24.09.2021 - 07:01 | Son Güncellenme:
AYŞEGÜL KAHVECİOĞLU Ankara - Başkanlığını yaptığı TBMM Küresel İklim Değişikliği Araştırma Komisyonu’na işaret eden Eroğlu, rapor hazırlama çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğunu belirterek, “Çok kapsamlı ve iklim değişikliği ile alakalı uyum çalışmaları noktasında çok sayıda teklif ve tavsiyelerin olduğu rapor, ekim ayında TBMM Genel Kurulu’na sunulacak. Rapor, iklim değişikliği ile mücadelede bir rehber ve harita niteliğinde olacak” dedi.
‘Rekabet korunmalı’
Türkiye’nin, yeni iklim rejiminde finans ve teknoloji desteklerine erişim talebinin karşılanması kaydıyla 2015’te Paris Anlaşması’nı kabul ettiğini ve 22 Nisan 2016’da anlaşmanın imzalandığını aktaran Eroğlu, şunları kaydetti:
“Ancak bu anlaşma henüz TBMM Genel Kurulumuzda görüşülerek onaylanmamıştır. Komisyonumuza bilgi sunan kamu kurum ve kuruluşlarımız ile üniversite ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerimizi dinlediğimizde, ülkemizin iklim değişikliği ile mücadelede çok büyük mesafeler kat ettiği açıkça görülmüştür. Hatta Türkiye’nin özellikle kabul ettiği değerlerden daha düşük seviyede emisyon salgıladığı ortadadır. Ülkelerin sera gazı emisyonlarına baktığımızda ülkemizin tarihi süreçte mesuliyeti bulunmamaktadır. 1990-2018 arası emisyon değerleri incelendiğinde ülkemizin mesuliyeti sadece yüzde 1’dir. Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamındaki ilgili eylemler, enerji, ulaşım, sanayi, finans, inşaat, tarım dahil AB ekonomisini yeniden şekillendirecek ve her geçen yıl ivme kazanacak bir dönüşümün temellerini teşkil etmektedir. Bütün bu gelişmeler ışığında, ülkemiz ekonomi ve sanayisinin yeşil dönüşümünün sağlanması; kapsayıcı ve sürdürülebilir bir büyümenin tesis edilmesinin yanı sıra, ülkemizin AB başta olmak üzere, üçüncü ülkelere ihracatında rekabetçiliğinin korunması ve güçlendirilmesi için elzem görülmektedir.”
Türkiye’nin Paris İklim Anlaşması’nı ilk imzalayan ülkelerden biri olduğu halde ülkelerin yükümlülükleri ile alâkalı adaletsizlikler sebebiyle anlaşmayı yürürlüğe koymadığını söyleyen Eroğlu, “Cancun’da ülkemizin kazandığı özel şartların dikkate alınması gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.