05.06.2021 - 14:30 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ savaşıyla işgal altından kurtardığı Kelbecer'de infilak eden bir mayın, iki gazeteci ve bir sivilin yaşamını yitirmesine yol açtı.
İşgalci Ermenistan güçlerinin döşediği mayının üstünden geçen araçtakiler arasında, resmi haber ajansı AZERTAC muhabiri Meherrem İbrahimov ile Devlet Televizyonu (AZTV) kameramanı Sirac Abişov vardı.
Susuzluk köyündeki kırsal arazide ilerleyen araç mayının patlamasıyla enkaza döndü, gazetecilerin yanı sıra yerel yönetici Arif Aliyev yaşamını yitirdi. Azeri yetkililer, araçtaki dört kişinin de yaralandığını açıkladı.
Hayatını kaybeden gazeteciler Cumartesi günü toprağa verilirken, tansavar mayınının patlama anını gösteren görüntüler de Azerbaycan medyası tarafından yayınlandı.
Toprak yolda ilerleyen aracın bir önündeki renk değişikliği göze çarparken, birkaç saniye içinde gerçekleşen patlamada kaydı alan kameranın üstüne parçaların düştüğü görüldü.
Bakü yönetimi, Birleşmiş Milletler, Avrupa Konseyi, Uluslararası Af Örgütü ve İnsan Hakları İzleme Örgütü'nden Ermenistan ordusunun döşediği mayınlara karşı harekete geçmesini istiyor. Azerbaycan'a göre, Kelbecer çevresindeki mayınlar ateşkesin ardından kasten yerleştirildi.
Yerel medya ise, bölgedeki Rus barış gücü askerlerinin ana yolun kullanılmasına izin vermediğini, bu nedenle patlamanın meydana geldiği güzergahtan geçildiğini aktarıyor.
10 Kasım 2020'de resmen başlayan ateşkes, birkaç gün sonra yedinci ayını dolduracak. Bugüne kadar mayınların patlaması sonucu 20 Azerbaycanlı sivil ve yedi asker hayatını kaybetti.
Dağlık Karabağ'da Ermenistan askerlerinin sınırı geçmeyi denemeleri tansiyonu yükseltti, türbülanstan çıkamayan Erivan yönetimi ise skandal görüntüler için asker yakınlarından özür diledi. Mayıs ayı sonunda Dağlık Karabağ'daki Azerbaycan topraklarına giren bazı Ermenistan askerleri yakalanıp kelepçelendi, birkaç gün sonra bu kez daha kalabalık bir grubun 400 metre ihlal gerçekleştirdiği açıklandı.
Azerbaycan Savunma Bakanlığı, 1 Haziran akşamı yaklaşık 40 Ermeni askerin Kelbecer ilçesine bağlı Armudlu köyü istikametinde ilerlediğini duyurup coğrafi koordinatlarını paylaştı.
Bakü yönetimi, 'provokasyon' olarak nitelediği adımın askerlerin geri çekilmesiyle çözüldüğünü ve Kelbecer çevresinde silah kullanılmadığını da aktardı. Ermenistan ise, söz konusu gelişmeyi 'yanlış bilgi' olarak tanımladı.
Askerlerinin Azerbaycan topraklarına geçmediğini savunan Erivan yönetimi, gerginliği Bakü'nün bilerek artırdığını ileri sürdü. Bölgede tansiyon giderek yükselirken, Ermenistan'dan yeni bir özür açıklaması geldi.
Ermenistan Sağlık Bakan Vekili Anahit Avanesyan, 44 günlük Dağlık Karabağ savaşı sırasında ölen askerlerin cesetlerinin üst üste konulduğu görüntüler için özür diledi.
Askerlerin ailelerine seslenen Avanesyan, savaşta öldürülenlerin cesetlerinin ve vücut parçalarının adli muayeneler sırasında taşınması ve saklanması sürecinde hatalar yapıldığını kabul etti.
Abovyan adli tıp merkezinin bodrum katında çekilen görüntü, Karabağ savaşında öldürülen askerlerin vücut parçalarının bulunduğu plastik torbaları gösteriyordu.
Fotoğraflar Ermenistan'da depreme yol açtı, adli tıp kurumunun yöneticileri görevden alınıp savcılık soruşturma başlattı. Savaşta kaybolan askerlerin yakınları ise, Erivan'da gösteri yaptı.
Protesto için morgun bulunduğu başkentteki Heratsi Caddesi'ni kapatan asker yakınlarına göre, Ermenistan yönetimi ölü askerlerin cesetlerini uzun süredir saklıyor.
Arsen Gukasyan adlı asker babası, meyve için endüstriyel buzdolapları da dahil olmak üzere çeşitli yerlerde 200'den fazla cesedin saklandığını söyledi. Sağlık Bakanlığı bu bilgiyi yalanladı.
