23.03.2022 - 16:21 | Son Güncellenme:
Cavit AKGÜN/ MUĞLA (DHA)
İngiliz hükümetinin el koyduğu, Chelsea Futbol Kulübü'nün sahibi, Rus iş insanı Roman Abramoviç'in 163,5 metre uzunluğunda, 23 metre genişliğindeki 1,2 milyar dolarlık yatı 'Eclipse', dün sabah Yunanistan'ın Rodos Adası'ndan Marmaris'e geldi. Mega yat, Marmaris Limanı büyük iskelesine demirledi.
Üç yüzme havuzu, özel sinema salonları, su sporları ekipmanları ve iki mini denizaltısı bulunan Eclipse, yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı oldu. Yatı görenler, bol bol fotoğraf çekti.
Sahil Güvenlik Güney Ege Grup Komutanlığı ekipleri ise yatın çevresinde botla tur atıyor. Bir teknede bulunanların yatı yakından görmek için yanından geçmesi üzerine, ekipler siren çalarak uyarıda bulundu.
İKİNCİ YATI BODRUM'DA
Bir diğer mega yatı 'My Solaris' ise Bodrum'da demirli bulunan Abramoviç'in ise nerede olduğu bilinmiyor.
Rus milyarderin 140 metre uzunluğunda 26 metre genişliğindeki Bermuda Adaları bayraklı, 430 milyon sterlinlik yatı “My Solaris” Ege kıyılarına geldi. Akdeniz’den Marmaris ve Datça açıklarına gelen yat, rotasını Bodrum’a çevirdi. Yat, dün akşamüstü saatlerinde Bodrum’a ulaştı.
PROTESTO EDİLDİ
Yatın Gemi Yanaşma İskelesi’ne yaklaştığı sırada Ukraynalı yelkenciler tarafından protesto edildiği görüntüler ortaya çıktı.
İtalya’da yelken yarışlarına katıldıktan sonra ülkelerine geri dönemeyen ve geçen 17 Mart’ta Bodrum’a gelen yelkenciler ve antrenörleri şişme botla “My Solaris”i karşıladı.
Yatın çevresinde gezen Ukraynalılar, üzerine İngilizce “Savaşa Hayır” yazılı Ukrayna bayrağı açtılar, “Rus gemisi buradan git”, “Ukrayna’dan gidin” sloganları attılar. O anlar şişme bottakiler tarafından cep telefonları ile kayıt altına alındı.
Durumu fark eden Sahil Güvenlik Bodrum Karakol Komutanlığı ekipleri, müdahale ederek sporcular ve antrenörlerini karakola götürdü. Yelkenciler daha sonra serbest bırakıldı.
İNGİLİZ HÜKÜMETİ EL KOYDUĞUNU AÇIKLAMIŞTI
Helikopter iniş yeri, yüzme havuzu, 48 kabin ve 8 güvertenin bulunduğu lüks yata, Rusya-Ukrayna arasındaki savaş sonrasında İngiliz hükümeti tarafından Rusya’ya uygulanan yaptırımlar kapsamında el konulduğu açıklanmıştı.