13.11.2013 - 23:32 | Son Güncellenme:
İZMİR (CİHAN)
Duruşma sebebiyle adliye çevresi ve duruşma salonunda geniş güvenlik tedbirleri alındı. Salona girenlerin üzeri tek tek arandı. Alaattin Çakıcı'nın getirilişi sırasında salonda bazı kişiler ayağa kalktı. İlk olarak savunma yapan Çakıcı, inşaat malzemesi alım satışıyla ilgilendiğini aylık gelirinin ise 60-70 bin dolar olduğunu söyledi.
Mahkeme Başkanı Kemal Göker, sanık Alaattin Çakıcı'ya Müdür Ayhan Çapacı'yı tehdit edip etmediğini sordu. Sanık, Çapacı'yı tehdit ettiğini kabul ederken, vurdurma iddialarını ise reddetti.
"MÜDÜRLE KÖTÜ MUAMELE SEBEBİYLE MÜNAKAŞAM OLDU"
Cezaevinde kendisine karşı yapılan kötü muamele sebebiyle Çapacı'yla münakaşa ettiğini belirten Çakıcı, "Öldürün beni, yoksa seni toprağa gömeceğim diye bağırdım." dedi.
Çapacı'nın öldürülmesi için hiç kimseye talimat vermediğini söyleyen Çakıcı, adam vurdurma suçlamalarını reddetti. 11 çeşit hastalığı bulunduğunu ve raporları olduğunu dile getiren Çakıcı, cezaevinde üç defa kalp krizi geçirdiğini, zehirlendiğini ve kıyafetlerinin daraltıldığını anlattı:
Çakıcı, şunları söyledi: "Ayhan Çapacı ile münakasa yaptım. Nedeni var. İnsanın doğasında etki-tepki durumu var. Cezaevinde kalp krizi geçirdim. Devlet bizi oraya teslim etmiş. Yasaları uygulamazsa adalet olmaz. Orası Nazi kampı değil. Öldürmeye teşebbüs etmedim, kimseye emir ve talimat vermedim. 11 farklı hastalığım var, hapishanede tedavimi yürütebilecek doktor yok. Doktorlar kendini baytar, bizi de hayvan görüyorlar."
Cezaevinde kendisine psikolojik baskı uygulandığını, müdürün sağlık dosyasına bakmasına izin vermediğini savunan Çakıcı, 90 yaşındaki annesini ölmeden önce son defa görmek için izin istediğini fakat bunun reddedildiğini, yaşadığı olaylar sebebiyle tekrar kalp krizi geçirdiğini dile getirdi.
"MÜDÜRE, 'EĞER BENİ ÖLDÜREMEZSEN, SENİ TOPRAĞA GÖMECEĞİM' DİYE BAĞIRDIM"
Tedavi için Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi'ne sevk talebini Müdür Çapacı'ya ilettiğini fakat sevkinin yapılmadığını belirten sanık Çakıcı, "Bu olaylar üzerine, 'Öldürün beni, öldürün beni. Eğer beni öldüremezsen, seni toprağa gömeceğim.' diye 7-8 kez bağırdım. Bana, 'Ben devletim, emrediyorum, bunu içeriye koyun.' dedi. 'Ben de devletin suç işlemiş bir vatandaşıyım.' dedim." şeklinde konuştu.
Ayhan Çapacı'nın vurulduğunu, yaşadığı olaydan iki gün sonra öğrendiğini söyleyen Çakıcı, şikayetinden neden vazgeçtiği konusunda bir fikri olmadığını da savunmasında dile getirdi.
İmralı Cezaevi'ne götürülmesi için talepte bulunduğunu fakat reddedildiğini anlatan Çakıcı, bütün duruşmalara katılmak istediğini sözlerine ekledi.
Sanık Adem Çakıcı ise cezaevinde bulunduğu süre boyunca amcası Alaattin Çakıcı ile irtibatının olmadığını, onun kendisine Çapacı'nın vurulması ya da öldürülmesi konusunda talimat vermediğini söyledi. Daha önce aynı cezaevinde yattığı amcası ile Ayhan Çapacı arasında geçen tartışmayı, yankılanmadan dolayı koğuşunda bulunduğu sırada duyduğunu da belirtti.
Sanık Ferhat Oto da tetikçilikle ilgisi olmadığını, nişanlısıyla denize gitmek için kiraladığı arabanın bozulduğunu, arabayı kendisine telefon edip Alaattin Çakıcı'yı ziyaret etmeye gideceğini söyleyen sanık Mehmet Barış Yaya'ya verdiğini, bundan başka suçu olmadığını belirterek, üzerine atılı suçlamaları reddedip tahliyesini talep etti.
İzmir 1 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda infaz koruma memuru olarak çalışan şahit Yıldırım Kemal Pervane de içinde iki kişinin bulunduğu bir arabanın camından Çapacı'nın arabasına ateş edildiğini gördüğünü, arabada sanık Ferhat Oto'nun bulunmadığını, şahısların istemeleri halinde Çapacı'ya daha fazla ateş ederek öldürebileceklerini söyledi.
İnfaz koruma memuru Muzaffer Kazak ise sanık Çakıcı ile Çapacı arasında yaşananlara dair tutanağın olaydan üç gün sonra tutulduğunu, Çakıcı'nın, "Üç kez kalp krizi geçirttin, beni öldürmeye mi çalışıyorsun?" sözlerini duyduğunu fakat tutanakta yazılı olan, 'Ya beni öldür ya da ben seni öldüreceğim. Sen ölüme hazır ol müdür bey.' sözlerini duymadığını ifade etti.
İnfaz koruma memuru Bayram Şahin de Çakıcı'nın tehdit içerikli sözlerini duymadığını söyledi.
Mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin ve sanık Mehmet Barış Yaya'nın yakalama kararının devamına, gelmeyen şahitlerin dinlenmesine karar vererek duruşmayı 2014 Ocak ayına erteledi.
Duruşmanın ardından Alaattin Çakıcı, tutuklu bulunduğu Adana'ya götürülmek için geniş güvenlik önlemi altında Adnan Menderes Havalimanı'na götürüldü. Çakıcı'nın bulunduğu cezaevi aracına çok sayıda motosikletli polis ekibi de eşlik etti.