18.07.2021 - 09:02 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
Akıllara durgunluk veren olay, ABD'de gerçekleşti. Bir kadın, gece yatarken yatağının yanında 18 tane yılan buldu. Georgia eyaletindeki Augusta bölgesinde yaşayan Trish Wilcher, pazar gece yatmak için yatağına uzanırken, yerde garip bir şeyle karşılaştı.
Wilcher, "Yerde tüy olduğunu düşündüğüm bir şey fark ettim, tam almaya çalışırken hareket ediverdi" dedi. Birkaç saniye sonra yerde başka bir şeyin daha hareket ettiğini gören kadın, kısa süre içinde bunların küçük yılanlar olduğunu anladı.
Panikle eşi Max'e giderek durumu anlatan Wilcher'ın yatak odasından 17 yavru ve bir tane de anne yılan çıktı. Max, bunun üzerine maşaya benzer bir yakalama aletiyle yavru yılanları ve anne yılanı dikkatlice bir çuvalın içine yerleştirdi. Daha sonra civardaki bir derenin yanına giderek hayvanları zarar vermeden doğaya geri bıraktı.
Başından geçenleri anlattığı Facebook gönderisinde Wilcher, "Yatak odasını köşe bucak kontrol ettik, 17 yavru ve bir anne bulduk. Evdeki tüm yılanları çıkardık mı emin değilim. Bu gece bana uyku yok" diye yazdı.
Georgia Doğal Kaynaklar Birimi'nden biyolog Daniel Sollenberger, yılanlarla evde karşılaşmanın doğal olduğunu belirterek "Küçük çatlaklardan ya da deliklerden geçip evlere veya garajlara girebilirler" dedi.
ABD'de dehşete düşüren bir olay da 5 Temmuz'da yaşanmıştı. Bir Burma pitonu 5 Temmuz'da, alışveriş merkezindeki Blue Zoo Akvaryumu'ndaki kafesinden kaçtı. Louisiana eyaletinde gerçekleşen olayın ardından yetkililer Cara adlı sürüngeni aramaya başladı.
Polis ve itfaiye ekipleri 6 Temmuz'da Cara'yı birkaç saat boyunca bulmaya çalışsa da başarılı olamadı. Blue Zoo Akvaryumu bunun ardından mağazaya yalnızca pek çok yılan uzmanı getirmekle kalmadı, aynı zamanda gece görüşlü ve hareket sensörlü kameralar satın aldı.
Ayrıca hayvanın saklandığı yerden çıkması için mağazanın her bir köşesine yiyecek yerleştirildi. Blue Zoo Akvaryumu'nun kurucusu Wes Haws, hayvanın bulunmaması halinde duvarları yıkmayı planladıklarını söyledi:
"En büyük korkum Cara'nın duvarların arasına sızıp bir daha çıkmaması. Bu olaya bir çocuk kaybolmuş gibi yaklaşacağız."
Blue Zoo Akvaryumu'nun Facebook hesabından bugün yapılan açıklamada, koku takip edebilen bir köpek arandığı bildirildi. CNN International'ın aktardığına göre salı sabah saatlerinde hayvanın kaybolduğunun fark edilmesinin ardından alışveriş merkezindeki 140'tan fazla mağaza kapatıldı.
Ancak Cara'nın alışveriş merkezinde başka bir yere gitmediği, hâlâ akvaryumun içinde olduğu yönünde kanıtların bulunmasının ardından mağazalar tekrar açıldı. Öte yandan yaklaşık 3,5 metre uzunluğundaki yılan bulunana kadar Blue Zoo Akvaryumu kapalı kalacak.
Hafta başında kafesinden kaçan bir başka biton da, Avusturyalı bir adamın başına bela açmıştı. Adamın komşusunun kanalizasyondan kaçıp tuvalete düşen evcil pitonu tarafından cinsel organından ısırıldı. Ülkenin güneyindeki Graz kentinde yaşayan 65 yaşındaki adam, Pazartesi günü sabah saat 06.00 sıralarında evinde tuvalete girdikten sonra saldırıya uğradı.
