Eurovision’da zafer aslında politikanın!

Dünya gündemi belki de ilk kez Eurovision Şarkı Yarışması’nın galibi ile bu denli meşgul... 2014 Eurovision Şarkı Yarışması’nda Avusturya’yı ‘Rise Like a Phoenix’ adlı şarkıyla temsil ederek 290 puanla birinci olan ‘Sakallı kadın’ Conchita Wurst (25) tartışmaları da beraberinde getirdi. Şarkıcının hikâyesi ise oldukça ilginç. ‘Conchita Wurst’ karakteri yaklaşık 20 yıl süren sıradışı bir değişimin sonucunda ortaya çıktı. Thomas ‘Tom’ Neuwirth ismiyle dünyaya gelen şarkıcı, çocukken de evde annesinin kıyafetlerini giyip fotoğraflar çektiriyordu.
Tom 18 yaşına geldiğinde annesine eşcinsel olduğunu itiraf etti. Bu durum yaşadıkları küçük kasabada tepkiyle karşılansa da annesi hep onun yanında oldu. 2007 yılında Jetzt Anders adlı bir grup kuran Tom arkadaşlarıyla birlikte Starmania adlı televizyon programına katıldı. Grup, bu yarışmada finale kadar ulaştı. 2011 yılında Tom artık Conchita Wurst’ü yaratmaya karar verdi. Almancada ‘sosis’, Alman argosunda ise ‘Kimin umrunda’ anlamına gelen ‘Wurst soy’ adını seçen şarkıcı, tercihleri nedeniyle dışlandığı ergenlik yıllarının acısını çıkarmaya kararlıydı.
İki yıl önce de denemişti
Conchita Wurst aslında ilk kez 2012’de Avusturya’nın ulusal Eurovision seçmelerine katılmıştı. Ancak elemelerde ikinci olarak ülkesini teslim etme hakkını elde edemedi. ‘Zamanın ruhu’ henüz onun için doğru değildi...
Conchita’nın sıradışılığı ve sesinin yanı sıra, bu yılki Eurovision zaferinin ardında politikanın da etkisi olduğu gözardı edilemeyecek bir gerçek. ‘Sakallı kadın’ ile Avrupa, Rusya’ya ‘tolerans’ dersi veriyor. Rusya’nın bu yıl yürürlüğe soktuğu ‘eşcinsellik propogandası’na ceza getiren yasa Avrupa’da büyük tepki çekmişti. Son dönemde tırmanan Ukrayna krizi de Avrupa’nın Rusya’ya tepki gösterme ihtiyacını artırdı.
‘Hoşgörünün zaferi’
Conchita’nın menajeri de galibiyeti ‘Hoşgörünün zaferi’ olarak adlandırdı. Şarkıcı ise galibiyetin ardından sarf ettiği, “Bir bir bütünüz. Biz durdurulamayız” diyerek zaferin bazı politikacılara ders olması gerektiğini söyledi. Basın mensuplarının, “Bu politikacılar arasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin var mı?” sorusuna da “Diğerlerinin içinde” cevabını verdi.
Avusturya Cumhurbaşkanı Heinz Fischer da Conchita üzerinden Rusya’ya mesaj gönderdi. Fischer, “Bu zafer, Avrupa’daki hoşgörüyü gösteriyor” dedi.
‘Bu, Avrupa’nın sonu’
Tabii ki zafere Rusya’dan çoğunlukla olumsuz tepkilerin gelmesi gecikmedi. Rusya Başbakan Yardımcısı Dmitry Rogozin, “Bu sonuç Avrupa’yla entegrasyondan yana olanlara Avrupa’nın geleceğini gösterdi. Sakallı bir kız” diye tweet attı. En sert tepki ise aşırı sağcı lider Vladimir Jirinovski’den geldi. Devlet televizyonu Rossiya-1’e konuşan Liberal Demokrat Parti lideri Jirinovski, “Bu, Avrupa’nın sonudur. Avrupa’da artık erkek ya da kadın yok. ‘O’ var... Sovyet ordusu 50 yıl önce Avusturya’yı işgal etti. Avusturya’yı özgür bırakmakla hata yapmışız. Orada kalmalıydık” dedi.
Wurst, Rus izleyicilerin kısa mesaj yoluyla en fazla destek verdiği üçüncü isim oldu.

‘Slav Polonya’ çok sevildi

Conchita Wurst her ne kadar zafer kazanmış olsa da halk oylaması ilginç bir ekibin zafer elde edeceğini gösterdi. Polonya adına yarışan Donatan ve Cleo ikilisi ‘Biz Slavız’ adlı şarkıyla İngiliz, İrlandalı, Norveçli ve Ukraynalı seyircilerin favorisi oldu. Birçok ülkede de ilk sıralarda yer aldı. Ancak oyların yarısı halktan yarısı ise 5 kişilik bir jüriden geldiği için birinciliği Conchita kazandı.
Finalde sadece 14. olabilen grubun Avrupa’da Ukrayna krizi nedeniyle son dönemde yükselen Rusya karşıtlığına rağmen halktan aldığı oy şaşırttı. Grup üyelerinden Donata ise Kızıl Ordu destekçisi olarak biliniyor.

‘Sakallı kadın’ Azis’le başladı
Eurovision’un galibi Conchita Wurst, Türklerin de tanıdığı bir ismi anımsatıyor. Bulgaristan’ın Tarkan’ı olarak bilinen şarkıcı Azis ‘Sakallı Kadın’ modasını Conchita’dan önce başlattı. Geçtiğimiz 14 Şubat tarihinde Türkiye’ye konser vermeye gelen Azis, Balkanlar’ın en ünlü şarkıcıları arasında gösteriliyor.