28.02.2016 - 15:02 | Son Güncellenme:
Haiti’de gece yerleri süpürülürse ya da karpuzun ucu yenilirse annelerinin öleceğine inanılıyor.Annelerin ölmemesi için oldukça dikkatli davranılması gereken bir yer, eğer tek ayakkabı giyilirse de annelerinin öleceğine inanıyorlar.
Japonya’da çocukların geceleri göbeklerini açmamaları gerekiyor.Özellikle yağmurlu geceler fırtına tanrısı Raijin’in gelip göbeği açık çocukları yiyeceği düşünülüyor.
Hindistanlılar perşembe ve cumartesi günleri tırnak kesmenin uğursuzluk getireceğine inanıyorlar.Hindistan’da temizlik için belirli başlı günler olduğu da söylentiler arasında.
Fransa’da yollardaki köpek kakalarına sol ayakla basarsanız iyi şans, sağ ayakla basarsanız kötü şans getirdiğine inanılıyor.
Nijerya’da bir adama süpürgeyle vurulduğunda erkekliğini kaybedeceğine inanılıyor.
Mısır’da insanlar ellerine makas aldıklarında mutlaka bir şeyleri kesmek zorunda.Ayrıca, bıçağın açık olarak bırakılmasının da kötü şans olduğu düşünülüyor. Kabus gören insanlarsa yastıklarının altına makas koyuyorlar.
Kore’de geceleri vantilatör açmanın insanı öldürüleceğine inanılıyor.Sırf bu yüzden Kore’de satılan tüm vantilatörlerin zamanlayıcı var.
Ruanda’da ki kadınların keçi eti yerse sakallarının çıkacağına inanılıyor.
ABD'nin bazı bölgelerindeki evlerde cadı pencereleri denen pencereler varCadıların bu pencereyi kullanıp kocalarını çalamayacaklarına inanılıyor.
İskandinav coğrafyasında 13 sayısı uğursuzluktur.13 rakamının uğursuz olduğu batıl inancının, eski İskandinavların dinlerindeki bir öyküye dayandığı sanılmaktadır. Bu öyküye göre, düzenbaz tanrı Loki, öbür 12 tanrının katıldığı bir şölene 13. olarak gitmiş ve eğlenceyi bozmuştur. Bu olayın yol açtığı kavga, İskandinavların en gözde tanrısı Balder’in ölümüyle sonuçlanmıştır. Bu batıl inanç hala öylesine güçlüdür ki, bazı kimseler 13 kişiyi aynı masaya oturtmaktan kaçınır. Bazı ünlü otellerde 13 sayısı taşıyan oda ve kat yoktur.
Danimarka’da kırılmış tabak çanaklar bir yıl boyunca saklanıyor.Özellikle yeni yılda bu parçalar arkadaşların ve komşularının evlerine fırlatılıyor. Böylece eşyaların fırlatıldığı evlere yeni eşyaların alınacağı, ellerine para geçeceğine inanılıyor.
Yemen’de hamile kadınlar bebeklerinin cinsiyetlerini öğrenmek için yılan kullanıyor.Yılan ters düşerse bebeğin kız düz düşerse erkek olacağına inanılıyor.
Katar’da insanlar evlerindeki örümcekleri asla öldürmüyor.Olası yangın ihtimalinde örümceklerin yangını söndüreceklerine inanıyorlar.
Vietnam’da öğrenciler muz yemiyor.Çünkü, muz kelimesi başarısızlık kelimesiyle eş anlamlı.