Son dakika... DSÖ'den normalleşme duyurusu! Herkes bunu bekliyordu...

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Sözcüsü Margaret Harris, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) aşısı yaptırdıktan sonra da maske takılık takılmayacağına ilişkin konuştu. Harris, BM Cenevre Ofisi'nde düzenlenen haftalık olağan basın toplantısında, Kovid-19 salgınına ilişkin soruları cevapladı. DSÖ sözcüsü, maskenin takılması gerektiğini belirterek, İstediğimiz şey (virüsün) bulaşmasını azaltmak. Dolayısıyla aşıların bulaşmayı önleyip önlemeyeceğini (henüz) bilmiyoruz. dedi. Mevcut aşılar, virüs bulaşması halinde ciddi hastalıkları veya ölümü önlemede çok iyi. diyen Harris, iki doz aşı yaptıranların maske takmaya devam etmesi gerektiğini vurguladı. Harris, İstediğimiz şey (virüsün) bulaşmasını azaltmak. Dolayısıyla aşıların bulaşmayı önleyip önlemeyeceğini (henüz) bilmiyoruz. Yani, maskenizi takmak yakın temasta olduğunuz, kalabalıkta olduğunuz veya kapalı bir alanda olduğunuz anlarda ve bu kapalı alandan çıkamayacağınız yerlerde bulaşmayı önlemekle ilgili bir konu. diye konuştu. Maske takılmasıyla Kovid-19'un varyantlarının bulaşma riskinin azalacağına işaret eden Harris, virüsün yayılmasını engellemek için sadece maske takmanın da yeterli olamayacağına dikkati çekti. Harris, sosyal mesafe kurallarına uyulması, kalabalıklardan ve kapalı alanlardan kaçınılması, dışarı çıkıldığında her türlü önlemin alınması ve odaların havalandırılması gibi tüm genel halk sağlığı önlemlerine riayet edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Harris, bilim insanlarının aşıların bulaşmayı azaltmaya yardımcı olup olmayacağını henüz bilmediğini yineleyerek, (Aşıların) buna yardımcı olduklarını ancak her şeyi yapmadıklarını düşünüyoruz. Bu yüzden sizden diğer önlemleri almanızı istedik. ifadelerini kullandı. DSÖ'ye bildirilen rakamlara göre, dünya genelinde 2,16 milyar doz Kovid-19 aşısı uygulandı, toplam vaka sayısı 174 milyona, ölü sayısı da 3,8 milyona ulaştı. Örgütten 21 Mayıs 2021'de yapılan açıklamada, Kovid-19 kaynaklı küresel ölüm sayısının DSÖ'nün teyit ettiği rakamın 2 ila 3 kat fazlası olabileceği bildirilmişti. G7 liderleri, Dünya Sağlık Örgütü'nü (DSÖ) Kovid-19'un kökenlerine ilişkin yeni bir soruşturma yürütmeye zorlayacak. Bloomberg'in bildirdiğine göre, çağrı Kanada, Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, İngiltere ve ABD liderlerinin bir araya getirdiği ve pandemiyi Aralık 2022'ye kadar sona erdirme planını özetleyen bir belgenin parçası olacak. Dünya Sağlık Örgütü, yolladığı ekibin Wuhan'da dört hafta geçirmesinin ardından Mart ayında Çinli bilim insanları ile ortak bir rapor yayınladı ve virüsün Çin'in Wuhan kentindeki bir laboratuvardan sızmasının 'son derece olası' olduğunu söyledi. Ancak ekibin bulguları, araştırmacılara engel çıkartılması ve orijinal örneklere erişimlerinin engellenmesi nedeniyle eleştirilmişti. ABD'li Wall Street Journal, Wuhan laboratuvarındaki üç çalışanın Kasım 2019'da Kovid-19'a benzer semptomlarla henüz ilk vakalar bildirilmeden önce hastaneye kaldırıldığını bildirdi. Ve G7 liderlerinin hamlesi, yeni bir araştırma talep etmek için ABD ile güçlerini birleştirmeye karar veren Avrupa Birliği'nin hamlesini takip ediyor. Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel bugün, pandeminin başlangıcında 'dünyanın tam olarak ne olduğunu bilmeye hakkı olduğunu' söyledi. Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, araştırmacılara incelemeleri gereken bölgeler için tam erişim verilmesi gerektiğini söyledi ve Wuhan laboratuvarına atıfta bulundu. Her iki duyuru da, geçen ay istihbarat topluluğundan gerçeğe ulaşmak için çabalarını iki katına çıkarmasını istediğini açıklayan Başkan Joe Biden için önemli bir destek. Biden, Başkan olarak ilk yurtdışı seyahati olan sekiz günlük bir Avrupa gezisi için Çarşamba akşamı Birleşik Krallık'a indi. AB liderleri de Amerikan başkanını desteklemek için kendi taslak bildirileri üzerinde çalışıyorlar. Reuters'e göre taslakta, Kovid-19'un kökenleri hakkında şeffaf, kanıta dayalı ve uzman liderliğindeki DSÖ tarafından bir araya getirilen, müdahale içermeyen yeni bir araştırma için çağrıda bulunuyoruz denildi. Bir dizi üst düzey bilim insanı yakın zamanda, virüsün vahşi doğada bulunan bir hayvandan insanlara sıçradığını varsayarak, bazı 'biraz hızlı' varmış olabileceklerini kabul ettiler ve şimdi, son 12 aydır görmezden gelinen virüsün bir Wuhan laboratuvarından sızdığı teorisini araştırıyorlar. Ve geçen ay, Wuhan Viroloji Enstitüsü personelinin Kasım 2019'da Kovid-19 benzeri semptomlar için hastaneye kaldırıldığına ilişkin yeni ayrıntılar ortaya çıktı. Çin ordusundaki tıp araştırmacılarının, 2019 yılında üzerlerinde virüsleri test etmek için insanlaştırılmış akciğer kullanarak fareler üstünde test ettiği bildirildi. Vanity Fair, bomba etkisi yaratan araştırmasında gen düzenleme teknolojisi kullanılarak geliştirilen farelerden, Kovid-19 hastalığına neden olan virüs olan SARS-CoV-2'ye duyarlılıklarını araştıran Nisan 2020 tarihli bir çalışmayı gün yüzüne çıkardı. Çalışmanın 23 ortak yazarından 11'i Çin ordusu için tıbbi araştırma enstitüsü olan Askeri Tıp Bilimleri Akademisi için çalışıyor. ABD Ulusal Güvenlik Konseyi ile pandeminin kökenlerini araştıran müfettişler, çalışmada atıfta bulunulan farelerin 2019 yazında - pandeminin ortaya çıkmasından sadece aylar önce - oluşturulduğunu belirlediler. Vanity Fair, Ulusal Güvenlik Konseyi müfettişlerinin de Kovid-19'un bir laboratuvardan sızdığı ve diğer federal kurumlara ulaşmaya başladığı teorisini destekleyen 'önemli kanıtları ortaya çıkardıklarına' inandıklarını bildirdi. Ulusal Güvenlik Konseyi'nin kıdemli direktörü Anthony Ruggiero, Biz devre dışı bırakıldık. Gelen tepki çok olumsuzdu dedi. Vanity Fair, yarasa virüsleri üzerine yaptığı araştırma nedeniyle 'Yarasa Kadın' olarak bilinen, Wuhan Viroloji Enstitüsü'nün baş araştırmacısı Shi Zhengli'nin son üç yılda insanlaştırılmış fareler üzerinde en az iki yeni koronavirüs test ettiğini açıkladı. Shi, Kovid-19'un Wuhan Viroloji Enstitüsü'ndeki bir laboratuvardan sızdığı ve tesisin askeri araştırmalar yürüttüğü iddialarını reddetti. Bununla birlikte, Shi ilk kez Mart 2020'de Scientific American'da yayınlanan makalesinde 'deneysel materyallerin, özellikle imha sırasında herhangi bir yanlış kullanımını kontrol etmek için son birkaç yıl ait kendi laboratuvar kayıtlarını çılgınca gözden geçirdiğini' anlattı. Shi, Kovid-19'lu hastalardan alınan genetik dizilerin hiçbiri, ekibinin yarasa mağaralarından örneklediği virüslerinkilerle eşleşmediğinde rahatladığını söyledi. Çinli araştırmacı, Bu gerçekten üstümden bir yük aldı. Günlerdir gözümü