‘Parçala Behçet’e veda

Yıllar önce eşini kaybeden ve bakımını oğlunun üstlendiği sanatçı, 1934 yılında Sultanahmet’te doğdu. İstanbul Erkek Sanat Enstitüsü mezunu olan Behçet Nacar’ın asıl mesleği dökümcülük olsa da bir süre şoförlük yaptı ve daha sonra 1964 yılında bir arkadaşının davetiyle Türk filmlerinde figüranlığa başladı. Milliyet gazetesine Can Dündar’a verdiği bir röportajda film setlerinde günlük işlere gittiğini söyleyen oyuncu sinema kariyerinin ilk yılları ile ilgili, “Kalabalık sahnelerde kalabalığı temsil ederdik,” diye anlatıyordu. Figüranlık yaptığı yıllarda 10 lira yevmiyeyle çalışan Nacar, sonraları 25, 50 ve 100 lira ücret almaya başladı.

‘Günde 2-3 işe gittik’
O dönem işlerin çok olduğunu söyleyen ve “Günde 2 - 3 işe gittiğimiz olurdu,” diyen oyuncu 1972 yılında ‘Parçala Behçet’ filminde ilk kez başrol oynadı. Türk sinemasının erotik macera türündeki bu filmi, Behçet Nacar için de bir dönüm noktası olacaktı. “Hiçbir jönün yapmayacağı kavga sahneleri koyduk,” diye anlattığı ‘Parçala Behçet’, bir süre sansürlense de daha sonra sinema salonlarında oldukça ilgi gördü. Nacar bu durumu, “Filmi 6 ay oynatan sinema vardır. Konya’daki galasına gittim, yan yana iki sinemada toplam 7 bin kişi izledi,” diyordu.
‘Parçala Behçet’ gördüğü bu ilgi karşısında daha sonra bir seriye dönüştü: ‘Helal Sana Behçet’, ‘Namın Yürüsün Behçet’ ve ‘Tipsiz’in aralarında olduğu ve başrolünde Behçet Nacar’ın rol aldığı yaklaşık 20 kadar Behçet’li film sinemalarda gösterildi.
Afişleri, yabancı seks takvimlerinden kesilen kızların fotoğrafları yapıştırılarak hazırlanan filmlerde rol alan kadınlar serinin filmlerini izlemeye gelenler arasından seçiliyordu. Bu durumdan, “Eli ayağı düzgün, bir şeyler yapmaya çalışan bir insan olduğu zaman ‘Gel’ diyorduk,” diye söz eden Nacar, filmlerinin yarattığı etkiyi görmek için ilk zamanlarda sinemaya gidip izlediğini anlatıyordu.
1956 yılında evlendiği eşinin kendisine, rol aldığı filmlerle ilgili herhangi karşıt bir tepki göstermediğini söyleyen Nacar, film setlerinde yaşadığı şeylerin özel hayatını hiç etkilemediğini ise şöyle ifade ediyordu: “Set çıkışı normal eve giderdim. Televizyon seyredip 9 gibi yatardım.”

‘Pişman olmadım’
Kazandığı her şeyi sinemaya borçlu olduğunu söyleyen Behçet Nacar, erotik filmlerin sinemaya bir kötülüğü olmadığını öne sürüyor, o dönem sinemanın batmasının suçlusu olarak ise Amerikan filmlerini gösteriyordu. Bugüne kadar 150’ye yakın filmde rol alan ve pek çok kez başrol oynayan Nacar, “Rol aldığım hiçbir filmden pişman olmadım,” diyordu.

BURUK VEDA

Nacar İstanbul’un Bakırköy ilçesindeki Kartaltepe mahallesi Amine Hatun Camii’nde ikindi namazına müteakip kılınan cenaze namazıyla yaklaşık 150 kişi tarafından son yolculuğuna uğurlandı. Cüneyt Arkın, Kartal Tibet, Fatma Girik gibi isimlerin yer almadığı cenaze töreninde, Yeşilçam’ın efsane karakter oyuncuları uzun uzun sohbet edip vefasızlıktan yakındılar.
Umut ÜNVER

Figüranlıktan yapımcılığa

Yazar Agah Özgüç, Nacar’la ilgili şunları söyledi: “Türk sinemasında avantür filmlerin bir numaralı yıldızıydı. Sinemaya pek çok hizmetleri olan biriydi. 1970’lerde ‘Parçala Behçet’le Türk sinemasına bir ‘avantür modası’ getirdi. Nacar’ın figüranlıktan başrole sonra da yapımcılığa geçmiş olması önemli. ‘Parçala Behçet’ tutunca kendi yapım şirketi Bizim Filim’i kurdu ve o tür filmleri kendisi çekmeye başladı.”