15.11.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
ÖNDER YILMAZ Ankara - Yaman, 18 Kasım Perşembe günü Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Dr. Ali Taha Koç ile bilim adamlarını komisyonda ağırlayacaklarını kaydetti. Türkiye’nin dijital gelişiminin ele alınacağı bu toplatıların ardından Facebook’la başlayan sosyal medya platformlarıyla görüşmelerin devam edeceğini aktaran Yayman, bu çerçevede 25 Kasım’da TikTok, 2 Aralık’ta ise Google ve Youtube’u dinleyeceklerini bildirdi. Yayman, “Siber faşizm, ırkçılık, nefret dili, İslamofobi gibi, kadına şiddet, çocuk tacizi konuları başta olmak üzere sosyal ağların aslında insanların kendilerini ifade edecekleri bir demokratik zemin olmaktan çıkıp bir kara propaganda merkezi hâline gelmesi ve cinsellikten kadına şiddet, kişisel hakların korunmasından diğer problem alanlarına kadar konularla anılmasını biz doğru bulmuyoruz” dedi. Hem özgürlüğü hem ulusal güvenliği koruyacak bir anlayışı savunduklarını vurgulayan Yayman, koronavirüs salgını sürecinde insanların sanal ortamda geçirdikleri zamanın katlanarak arttığını, dijital dönüşümün hızlandığını, geleneksel yapıların bu değişim karşısında metamorfoz yaşadığını söyledi.
Facebook’la yaptıkları görüşmelerin tarafların birbirini anlaması bakımından yararlı geçtiğini, diğer sosyal sağ sağlayıcılarıyla da aynı beklenti içinde olduklarını belirtti. Yayman, şöyle devam etti: “TBMM olarak sadece Facebook’un, Instagram’ın değil, tüm sosyal ağlardan Londra’da, Berlin’de, New York’ta, Viyana’da, Paris’te, Madrid’de hangi hukuka riayet ediyorlarsa Türkiye’de de bu hukuka riayet etmelerini talep ediyoruz. Kendilerini ulus devletlerin üstünde görmelerini, yasamanın, yürütmenin ve yargının üstünde görerek buyurgan bir tavırla hareket etmelerini doğru bulmuyoruz. Meseleye, hem özgürlüklerimizi korumak hem ulusal güvenliğimizi korumak bağlamında siyaset üstü olarak bakıyoruz. Amacımız demokrasiyi, siyaseti, kişilerin haklarını, özgürlükleri ve verileri korumak.”
60 milyon kullanıyor
Hüseyin Yayman, sosyal ağların Türkiye’de kağıt üstünde değil, personeli, yönetimi ve resmi adresiyle temsilciliklerini açmalarını istediklerini ifade etti. 84 milyonluk Türkiye’de 60 milyon sosya ağ kullanıcının bulunduğuna dikkat çeken Yayman, Türkiye’nin sosyal ağlar için bu açıdan önemli bir ülke konumunda olduğunu, üye sayısı ve etkileşimin fazlalığının bu ağların sorumluluklarını da arttırdığını kaydetti. ABD’de Donald Trump, Türkiye’de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu örneği dışında sayısız hesabın sosyal ağlar tarafından askıya alındığını hatırlatan Hüseyin Yayman, şunları kaydetti:
“Sosyal ağların, terör örgütlerine gösterdikleri müsamahayı seçilmiş siyasetçilere götermemeleri kabul edilemez. Sosyal ağlar kara propaganda merkezi haline gelmemeli, yalan haber, dezenformasyon konularına yönelik düzenleme gerekiyor. Bizim kırmızı çizgimiz çocukların istismar edilmesine engel olunması, şiddet, kadına şiddet, insan ticareti ve buraların maalesef, bir kara propaganda, yalan haber merkezine dönüşüp insanların kişilik haklarının zedelenmesidir. Anayasamıza uygun bir düzenlemenin olması en büyük talebimizdir.”