Polis yetkilileri, adamın tuvalete oturduktan sonra cinsel organlarında bir acı hissettiğini ve ayağa fırladığını, tuvalete baktığında ise kendisine bakan bir buçuk metrelik yılanı gördüğünü açıkladı.
Yaşlı adam, polisi aradı ve yetkililer bir yılan uzmanıyla beraber yılanı saklandığı yerden çıkarmak üzere olay yerine geldi. Bu sırada adam, 'hafif yaralanmalar' nedeniyle tedavi edilebilmesi için hastaneye kaldırıldı.
Sağlık görevlileri, pitonların zehirli olmadığını, ancak ısırık nedeniyle tuvaletteki bakterilerin bulaşma riski olduğunu olduğunu söyledi. Yılan uzmanı Werner Stangl, pitonun olayda yara almadığını ve temizlendikten sonra kurbanın komşusu olan 24 yaşındaki sahibine iade edildiğini açıkladı.
Polis, adamın dairesinde özel olarak tasarlanmış kafes ve çekmecelerde toplam 11 zehirsiz yılan ve bir kertenkele bulundurduğunu söyledi. Sürüngenin sahibi, polis onu geri getirene kadar kaçtığından habersizdi ve yılanın kaçmayı nasıl becerdiğinin de belirsiz olduğunu söyledi.
Yılanın, komşunun dairesine nasıl girdiği de belirsizliğini koruyor. Yılan uzmanı Stangl, yerel Salzburger Nachrichten gazetesine, sürüngenlerle uğraştığı 40 yıl boyunda bu olay gibi bir şey görmediğini söyledi.
Polis, yılan sahibinin ihmal sonucu bedensel zarar vermekten savcılığa sevk edildiğini açıkladı. Genç adamın suçlanıp suçlanmayacağı ise henüz belli değil. Hayvan hizmetleri de, adresinde çok sayıda potansiyel olarak tehlikeli yılanın varlığı konusunda uyarıldı.
Geçen ay, tüyler ürpertici bir olay da ABD'nin Georgia eyaletinde yaşandı. Çatının sızdırdığından şikayet eden aile, aylar sonra çatı çöktüğü zaman ise tavanlarında yılanların yaşadığını keşfetmenin dehşetini yaşadı.
Harry Pugliese, karısı Susan ve 13 yaşındaki üvey kızı, Lafayette'teki yeni evlerine taşındıktan sadece bir ay sonra, ev sahibi John Stafford'u tavandaki sızıntı hakkında uyardı.
Pugliese, ev sahibi Stafford'ın konuyu hiçbir zaman dikkate almadığını söyledi. Pugliese ailesini dehşete düşüren keşif ise geçen hafta geldi.
Harry Pugliese ve eşi, tavanın bir kısmı büyük bir gürültüyle çöktüğünde, yukarıda yaşayan en az dört tane keme yılanı olduğunu gördüklerinde, hayatlarının şokunu yaşadı.
Harry, yılanların yanı sıra evin arka tarafındaki arı kovanının görüntülerini de paylaştı. Pugliese, Stafford'dan çatıyı tamir etmesini aylardır istediğini söyledi, ancak Stafford onarımlar için parası olmadığını iddia etti.
Stafford ayrıca yerel ABC News'a yaptığı açıklamada, kiracısı Pugliese'in ona haşere sorunlarından hiç bahsetmediğini ve iki ay önce çatıyı tamir etmesi için birini gönderdiğini iddia etti.
Ancak aile, bakım ekiplerinin hiçbir şeye yaramadığını söyledi ve Harry, o zamandan beri Stafford'u '20, 30, 40 kez' aradığını ve ona çatının hala sızdırmakta olduğunu söylediğini aktardı.
