10 yıldır bitmeyen şüphe

Kahramanmaraş mitinginden Yozgat Yerköy mitingine gitmek için 25 Mart 2009 tarihinde saat 14.37’de helikopterle yola çıkan BBP Lideri Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindeki 6 kişi, saat 15.03’de helikopterin düşmesi sonucu hayatlarını kaybetti. Kazanın ardından hazırlanan otopsi raporunda, Yazıcıoğlu’nun düşme anından sonra 1 saat daha hayatta kaldığı belirtildi. Yazıcıoğlu ve helikopterde bulunanların naaşına ise 48 saat sonra ulaşıldı. Yazıcıoğlu’nun yakınları ve ailenin avukatlarının iddiasına göre, helikopter bir sabotaj sonucu düştü ve bu sabotajı da FETÖ gerçekleştirdi.

3 iddia vardı

Yazıcıoğlu’nun ölümüne yol açan kazaya ilişkin ilk iddia, helikopterin düştüğü anlarda bölgede 3 savaş uçağının bulunduğu yönündeydi. Söz konusu bu jetlerin helikopterin yakınından geçerek türbülans etkisiyle düşmesine neden olduğu öne sürüldü. Diğer bir iddia ise helikopter pilotu Kaya Mustafa İstektepe’nin 3 şüpheli jetin egzoz dumanından etkilenerek karbonmonoksit zehirlenmesi yaşadığı, pilotun seyir hakimiyetini kaybettiği için helikopterin çakıldığı ve Genelkurmay radarlarında kaza anına ilişkin 4 dakika 47 saniyelik görüntülerin bulunmamasıydı. Başka bir şüphe ise helikopterin içine kibrit kutusu büyüklüğünde karbonmonoksit düzeneği yerleştirilerek havayla temas etmesi sonucu pilotun sarhoşluk veya baygınlık geçirerek hakimiyetini kaybedip çakılması yönündeydi.

15 Temmuz sonrası

Ancak Yazıcıoğlu’nun yakınları ve avukatlarının iddiasına göre 15 Temmuz darbe girişiminden sonra kazaya ilişkin sis bulutu ve şüpheler aralanmaya başladı. Yazıcıoğlu’nun eşi Gülefer Yazıcıoğlu, 9 Ağustos 2016’da FETÖ elebaşı Fetullah Gülen ile 132 kişi hakkında suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda, Yazıcıoğlu’nun Barnabas İncili’ni sinema filmi yaptırmak istediği, bu durumun Gülen’i rahatsız etmiş olabileceği ve helikopterin Gülen’e bağlı Hava Kuvvetleri’ndeki FETÖ’cülerin düşürülüp düşürülmediğinin araştırılmasını istedi. Yazıcıoğlu’nun olay esnasında yanında bulunan Blackberry marka telefonunda Barnabas İncili’nin görüntülerinin kayıtlı olduğu ve bu görüntülerin saklandığı hafıza kartının telefonundan alınmış olduğu belirtildi. Yazıcıoğlu ailesi ve avukatlar iddiaların peşine düşüp dava açıldı ancak bir sonuç elde edilemedi.

‘Cihazları aldılar’

Şüpheli helikopter kazasının ardından “Artık tüm oklar FETÖ/PDY’yi işaret ediyor” diyen Yazıcıoğlu ailesinin avukatlarından Selami Ekici ise Milliyet’e yaptığı açıklamada şu iddiaları gündeme taşıdı: “Helikopterin düşüş nedenini ortaya çıkaracak cihazları söken ve kaybeden kaza kırım ekibinden 2 kişi darbe girişiminden sonrası tutuklandı. Malatya 2.Kara Havacılık Alayı’ndan Aydın Özsıcak ve Yüzbaşı Davut Uçum’un aralarında olduğu bir ekip kaza kırım heyeti olarak görevlendirilmişti. Özsıcak, kaza-kırıma uğrayan Skorsky’yi incelemek yerine Yazıcıoğlu’nu taşıyan helikopterdeki Argus 5000 ve Skymap 3 cihazlarını söktü. Bu işlemi yaparken başında Cemal Şahin ve Nedim Bakırhan bulunuyordu. Cihazlar helikopterin düşüş nedenini ortaya çıkaracak en önemli ekipmanlardı. Maalesef cihazların akıbetini kimse bilmiyor. Cihazlar kayıp, deliller karartılmış durumda.”

‘İhbar mektubu’

Ekici diğer iddialarını şöyle sıraladı: “2012’de elimize isimsiz bir ihbar mektubu ulaşmıştı. Helikopterden sökülen cihazların Malatya 2. Kara Havacılık Alayı’nda ‘Sahra’ adı verilen bir yerde yakıldığı yazılıydı. Bu ihbar mektubu Malatya Özel Yetkili Savcısı Şeref Gürkan ciddiye alınmadı. Helikopter düştüğünde dönemin Kayseri Valisi Mevlüt Bilici ilk anlarda ‘Yazıcıoğlu kurtuldu, bilinci açık’ diye açıklama yapmıştı. Bilici’ye yanlış bilgi veren kişi dönemin Kahramanmaraş İstihbarat Şube Müdür Yardımcısı Dursun Özmen. Bu kişi de FETÖ/PDY’den tutuklanarak cezaevine girdi. O dönem Malatya 2. Kara Havacılık Alayı’nda görevli kişiler arasında ‘Komutanım söken ekip ayrı yakan ekip ayrı’ şeklinde konuştukları ve bu isimlerin kimler olduğu tapelerde yer alıyor.”

Muhsin Yazıcıoğlu ile birlikte helikopter kazasında, İHA muhabiri İsmail Güneş, dönemin BBP İl Başkanı Erhan Üstündağ, İl Başkan Yardımcısı Yüksel Yancı ve Belediye Meclis Üyesi adayı Murat Çetinkaya hayatını kaybetmişti.

‘Aydınlatacağız’

Taceddin Dergahı’ndaki anma törenine, Muhsin Yazıcıoğlu’nun yakınlarının yanı sıra BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Alperen Ocakları mensupları, partililer ve sevenleri katıldı. Yazıcıoğlu’nun kabrine gül ve karanfil bırakan Destici, daha sonra Kur’an-ı Kerim okudu, dua etti. Destici törenin ardından yaptığı konuşmada, Yazıcıoğlu olmadan çok zor yıllar geçirdiklerini söyledi. Bir yandan yaşadıkları felaketin hukuki sonuçlarını takip ederken, aynı zamanda Yazıcıoğlu’nun emaneti BBP ve Alperen Ocakları’nı, kısıtlı imkânlarla yaşattıklarını belirten Destici, köklü müesseseler haline gelmeleri ve Türk milletiyle daha geniş zeminlerde buluşabilmeleri için önemli adımlar attıklarını ifade etti. Kahramanmaraş’ta helikopterin üzerindeki uçuş bilgisini içeren GPS aletlerini söken sanıklarla ilgili süren mahkemede, hem partinin hem de ailelerin müdahillik taleplerinin kabul edildiğine dikkati çeken Destici, “Ana soruşturma dosyasına verilen takipsizlik kararı yapılan itiraz sonucu kaldırılmış, soruşturma süreci yeniden başlatılmıştır. Hiçbir şüpheniz olmasın, yaşadığımız felaketi bütün yönleriyle aydınlatacağız” dedi.