GündemHanedan düğününde ‘Enver Paşa’ polemiği

Hanedan düğününde ‘Enver Paşa’ polemiği

25.09.2012 - 02:30 | Son Güncellenme:

2. Abdülhamit’in 5. kuşaktan torununun düğününü, dedesi Enver Paşa’ya yönelik ifadeler nedeniyle terk eden Mayatepek, ‘Tarih öğretmeye merakları varsa kaynak kullansınlar‘ dedi

Hanedan düğününde ‘Enver Paşa’ polemiği

Sultan 2. Abdülhamit Han’ın torunlarından Nilhan Osmanoğlu’nun Beylerbeyi Sarayı’nda 22 Eylül’de yapılan düğününde dedesi Enver Paşa hakkındaki değerlendirmelere kızarak, düğünden ayrılan Osman Mayatepek bir açıklama yaptı. Mayatepek “Kim olduğunu hâlâ anlamadığım bir hanım sunucu tarafından yapılan cehalet simgesi ve dedem Enver Paşa’ya yönelik seviyesiz hakaretler içeren konuşma karşısında düğünü beklemeden Beylerbeyi’ni terkettim” dedi.

‘Fevkalade üzücü oldu’
Beylerbeyi Sarayı’nda yapılan düğünde sunucunun yaptığı konuşmada “Sultan 2. Abdulhamit’in İttihat ve Terakki ile Enver Paşa’nın Yahudilerle yaptığı işbirliği sonucu tahtından indirildiğini” söylemesi üzerine, davetliler arasında bulunan Enver Paşa’nın torunu Osman Mayatepek düğünden ayrılmıştı. Bu olayın ardından bir basın açıklaması yapan Osman Mayatepek şunları söyledi: “Aile büyüğü Harun Efendi’ye hürmeten Nilhan’a ve babası Orhan’a sevgilerimi göstermek için gittiğim bir düğünün böyle bir şekilde tezahür etmesi fevkalede üzücü olmuştur. Enver Paşa saraya damat olarak gelmiştir. Eşi Naciye Sultan, Sultan Abdülmecit’in oğlu Şehzade Süleyman Efendi ve Ayşe Terziter Hanımefendi’nin kızıdır. Diğer bir deyimle, Süleyman Efendi Sultan Abdülhamid’in kardeşidir.

‘Enver’i seçtiği için mi?’
Acaba bu seviyesiz tarih dersi Naciye Sultan’ın, Abdülhamid’in oğlu Şehzade Abdürrahim Efendi değil de, Enver Paşa’yı bir eş olarak tercih etmesinin bir mahsulü müdür?
Abdürrahim Efendi ile nişanı iptal eden ise Sultan V Mehmet Reşad’dır ve aynı Sultan Reşat 5 Mart 1914’de Enver Paşa ile Naciye Sultan’ın evlenmelerine yeşil ışık yakmıştır.
(...) Tarih öğretmeye meraklılar varsa, tevil götürmez konuşmalar yerine Sayın İlber Ortaylı, Murat Bardakçı, Halil İnalcık gibi kaynakları kullanıp, doğru dürüst bilgileri, yeri ve zamanında yaparlarsa, eminim hepimiz memnun oluruz.”