27 Eylül 2020 tarihinde başlayan Dağlık Karabağ savaşı, 44 gün sonra Azerbaycan'ın tarihi zaferiyle sona erdi. Savaşta ölen 3 bin 29 askerin ismini yayınlayan Ermenistan, kayıpların resmi sayısını ise henüz açıklamış değil.
44 gün süren Dağlık Karabağ savaşında Türk üretimi Bayraktar TB2 SİHA'ları tarafından sahadan silinen Rus savunma sistemlerine ilişkin inanılmaz bir itiraf geldi. 27 Eylül'de başlayan savaşı tarihi bir hezimetle kapatan Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, türbülansa giren ülkesinde haftalarca protestoların hedefi oldu.
İstifaya davet edilen Paşinyan'a karşı ordu da birçok kez muhtıra yayınladı, erken seçimin ilan edilmesiyle Ermenistan 20 Haziran tarihinde sandıktan çıkacak sonuca kilitlendi.
Halihazırda seçimler öncesi başbakan vekili sıfatıyla ülkeyi yöneten Nikol Paşinyan, bir kez daha Rus silahlarını hedef alan açıklamalar yaptı ve kendisini 'hain'likle suçlayan muhalefete ateş püskürdü:
"Savaş sırasında S-300 füze savunma sisteminin üzerindeki kartı, içerisinde bulunan 30-40 bin dramlık (Yaklaşık 500 TL, 57 dolar) altın için çıkaran insanlar var. Düşünebiliyor musunuz? Bunu yapan bir subay."
Ateşkesin imzalandığı 10 Kasım 2020 tarihinden bu yana suların durulmadığı Ermenistan'da, seçimlere üç hafta kala beklendiği gibi Dağlık Karabağ hezimeti bir numaralı gündem.
Azerbaycan Savunma Bakanlığı, Bayraktar SİHA'larının imha ettiği Rus yapımı hava savunma sistemlerinin yeni görüntülerini yayınladı. Bayraktar TB2'ler yalnızca S-300'lere karşı değil Rus üretimi Pantsir'lere karşı da Libya ve Suriye'de üstünlük gösterdi.
Ermenistan, Azerbaycan'ın zafere ulaşmasına günler kala Rus yapımı İskender füzelerini ateşledi. Savaşın dönüm noktası olan Şuşa muharebesinde fırlatılan 500 kilometre menzilli İskender füzeleri, Azerbaycan hava savunma sistemleri tarafından imha edildi.
Kaybedilen savaşın yol açtığı tsunami içerisinde eski Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan'ın bir mülakatta sarf ettiği sözler ve Paşinyan'ın buna verdiği yanıt, Rus yapımı İskender füzelerinin savaştaki rolüyle ilgili tartışma başlattı.
Sarkisyan, Ermenistan'ın çatışmaların başlangıcında neden İskender füzesi kullanmadığı sorusunu ortaya attı. Füzelerin 'işe yaramaz' olduklarını belirten Paşinyan ise, "Ben de kendisine (Sarkisyan'a) şu soruyu sormak isterim: İskender füzeleri neden patlamadı? Ya da mesela neden yalnızca yüzde 10'u infilak etti" dedi.
Paşinyan bu sözleriyle aslında Dağlık Karabağ çatışmaları sırasında İskender füzelerinin kullanıldığı iddialarını teyit eden ilk üst düzey siyasi yetkili oldu. Paşinyan'ın bu sözleri, beklendiği gibi Rusya'nın küplere binmesine yol açtı.
Ermenistan'da bunlar olurken Bakü yönetimi Nisan ayında Şuşa çevresinde bulunan İskender füzelerine ait parçaları dünya ile paylaştı. İnfilak etmiş füzeye ait kalıntılar, birbirinden 780 metre uzaklıkta iki ayrı yerdeydi. Yapılan incelemelerde, 9M723 seri numaralı füzelerin tam kapasite patlamamış olabileceği belirlendi.
Rus basını, yaklaşık bir ay sonra İskender-M füzelerine ait kalıntıların aniden ortadan kaybolduğunu ileri sürüyor. Rusya Savunma Bakanlığı'na yakın medyaya konuşan bir uzman, füzelerin yok olmasında Türkiye ve İsrail'in devreye girmiş olabileceğini savundu.
Envanterinde ağırlıklı olarak Rus yapımı silahların bulunduğu Ermenistan, 2016 yılında tamamlanan İskender-E serisinin de ilk alıcısı olmuştu. Füzeler ilk kez Eylül 2016'da Erivan'daki bir geçit töreninde görüntülenmişti.
Yenilgi anlaşmasıyla işgal altında tuttuğu toprakların büyük bölümünü Azerbaycan'a geri veren Ermenistan, 10 Kasım'daki ateşkes anlaşmasından bu yana olaysız bir gün geçirmedi.