16.10.2011 - 02:30 | Son Güncellenme:
DIŞ HABERLER SERVİSİ
Fransız gazetesi Liberation dünkü nüshasında Türkiye’deki gazeteci tutuklamalarını konu alan geniş bir makale kaleme aldı. Gazeteciler Ahmet Şık ve Mustafa Balbay’ın eşleri ile de konuşan Marc Semo’nun kaleme aldığı “Türkiye, ağız tıkacının dönüşü” başlıklı makalede şu ifadeler kullanıldı:
“200’den daha fazla gündür her çarşamba kumral, zarif genç bir kadın olan Yonca, İstanbul’un batısında bulunan Silivri Cezaevi’ne geliyor. Kocası Ahmet Şık ile bir camın arkasından yarım saati aşmadan görüşüyor. Sadece ayda bir kere ve her zaman bir gardiyanın gözetiminde elleri buluşuyor. ‘Silivri’de, Avrupa Birliği’ne coğrafi olarak daha yakın olsa da daha uzak hissediyoruz’ diye iç çekiyor genç kadın. Ahmet Şık, meslektaşı Nedim Şener gibi 3 Mart’ta İstanbul’daki evinde gözaltına alındı. İkisi de Ergenekon davası kapsamında, ‘Ergenekon’un medya kolu’ olmakla suçlanıyorlar.
Gülşah Balbay anlatıyor
Gülşah her hafta çarşamba günleri Ankara’daki evinden ziyaret için ayrılıyor. Beş saatten fazla süren bir araba yolculuğunun ardından Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet gazetesinin Ankara büro şefi gazeteci eşi Mustafa Balbay ile buluşuyor. 5 Mart 2009’da gözaltına alınan Balbay, “Ergenekonun komplosunun medya kolu” olmakla suçlanıyor. ‘En başından beri yalnızdım. Telefonlar artık çalmıyor, komşularım çocuklarına benim çocuklarımla oynamayı yasaklıyor. İnsanlar korkuyor ve suçlamalarda doğruluk payı olup olmadığını soruyorlar’ diye anlatıyor Gülşah...
Kocaları benzer suçlamalarla aynı hapishanede fakat Gülşah ve Yonca daha önce hiç konuşmadılar. İkisi de birbirine düşman görünen, farklı dünyalardan geliyorlar. Ahmet Şık ve Nedim Şener, AB üyelik sürecindeki reformları destekliyorlar ve daha sol görüşlüler, Mustafa Balbay ise bir Kemalist ve AKP iktidara geldiğinden beri ‘gizli bir ajandası’ bulunduğunu savunuyor.
Ahmet Şık’ın avukatı Fikret Yılduz, “Bu her şeyin mümkün olduğunu göstermek için açık bir uyarı” diyor. Müvekkili Nedim Şener ve bir başka gazeteci Doğan Yurdakul bitişik üç küçük hücrede kalıyorlar ve diğer mahkûmlarla iletişim kurmalarına izin verilmiyor. Şık, Ergenekon terör örgütü tarafından “İmam’ın Ordusu” adlı kitabı yazmak için işbirliği yaparak, davanın gidişini negatif etkilemekle suçlanıyor. Fakat 134 sayfalık suç dosyası boş. Avukatı, “Gazetecilikten başka bir şey yapmadı” diyor.
İfade özgürlüğüne tehdit
Recep Tayyip Erdoğan demokrasi, islam ve ekonomik dinamizmi birleştirirken, özgürlük alanında ciddi çatlaklar görünmeye başlandı. İnsan Hakları İzleme Örgütü’nden Emma Sinclair-Webb, “Her zaman ifade özgürlüğü konusunda ciddi tehdit var” diyerek, terörle mücadele yasalarının sadece gazetecileri zorlamadığını belirtiyor.
İçlerinde yerel belediyelere seçilmişlerin de bulunduğu 3 bin 500 Kürt aktivist PKK ile suç ortaklığı yapmakla suçlanıyor. Diğer yandan Berna Yılmaz ve Ferhat Tüzel adlı öğrenciler 17 aylarını “Bedava eğitim hakkı” yazılı bir pankart açtıkları için tutuklu geçirdiler.
Gülşah?Balbay, kızı Yağmur ve oğlu Deniz ile Mustafa Balbay ile bir açık görüş gününde bu fotoğrafı çektirmiş.