Sonunda Pugliese, Stafford'a o ay kira parasını ödemek yerine sızıntıyı onarması için bir çatı ustası kiralamaya karar verdiğini ve çatı tamir edilene ve haşereler evden uzaklaştırılana kadar kira ödemeyeceğini söyledi.
"O parayla çatıyı onarabileceksem neden ona kira ödeyeyim ki?" diyen Harry, Çarşamba günü taşınmaları için 2 Haziran'a kadar süreleri olduğunu bildiren bir tahliye bildirimi aldı.
Pugliese ve ailesi, artık evlerinde huzur içinde uyuyamayacakları için Susan'ın erkek kardeşinin yanında kalmayı planlıyor.
Hafta başında mutfaktan çıkan yılan, sosyal medyayı dehşete düşürmüştü. Bir banliyö evinin mutfak çatısında 8 kilo ağırlığında ve yüz dişi olan üç metre uzunluğunda bir yılan bulundu. Brisbane'in kuzey batısındaki The Gap'te yaşayanlar, televizyon izlerken bir gürültü duyduklarında halı pitonuyla yaşadıklarını fark ettiler.
38 yaşındaki yılan avcısı Steve Brown, dev yılanı yakalamak için bir parça plastik ve saç kurutma makinesi kullandı. Brisbane Yılan Yakalayıcıları'ndan Steve Brown, "Evin sakinleri televizyon izlerken bir ses duydular. Gürültünün kaynağını araştırmak için mutfağa geldiklerinde ise bu büyük yılanla karşılaştılar" dedi.
Brown, "Onu bir parça uzun plastikle dürttüm ve saç kurutma makinesiyle alanı ısıtarak saklandığı yerden çıkıp kaçmasını sağlamaya çalıştım" dedi. Brown ayrıca türün zehirli ve saldırgan olmadığını söyledi, ancak tehdit altında hissederse kendini savunacağı konusunda uyardı.
Yılan avcısı, "Zehirli olmasa da, bu büyüklükteki yılanların birinin ısırması, neredeyse 100 dişleri olduğu için zarar verebilir" ifadelerini kullandı. Brown, yılanı yakalamasının bir buçuk saat sürdüğünü sözlerine ekledi. Üç metrelik halı pitonu, yakalandıktan sonra yollardan ve evlerden uzakta çalılıklara bırakıldı.
Bu tür, çoğunlukla fare ve sıçanlarla beslenmek için çatılarda yaşar. Daha büyük olanların uzunlukları dört metreye kadar çıkabilir ve bunlar köpekleri, kedileri ve kuşları yiyebilir.
California'daki Sürüngen Hayvanat Bahçesi'nin sahibi Jay Brewer, bir kez daha cesaretiyle sosyal medyada günün en çok konuşulanları arasına girmeyi başardı.
Jay Brewer, Instagram hesabından paylaştığı ve dehşete düşüren görüntülerde, "Dünyanın en büyük timsahı" notunu düştü. Avustralyalı maceraperest televizyon sunucusu Matt Wright'ı ziyaret eden Brewer, Write ile birlikte hayatını riske atarak timsah besledi.
Paylaşımına "Hayatımda gördüğüm en büyük timsah olabilir" diyer yazan Brewer, timsahın ani hareketleri karşısında korktuğunu da itiraf etti.
"Bunu söylemek aptalca ama burada gördüklerinizi evde denemeyin" diye yazan Brewer, "Eğer yanınızda Matt gibi bir profesyonel yoksa, böyle canavar gibi bir timsaha yaklaşmak iyi bir fikir olmaz" diyerek sözlerini sürdürdü.
Görüntüler bir gün içinde 900 bine yakın kez izlendi. Brewer'ın takipçileri korkunç görüntülere binlerce yorum yaptı. Timsahın tam önünde duran kameramanı cesaretinden ötürü tebrik eden sosyal medya kullanıcıları, "Nasıl bu kadar yakında durdu" yorumunda bulundu.
Jay Brewer, daha önce de çürüme riski taşıyan yumurtalarını koruyan dev bir piton tarafından neredeyse yüzünden ısırılıyordu.
