03.07.2020 - 04:53 | Son Güncellenme:
AA
ABD Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü Direktörü Dr. Anthony Fauci, ABD'de yeni tip corona virüs (covid-19) vakalarındaki sert artışla ilgili, "Kovid-19 vaka artışı, bugüne kadar gördüğümüz en kötü fırlayışın çok daha ötesinde." değerlendirmesinde bulundu.
ABD'de dün bir günde 50 bin 203 vaka ile salgında rekor seviyeye ulaşılmasının ardından, Fauci BBC'ye röportaj verdi.
Beyaz Saray Koronavirüsle Mücadele Görev Gücü üyesi de olan Fauci, ABD'deki salgında "kasvetli" günler yaşandığını vurgulayarak "Son günlerdeki Kovid-19 vaka artışı, bugüne kadar gördüğümüz en kötü fırlayışın çok daha ötesinde. Bu iyi haber değil." yorumunda bulundu.
Yeni vakaların yarısından fazlasının Arizona, California, Florida ve Teksas'ta görüldüğüne işaret eden Fauci, "Bu salgını kontrol altına almalıyız ya da ABD daha da büyük bir salgın riskiyle karşı karşıya kalır." ifadesini kullandı.
ABD'de yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınında ölenlerin sayısı son 24 saatte 709 artarak 130 bin 843'e yükseldi.
ABD, Kovid-19 salgınının merkezi ve en çok can kaybının yaşandığı ülke olmaya devam ediyor.
Dünyadaki Kovid-19 verilerinin derlendiği "Worldometer" internet sitesine göre, ülkede virüs bulaşan kişi sayısı son 24 saatte 50 bin 816 artarak 2 milyon 781 bin 619'a ulaştı.
Virüs nedeniyle yaşamını yitirenlerin sayısı ise son 24 saatte 709 artarak 130 bin 843'e çıktı.
Dünyada en fazla vaka görülen ülkeler sıralamasında ABD'yi 1 milyon 456 bin 969 vakayla Brezilya, 661 bin 165 vakayla Rusya ve 606 bin 907 vakayla Hindistan izliyor.
Günlük vaka ve ölü sayısındaki düşüşe rağmen New York, ABD'de "salgından en fazla etkilenen eyalet" konumunu sürdürüyor.
New York'ta şu ana kadar 418 bin 605 kişiye virüs bulaştı, 32 bin 143 kişi hayatını kaybetti.
New York'u yaklaşık 239 bine yakın vakayla Kaliforniya ve 177 binden fazla vakayla da New Jersey takip ediyor.
ABD'de Kovid-19 testi yapılan kişi sayısı 34 milyon 858 bini, iyileşenlerin sayısı 1 milyon 165 bini geçti.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Öğretim Üyesi Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ülker Gül, yeni tip koronavirüsün çok çeşitli deri döküntüsüne neden olabileceğini belirterek, "Pandemi döneminde gözlenen her deri bulgusu için Kovid-19 hastalığı da akla gelmelidir. Kovid-19'un ilk bulgusu deri döküntüsü olabilir. Deri döküntüsü nedeni ile şüphelenilen hastalarda ateş, öksürük gibi ana bulgular olmasa bile PCR tetkiki yapılmalıdır." dedi.
Prof. Dr. Gül, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kovid-19'un Dünya Sağlık Örgütü tarafından 11 Mart'ta pandemi olarak ilan edildiğini hatırlattı.
Kovid-19'lu hastaların üçte biri ila dörtte birinde deri döküntüsü ortaya çıktığını dile getiren Gül, enfeksiyonun hastalar arasında farklı seyir gösterdiğini söyledi.
Prof. Dr. Gül, bazı kişilerde hastalık bulguları gözlenirken, bazı kişilerde ise virüsü taşıdıkları halde hiçbir bulgu olmayabileceğini anlatarak, şunları kaydetti:
"Hastalık bulguları da hastadan hastaya farklılık gösterir. Bazı kişilerde hafif, bazı kişilerde çok ciddi bulgular olabilir. Bazen de hastalık bulguları varken teşhis için kullanılan testlerde bulgu gözlenmeyebilir. Sonuç olarak pandemi sürecinde deri döküntüsü ile muayeneye gelen kişiler taşıyıcı, süper bulaştırıcı, bulgusuz korona virüs hastası ya da bulgulu korona virüs hastası olabilir. Bu nedenler ile Kovid-19 hastalık bulguları olsun ya da olmasın, bu pandemi sürecinde ortaya çıkan her deri bulgusunda Kovid-19 akla gelmelidir."
Prof. Dr. Ülker Gül, koronavirüsün birbirinden farklı görünümde deri döküntüsüne neden olabileceğine işaret ederek, "En sık kırmızı renkli deri döküntüleridir. Bunların bir kısmı üzerine basınç uygulayınca solar, bazıları da solmayabilir. Kırmızı döküntüler vücutta çeşitli yaygınlıkta bulunabilir. Bazı hastalar ürtiker (kurdeşen) bulguları ile muayeneye gelebilirler. Ürtiker koronavirüs hastalığı bulunanların yüzde 2-4'ünde gözlenir. Ürtiker döküntüsü bir bölgede ya da yaygın olabilir." diye konuştu.
İçi su dolu küçük döküntülerin (veziküller) de koronavirüs enfeksiyonunda gözlenebileceğini aktaran Gül, şöyle devam etti:
"Bu bulgu Kovid-19 bulgusu gözlenmediği dönemde yüzde 15 oranında görülebilir. Kovid-19 bulguları bulunmadığı için, hastalık akla gelmeyebilir. Bazı hastalarda döküntüler uçuk hastalığına (herpes), bazı hastalarda da suçiçeği hastalığına benzeyebilir. Bir diğer önemli durum da koronavirüs hastalarında zona hastalığının görülme sıklığı artmıştır.