kırpmadan uyumadım diye konuştu. Ocak ayında ABD Dışişleri Bakanlığı, Çin Komünist Partisi'ni 'Kovid-19 pandemisinin kökenine ilişkin şeffaf ve kapsamlı bir araştırmayı' 'sistematik olarak' engellemekle suçlayan bir bilgi notu yayınladı. Bakanlık, Wuhan Viroloji Enstitüsü'nün (WIV) 'kendisini sivil bir kurum olarak tanıtırken, Çin ordusuyla yayınlar ve gizli projeler üzerinde işbirliği yaptığını' kaydetti. Bilgi notunda, WIV, en az 2017'den beri Çin ordusu adına laboratuvar hayvan deneyleri de dahil olmak üzere çeşitli gizli araştırmalar yapıyor deniliyor. Auckland'daki Yeni Zelanda Bankası'nda veri bilimcisi olan Gilles Demaneuf, 2004'ten bu yana ikisi Pekin'in en gözde laboratuvarında olmak üzere dört SARS sızıntısı keşfetti ve bunları Medium'daki bir blog yazısında detaylandırdı. Paris merkezli bir laboratuvar proje direktörü olan Rodolphe de Maistre, Wuhan Viroloji Enstitüsü'nün bir dizi koronavirüs laboratuvarına ev sahipliği yaptığını ortaya koydu ancak yalnızca bir tanesinde araştırmacıların bağımsız oksijenli tam vücut basınçlı giysiler giyme zorunluluğu vardı. Diğer Wuhan Viroloji Enstitüsü laboratuvarları, Vanity Fair'in 'kabaca bir Amerikan dişçi muayenehanesi kadar güvenli' olarak tanımladığı daha düşük güvenlik tanımlarına sahip. Vanity Fair, laboratuvar sızıntısı teorisinin ilk olarak Çin'deki sosyal medya kullanıcıları tarafından Ocak 202'de ortaya atıldığını kaydetti. Bilim insanları, Deniz ürünleri pazarının çevresini taradık ve yarasa koronavirüsü üzerinde araştırma yapan iki laboratuvar belirledik diye yazdı. 600'den fazla yarasa örneği topladığı bilinen Wuhan Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi'nin, ilk vakaların yayıldığına inanılan Huanan canlı hayvan pazarından sadece 280 metre uzakta olduğunu belirttiler. Yaklaşık 12 kilometre uzakta bulunan diğer yer ise, Wuhan Viroloji Enstitüsü idi. Anthony Fauci, pandeminin başlangıcında Kovid-19'un 'insan yapımı' olabileceği konusunda uyarıldığına dair açıklamaları ve Wuhan Viroloji Enstitüsü'nü finanse ettiği iddialarını reddetti. Washington Post tarafından yayınlanan bir başka e-posta serisi de, Mart ve Nisan aylarında pandeminin ilk günlerinde Çin'in önde gelen bulaşıcı hastalık uzmanı Dr. George Gao - Çin Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi'nin direktörü - ile olan rahat ilişkisini ortaya koydu. Anthony Fauci, pandeminin başlangıcında Kovid-19'un 'insan yapımı' olabileceği konusunda uyarıldığına dair açıklamaları ve Wuhan Viroloji Enstitüsü'nü finanse ettiği iddialarına yanıt verdi. ABD'nin Wuhan laboratuvarına sağladığı hibeyi savunan Fauci, 'Wuhan laboratuvarı, milyarlarca dolar olmasa da yüz milyonlarca dolarlık çok büyük bir laboratuvar. Bahsettiğimiz hibe, yılda ortalama 125 bin ile 140 bin dolar arasında, beş yılda toplam 600 bin dolardı dedi. Washington Post tarafından yayınlanan bir başka e-posta serisi de, Mart ve Nisan aylarında pandeminin ilk günlerinde Çin'in önde gelen bulaşıcı hastalık uzmanı Dr. George Gao - Çin Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi'nin direktörü - ile olan rahat ilişkisini ortaya koydu. Fauci ABD Ulusal Bilim İnsanları Akademisi üyesi Gao ile ilişkisini de şu sözlerle savundu: Orada bulunan bilim insanları ve orijinal SARS üstüne çalıştığımız diğer kişiler, hemen hemen her yıl çalıştığımız deneyimli araştırmacılardır.