Ne olduysa Jay Brewer, saklamak için dev pitonun yumurtalarından bazılarını toplamaya çalışırken oldu. Jay Brewer'ın iki buçuk milyona yakın takipçisi, adamın paylaştığı görüntülerle tam anlamıyla dehşete kapıldı.
Brewer'ın Instagram hesabında paylaştığı video, hayvanın dişlerini açığa çıkardığını ve doğrudan adamın gözlerine doğru çok hızlı bir şekilde fırladığını gösteriyor.
Düşünmesi bile o kadar korkunç ki, kulağa uydurmaymış gibi geliyor. Ama değil: Konakçının dilini ısırıp yerine geçen ve ömrünün sonuna kadar ağzının içinde yaşayan bir parazit. Geçen hafta yayılan bu görüntüler dünyayı tam anlamıyla şoka uğratmıştı...
Cape Town'dan 27 yaşındaki Don Marx, altı kiloluk marangoz balığını yakaladığında, Agulhas Burnu yakınlarında balık tutuyordu ve "kaçak yolcuyu" balığın çenesinin içinde keşfetti.
Deniz biyolojisi üzerine eğitim alan Marx, daha önce bu parazitleri duymuştu ama vahşi doğada hiç görmemişti, bu yüzden de anı belgelemek için bir fotoğraf çekti.
Ancak çektiği fotoğrafı Kuzey Batı Üniversitesi'nde bir zoolog olan Profesör Nico Smit'e gönderdikten sonra, bu parazit türünün daha önce hiç fotoğraflanmadığını öğrendi ve bir ilke imza atmaktan büyük mutluluk duydu.
"Bir deniz bilimcisi olarak ve küçük yaşlardan beri balık avladığım için, balıklar ve köpekbalıkları üzerinde yaşayan parazitleri görüyordum." diyen Marx, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ama bugüne dek gördüğüm hiçbir şey, beni marangoz balığının ağzını açtığım ve bıyıklı bu mavi gözlü uzaylının bana baktığını gördüğüm ana gerçekten hazırlayamazdı."
Bu dil yiyen parazit türü sadece marangoz balıklarını konak olarak kullanıyor ve yıllardır bilim adamlarından kaçıyor.
27 yaşındaki Don Marx, "Hayatımızı biraz yavaşlatıp etrafımıza dikkatlice baktığımızda, doğa bize tüm sihrini gösterir" diyor.
Dil yiyen parazitlerin varlığı on yıllardır biliniyor, ancak yalnızca son yıllarda yaşam döngüleri ve davranışları hakkında kapsamlı çalışmalar başlatıldı.
Tüm dil yiyen deniz biti türlerinin, okyanusta sürüklenerek ve tutunacak balıkları arayan erkek parazitler olarak hayatlarına başladığı düşünülüyor.
Şu ana kadar 280'den fazla deniz biti türü tespit edildi Her bir deniz biti türünün, yalnızca bir balık türünü hedef aldığı düşünülüyor.
Evden çıkıp hemen yakındaki sahilde yürüyüşe çıktılar, neredeyse her bir metrede karşılarına çıkan manzara karşısında dehşete düştüler. Yetkililer, sahilden uzak durulmasını istiyor.
İngiliz bilim insanı Tess Gridley, Güney Afrika'nın Cape Town'da yaşıyordu. 2000'lerin ortasında Sheffield'den Cape Town'a taşınan Gridley'in kayda aldığı bir video dünya çapında yankı buldu.
Ailesi ve köpekleriyle birlikte Muizenberg Plajı'nda yürüyüşe çıkan Deniz Araştırmaları üyesi bilim insanı, sahile vurmuş ve hepsi çok zehirli yüzlerce tuhaf deniz canlısıyla karşılaştı.
Neredeyse her bir metrede bir ölü balon balığıyla karşılaştığını belirten Tess Gridley, kıyıya vuranlar arasında fizalya denizanalarının da olduğunu söylüyor.
