Türkiye’nin en büyük gazetelerinde 20 yıl çalıştıktan sonra dünyayı dolaşma arzusuyla yola çıkan Asım Güneş, 11 ayda 13 ülke dolaştı. Güney Afrika’ya uçakla gittikten sonra feribot, tren ya da otobüs yolculuğu yaparak 2 kıtayı gezen Asım Güneş gittiği yerlerde yaşadıklarını ve karşılaştığı ilginç insan portrelerini takipçileriyle paylaştı.
Genç gazeteci önümüzdeki günlerde Peru’dan başlayarak Güney Amerika kıtasını 1 yıl sürecek bir yolculukla gezmeyi planlıyor. Gazeteci Güneş, “339 günlük gezim boyunca 6 milyon 196 bin 582 adım attım. Yani 3 bin 718 kilometre yürümüşüm ki bu da İstanbul’dan Londra’ya varıyor” dedi.
‘İstedim ve yaptım’
Gazetecilik mesleği boyunca pek çok olayı haber yaparak kamuoyuna aktaran Asım Güneş, 3 yıl önce İstanbul’un yoğun iş temposundan ve monotonluğundan kurtulmak için farklı arayışlara yöneldi. Önce çalıştığı gazeteden ayrılan Güneş (43), dünya turu için gerekli olan İngilizceyi öğrenmek amacıyla İngiltere’ye gitti. 9 ay Londra’da kaldıktan sonra Türkiye’ye gelerek seyahat planı yapan genç gazeteci, önce dünya turu yapanların hikayelerini okudu, karşılaşabileceği zorluklar hakkında bilgi sahibi oldu.
Gezi için evini satan Güneş, gideceği ülkeler için hiçbir rota çizmeden tek kural olarak tüm seyahati boyunca yalnız olmayı belirledi. Sırt çantasını hazırlayan ve ailesiyle, arkadaşlarıyla vedalaşan Güneş, 2014 Eylül’ünde dünya seyahatinin ilk durağı olan Güney Afrika’ya uçak biletini aldı. Güneş, “Beklemekten sıkılıp kendini suyun akışına bırakmak. Her şeyi geride bırakıp, çantanı toplayıp dünyayı dolaşmaya çıkmak. Evet ben bunu istedim ve yaptım. İplerini elinde tutan birçok alışkanlığı, kendini güvende hissettiğin yaşam alanını, toplumsal bilincin sana bastırdığı kariyer olgusunu kenara bırakmak hiç de kolay olmadı” dedi.
Garden Route etkiledi
Yola çıkmadan önce hiçbir ülkenin vizesiyle uğraşmak istemeyen, bunun için vize uygulamayan Güney Afrika’ya giden Güneş, yakın tarihi acılarla dolu bu ülkede yüzlerce insanla tanıştı. Güneş, “Afrika kıtasının en zengini beyazlar. Yönetim ve güç de onların elinde. Ancak evlerinin etrafı elektrikli ve dikenli tellerle çevrili duvarlarla korunuyor. Bu korkuyu ve güvensizliği ülkenin her yerinde hissetmek mümkün. Ama Cape Town’dan Durban’a giden Garden Route beni çok etkiledi. Hint Okyanusu sahili boyunca Vasco da Gama’nın izini takip etmek ise harika” dedi.
Güney Afrika Cumhuriyeti’nden Mozambik’e geçen Güneş, İngilizce yerine vücut dilinin daha çok işe yaradığını gördü. Mozambik’in sokaklarında komünist liderlerin isimlerinin, duvarlarında ise kapitalizmin sembolü global markaların reklamlarını gördüğünü söyleyen Asım Güneş, buradan Tanzanya’ya geçti. Safariye çıkan Güneş, Zanzibar Adası’na gitti. Hindistan’ın hemen altında gözyaşı damlası şeklindeki bir ada olan Sri Lanka’ya geçen gazeteci, Adams Tepesi’nde şahit olduğu gün doğumuna tanıklık etti. Tüm geceyi 2 bin metrenin üzerindeki zirvede bulunan tapınakta donma tehlikesiyle geçiren Güneş, ardından Hindistan’a geçti.
En uzun mola Hindistan
Gezi boyunca en uzun kaldığı yer olan Hindistan için “Dünyanın en renkli ve karışık ülkesi” diyen Asım Güneş, “2 ay kaldım Hindistan’da. İnanılmaz bir tarih ve kültürel zenginliğe sahip ülke. İnsana aynı gün içinde her türlü duyguyu yaşatıyor. Bir an ülkeye aşık oluyorsunuz, öteki an nefret ediyorsunuz. Kısa süre içinde nüfusu Çin’i geçmesi beklenen ülke karmaşa ve kirlilik konusunda şöhretini hak ediyor. Hindistan’a giderken temizlik standartlarınızı düşürürseniz daha rahat edeceğiniz kesin” ifadelerini kullandı.