Ayakta soğuk ısırmasına benzeyen kırmızımsı mor lekeler koronavirüs hastalığının önemli bulgularından biridir. Bulgular tek bir ayakta gözlenebileceği gibi; 2 ayakta ve hatta elde de görülebilir. Sıklıkla küçük bir leke gibi gözlenir, bazen yaygın da olabilir. Ayakta kırmızımsı mor lekeler çocuklarda ve gençlerde daha sıktır. Bu lekeler koronavirüs hastalık bulgularının gözlenmesinden 10 gün önce ortaya çıkar. Bu nedenle özellikle çocuk ya da gençlerde ayakta kırmızımsı mor lekeler gözlenince, Kovid-19 hastalığı akla gelmelidir."
Ayakta döküntü görülen bazı olgularda damarlarda pıhtılaşma (tromboz) görülebileceğini, nadiren kangren bile gelişebileceğini vurgulayan Prof. Dr. Gül, bu döküntüler dışında koronavirüs hastalığı olanlarda vaskülit, eritema multiforme, akut hemorajik ödem, Kawazaki hastalığı benzeri döküntüler, venöz tromboemboli gibi birçok hastalık da ortaya çıkabileceğini söyledi.
Prof. Dr. Ülker Gül, bazı hastalarda ağız içinde kırmızı leke, su dolu küçük keseciklerin olabileceğini dile getirerek, "Sonuç olarak, koronavirüs çok çeşitli deri döküntüsüne neden olabilir. Pandemi döneminde gözlenen her deri bulgusu için Kovid-19 hastalığı da akla gelmelidir. Kovid-19'un ilk bulgusu deri döküntüsü olabilir. Deri döküntüsü nedeni ile şüphelenilen hastalarda ateş, öksürük gibi ana bulgular olmasa bile PCR tetkiki yapılmalıdır." değerlendirmesinde bulundu.
Gelen son dakika haberine göre; Almanya Başbakanı Angela Merkel, coronavirüs (covid-19) sebebiyle Avrupa’nın tarihin en zor durumunda bulunduğunu söyledi.
Merkel, video konferans yoluyla Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile yaptığı görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, Kovid-19 virüsünün hala kaybolmadığını ancak bu virüs ile daha iyi bir şekilde yaşamanın öğrenildiğini belirtti.
"Avrupa'nın tarihinin en zor durumunda olduğunu biliyoruz." diyen Merkel, bunu ekonomik verilerden gördüklerini kaydetti.
Merkel, Almanya’nın üstlendiği AB Konseyi Dönem Başkanlığı’nda Kovid-19 krizinin üstesinden gelinmesinin gündeme alındığını ifade etti.
Gündemde ayrıca gelecekle ilgili iklimin korunması ve dijitalleşme konularının da yer aldığını anlatan Merkel, bu konularda AB Komisyonu’ndan öneriler beklediklerini kaydetti.
AB’de mali konularda anlaşma sağladıktan sonra AB Komisyonu’nu göç politikasına ilişkin de önerilerde bulunacağını aktaran Merkel, göç politikasında ilerleme sağlanmasının olumlu olacağını ifade etti.
Merkel, Kovid-19 salgınıyla mücadele için hazırlanan kurtarma paketi ve AB bütçesi konularında anlaşma sağlanamaması durumunda ne olacağına ilişkin bir soruya karşılık, "Herkes, benzeri görülmemiş krizin cevabının güçlü olması ve gerçekten fark yaratacak şekilde tasarlanması gerektiğini biliyor. Herkes burada zamanın da önemli olduğunu biliyor." cevabını verdi.
Bununla ilgili müzakerelerin zorlu geçeceğini söyleyen Merkel, "Temmuz’da bir anlaşma olması iyi olur. Biraz zamana ihtiyacımız olursa bu iyi bir seçenek olmaz." ifadesini kullandı.
Merkel, temmuz ortasında Brüksel’de yapılacak AB Liderler Zirvesi’ne AB bütçesi ve kurtarma fonu konusunda anlaşmaya varma istediğiyle gideceğini ve bunun için yoğun bir şekilde çalışacağını belirterek "Bu yaz bir anlaşma olması lazım. Başka bir seçenek düşünemiyorum." değerlendirmesinde bulundu.
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen de Almanya’nın AB Konseyi Dönem Başkanlığını çok önemli bir zamanda devraldığına dikkati çekerek “Bu 6 ay AB’nin geleceğini belirleyecek. Bu süreçte, kurtarma paketi ile AB’nin gelecek 7 yıllık bütçesi konusunda bir anlaşma sağlanmaya çalışılacak.” dedi.
Kovid-19'un ekonomik sonuçlarıyla mücadeleye yönelik hazırlanan kurtarma paketi ile gelecekteki bütçenin Avrupa Parlamentosu (AP) ve üye ülkelerin ulusal meclisleri tarafından da onaylanması gerekeceğini anımsatan Von der Leyen, “Zamana karşı bir yarış söz konusu. Kaybettiğimiz her gün insanlar işlerini kaybediyor, şirketler batıyor ve ekonomilerimiz daha da zayıflıyor." ifadelerini kullandı.
Von der Leyen, söz konusu konularda hızlı hareket edilmesi gerektiğine dikkati çekerek “Tüm AB üyesi ülkeler ve taraflar dar çıkarları bir kenara bırakarak AB’nin ortak çıkarlarına odaklanmalı.” diye konuştu.
Almanya 1 Temmuz'da AB Konseyi Dönem Başkanlığı'nı Hırvatistan'dan devralmıştı.