Güney Afrikalı yetkililer, şeytan-gözlü balon balıklarının çoğunlukta olduğu deniz canlılarının okyanus suyuna karışan siyanür nedeniyle zehirlendiğini söylüyor.
Çevre, Orman ve Balıkçılık Bakanlığı, False Koyu'nda her kilometrede neredeyse 400 kadar balığın tespit edildiğini açıkladı ve çevrede yaşayanlardan köpeklerini sahilden uzak tutmaları istendi.
Sahildeki felaketten kısa süre önce yaşanan kızıl gel-git'in okyanusa yaydığı zehir nedeniyle balıkların öldüğü yönündeki inanış ise, resmi yetkililer tarafından doğrulanmıyor.
Bilim insanı Tess Gridley'in video kaydı İngiliz medyasında 'Sahil canavarları', 'Yüzlerce dehşet verici deniz canlısı siyanürden öldü' başlıklarıyla verildi.
Nate Iszac, bu ayın başlarında ABD Alaska kıyılarında devasa kurt yılan balığı yakaladı ve tekrar suya atmadan önce Facebook'ta paylaşmak için birkaç fotoğraf çektirdi. Güçlü çeneleri ve tehlikeli ısırığıyla bilinen kurt yılan balığı, sığ sulardan yaklaşık 200-220 metrelik derinlikteki sularda bulunuyor. 7 metreden fazla büyüyebilen bu balıklar, güçlü çenelerini avlarını ezmek için kullanıyor.
39 yaşındaki Nate Iszac, bu ayın başlarında Alaska kıyılarında korkunç görünümlü balığı yakaladı, devasa çenesine ve keskin dişlerine çok yakından baktı.
Uzun süredir balıkçılıkla uğraşan Nate, daha sonra kurt yılan balığı olarak tanımlanan yaratıkla birkaç fotoğraf çektirdi. Nate, "Onu gördüğümüzde bir hayli gerildik" dedi.
"Onları daha önce görmüştüm ve çok sert ısırabileceklerini biliyorum, bu yüzden temkinliydik." ifadelerini kullanan Nate Iszac, ABD'nin Oregon eyaletinde yaşıyor.
Nate, 9 Mart'ta Alaska'daki Akutan Adası'nın hemen açıklarındaki Bering Denizi'nde devasa kurt yılan balığını yakaladı. Ancak Facebook için birkaç fotoğraf çektikten sonra yılan balığını denize geri attı ve zarar görmeden yüzerek uzaklaştığını söyledi.
Sosyal medyadaki fotoğrafları gördükten sonra yorum yapan bir kişi "Bu gerçek bir deniz canavarı!" ifadesini kullandı. Bir diğer sosyal medya kullanıcısı da "Seni ısırmadığına sevindim, dişleri korkunç görünüyor" diye yazdı.
Onlarca kez paylaşılan ve yüzlerce yorum alan fotoğrafların altına bir sosyal medya kullanıcısı "Yüzünü ısırmasına izin verme" diye yazdı. Bir Facebook kullanıcısı "kabus" ifadesini kullanırken, bir diğeri de "Onu ait olduğu yere bırak" yorumunda bulundu.
Kurt yılan balığının üç türü bulunuyor. Benekli kurt yılan balığı, Atlantik kurt yılan balığı ve Kuzey Atlantik kurt yılan balığı olmak üzere üç türü bulunan balık, kuzey Atlantik ve Pasifik Okyanusu'nda yaşıyor.
Bu ayın başlarında, beş adam Avustralya'nın Sydney kıyılarında 900 kiloluk bir köpek balığı yakaladı. 45 dakika boğuşan balıkçılar, kaplan köpek balığını sürüklemeyi başardı.
Kaplan köpek balığı, genellikle vahşi doğasıyla biliniyor. Özellikle Avustralya'da İnsanlara saldıran büyük beyaz köpek balığından sonra ikinci sırada yer alıyorlar.