviyesine getirdi. Washington merkezli düşünce kuruluşu Wilson Center'da analist olan Yusuf Can, DW'ye "Evet, bu muhtemelen yıllardır yaşanan en derin kırılma. Uzun süredir Türkiye ve İsrail arasında garip bir denge vardı. Politik olarak ters düşseler de ticaret hep sürüyordu. Ama bu tampon artık aşınıyor… Vekalet savaşı artık çok gerçek bir tehdit haline geldi, eskiden böyle değildi."
Brüksel merkezli düşünce kuruluşu Crisis Group, Mart ortasında yayımladığı bir yorumda "Gözlemcilere göre, İsrail'in Suriye altyapısını bombalaması, asker konuşlandırması ve iç işlerine karışması, askeri açıdan zayıf olan Suriye hükümetini Türkiye'ye yönelmeye zorluyor. İsrail'in süregelen saldırganlığı, güney Suriye'yi 'askerden arındırma' çabaları ve Suriye politikasına müdahalesi, yeni Suriye hükümetinin Türkiye ile daha derin bir savunma iş birliğine gitmesini ve İsrail'in daha fazla genişlemesini caydırmayı olası hale getirebilir" diye yazdı.
DW'ye göre İsrail ve Türkiye’nin doğrudan bir çatışmaya girmesi olası değil. Gerilimi azaltmak için görüşmelerin bu hafta yapıldığı belirtiliyor, çünkü İsrail’in Türk ordusunu kazara bile hedef alması ciddi bir çatışma riski doğurabilir.
'TÜRKİYE BİRLEŞİK, İSRAİL PARÇALANMIŞ SURİYE İSTİYOR'
Londra Schools of Economics'te araştırmacı olarak görev yapan Türkiye uzmanı Selin Nasi, geçen ay Radio France Internationale'e verdiği demeçte "Türkiye güvenli ve istikrarlı bir birleşik devlet görmek istiyor. İsrail ise zayıf ve parçalanmış bir Suriye istiyor" dedi.
Diziden ayrılan Sibel Taşçıoğlu'na veda pastası kesildi. Usta oyuncunun imalı sözleri bir anda sosyal medyanın gündemine oturdu.