Hindistan’dan Nepal’e geçen Güneş, Buddha’nın doğduğu ülkenin insanlarının yoksulluk içinde olmalarına rağmen mutlu ve güler yüzlü olmalarına şaşırdı. Dünyanın en yüksek zirvelerinden Anapurna Dağı’nın ana kampına çıkan Güneş, Nepal’de büyük yıkıma neden olan depremden bir gün önce Tayland’a uçtu. Burada turistlere eskisi gibi sevecen yaklaşılmadığını gören Güneş, Laos’a geçti.
Güneş, “Vietnam savaşı sırasında ABD’nin en fazla bomba attığı ülkelerden biri olan Laos’ta çok kara mayını gömülü. Hâlâ her yıl binlerce insan bu bomba ve mayınların patlaması sonucu yaşamını kaybediyor” dedi. Kamboçya’da ise 20. yüzyılın en kanlı diktatörü Pol Pot’un bıraktığı karanlık mirası gözlemleyen gezgin, ülkede eğitimli kimsenin kalmadığını üzülerek gördü. Güneydoğu Asya’nın en zengin ülkelerinden Malezya’da çay tarlalarını gezen Güneş, “Singapur ise hayâl adası gibi. Tertemiz sokaklar, dev gökdelenler, yemyeşil parklar, ışıl ışıl caddeler. Amerika’da mısınız, Asya’da mı, karıştırıyor insan. Ama bir sorun var. Her şey plastik ve yapmacık gözüküyor” dedi.
Tropikal gezi hayali tayfuna yakalandı!
Toplamda 7 binden fazla adadan oluşan Filipinler’de tropikal bir adada yapacağı gezi hayalini kurarken şiddetli bir tayfuna yakalanan gezgin, Endonezya’da 90 saatlik bir otobüs yolculuğu yaptı. Güneş, “Yolculuğum boyunca ne bulursam onu yedim. Daha çok gittiğim yerlerde yöre halkını takip ettim. Onlar nerede yiyorsa oraları tercih ettim. Bizdeki esnaf lokantaları gibi. Fırsat buldukça da kendi yemeğimi yaptım. Çoğunlukla ucuz hostellerde konakladım. Birden çok kişinin paylaştığı odaları tercih ettim. Hem ucuz hem de kendim gibi gezginlerle tanışma imkanı buldum. Havalimanında, otobüs ve tren garlarında, limanlarda hatta parklarda bile yattım” diye konuştu .
Yeni yılda yeni rota: Güney Amerika
Seyahati sırasında hangi ayda olduğunu bile unuttuğunu söyleyen gezgin, “Yeni yerler keşfetmeyi, yeni insanlar tanımayı ve en çok da turistlerle parasal işi olmayan yöre insanları ile iletişim kurmayı sevdim. Her ülkenin vizesini bir önceki ülkeden aldım. Şimdi Güney Amerika’yı dolaşarak keşfetmenin zevkini yaşayacağım” dedi.
216 metreden bungee jumping
“Güney Afrika’da dünyanın en yüksek “bungee jumping”ini 216 metre yükseklikteki köprüden atlayarak yapan Güneş, şunları anlattı:
“Mozambik’teki Tofo sahilinde balina köpekbalıklarıyla yüzdüm. Tanzanya’da 3 gün safariye katıldım. Sri Lanka’da tapınakta yattım. Hindistan’ı en güneyinden kuzeyine geçtim. Jodhpur’da Holi Festivali’nde birbirimizi boyadık. Nepal’de 4 bin 200 metre yüksekliğindeki Anapurna Ana kampına tırmandım.
Tayland’da SuanMokkh Tapınağı’nda 10 günlük sessizlik meditasyonuna katıldım. Kimseyle konuşmadan 10 gün boyunca meditasyon yaptım. Malezya’da Taman Negara’da dünyanın en yaşlı (130 milyon yıllık) yağmur ormanlarında 4 gün geçirdim. Tayfuna yakalandım ama Filipinler’de yangında zarar gören bir gecekondu mahallesinde evlerin yapımına katıldım, birkaç tuğla da ben koydum. Endonezya’da aktif volkanları izledim. Otobüslerin üstünde seyahat ettim, Bali’de sörf yaptım. Adım sayarıma göre 339 günlük gezim boyunca 6 milyon 196 bin 582 adım atmışım. Her adımımı 60 santimden hesaplarsam 3 bin 718 kilometre yürümüşüm ki bu da İstanbul’dan Londra’ya varıyor” dedi.