Dünyanın merak ettiği kent Wuhan
Wuhan bundan bir yıl öncesine kadar adı Çin'in gelişen ve hızla büyüyen ticaret şehirlerinden biri olarak anılıyordu. Yangtze Nehri ve onun bir kolu olan Han nehrinin kesiştiği noktada yer alan Wuhan, dünyanın en büyük 42. metropolüdür. Hubei eyaletinin yönetim merkezi olan Wuhan, geçtiğimiz yıl başlayan ve sonrasında tüm dünyayı etkisi altına alıp bir pandemiye dönüşen korona virüs salgınının da ortaya çıktığı yer olarak kabul edilen Wuhan, salgın ortaya ilk çıktığı dönem uygulanan sıkı tedbirlerin ardından bugün dünyanın pek çok yerinden daha güvenli bir konumda. Üç kasabanın zaman içinde büyümesinden ortaya çıkan bu tartışmalı kente yakından bakalım.
Wuhan, Çin'in merkezindeki Hubei eyaletinde yer alan hem bölgenin hem de ülkenin en önemli ticaret ve sanayi şehirlerinden biri olma özelliği taşıyor. Kent, Wuchang, Hanyang ve Hankou kasabalarının zaman içinde büyüyüp birleşmesiyle ortaya çıkmıştır. Wuhan aynı zamanda Çin'in önemli bir ar-ge merkezi konumundadır.
11 milyon insanın yaşadığı Wuhan 8,494.41 kilometre karelik bir alan üzerine kuruludur. 1 Ocak 1927'den itibaren birleşik bir kent olarak kabul edilen Wuhan'da ilk yerleşimler üç bin yıl öncesine kadar dayanmaktadır. 13 ilçenin bulunduğu Wuhan'ın 156 alt birim yerleşimi mevcut.
Ülkenin en önemli akarsularından Yangtze ve onun bir kolu olan Han nehirlerinin birleştiği noktada konumlanan Wuhan, oldukça stratejik bir coğrafi bölgenin tam ortasında yer almakta. Ulaşım açısından taşıdığı kolaylık kentin kısa sürede gelişmesine ve dünyaya açılmasına neden olmuştur.
Batılılar tarafından Çin'in Chicagosu olarak adlandırılan Wuhan, Çin'in dünyaya açılmaya başladığı dönemde bu duruma ilk entegre olan ve hızlı bir şekilde gelişme kaydeden şehir oldu. Çok kısa sürede bugün artık kentin simgesi haline gelen gökdelenlerin yükselmeye başladığı Wuhan, birkaç on yıl içinde büyük değişim ve gelişim kaydetti.
Bir milyondan fazla üniversite öğrencisinin yaşadığı Wuhan, dünyanın en büyük öğrenci kenti olma unvanına sahiptir. Çin'in en önemli ar-ge merkezlerine ev sahipliği yapan Wuhan, 82 yüksek öğretim kurumuna ev sahipliği yaparak bir yandan da bu alanda ülkenin Pekin'den sonra gelen ikinci şehridir.
2019'un son günlerinde haberlerde yer alamaya başlayan yeni tip korona virüs salgınının ilk raporlandığı yer olan Wuhan, kısa sürede artan vakalar ve ölüm sayılarıyla gündemde yer edinmeye başladı. Önemli bir ticaret ve kültür kenti olması nedeniyle burada ortaya çıkan salgın kısa sürede Çin'in geneline yayıldı.
Kısa sürede Hubei eyaletinin diğer bölgelerine ve Çin'in başka kentlerine de salgının yayılmaya başlaması üzerine Wuhan'da sert tedbirler hayata geçirildi. Wuhan sakinlerinin haftalarca dışarıya çıkması tamamen yasaklandı. Dışarıya çıkmaya teşebbüs edenler sert cezalarla karşı karşıya kaldı. Bu süreçte Wuhan tam bir hayalet kente dönüştü.
Wuhan'ın canlı hayvan pazarları ve kasaplarından ortaya çıktığı ve buradan da diğer bölgelere en nihayetinde de dünyaya yayıldığı düşünülen salgının konusunda Çinli yetkililerden farklı yönde açıklamalar gelmekte. Çinli yetkililer salgının buradan çıktığını reddedip kaynağının İtalya ya da Hollanda olabileceğini iddia ediyor.
Doksan gün boyunca tamamen kapalı kalan ve neredeyse kimsenin temel alışveriş ihtiyaçlarını gidermek dışında evlerinden çıkamadığı Wuhan, bugün artık dünyanın geri kalanından çok daha serbest bir şekilde gündelik yaşantısına devam edebiliyor.
Wuhan'ın salgın sürecindeki durumunu bir kenara bırakıp kente yakından bakmaya devam edelim. Teknoloji üretimi açısından da önemli bir kent olan Wuhan, Çin'in Şenzen'den sonra en önemli inovasyon merkezi konumunda. Bunu az önce de bahsettiğimiz bir öğrenci kenti olmasına borçlu.
UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağı'nda yer alan Wuhan, tasarım şehri seçilip Çin'in bu unvana sahip dört kentinden biridir. Bu listeye Çin'den girmeyi başaran diğer şehirler ise Pekin, Şangay ve Şenzen'dir.
Önemli bir ulaşım merkezi konumundaki kent Çin'in hızlı tren ağlarının da kesişim noktasıdır. Wuhan'da bulunan Hankao Tren istasyonu bu kesişim noktasının da sembol yapısı olma özelliği taşıyor. Çin'in yerel mimari renklerinin yanı sıra batı tipi bir görüntüye de sahip olan tren garı, kenti ziyaret eden yabancıların da dikkatini çekmekte.
Kentin simge yapılarından biri olan ve Yangtze Nehri üzerinde bulunan Wuhan Köprüsü 1955 yılından bu yana nehir üzerindeki araç trafiğini sağlayan en önemli bağlantı yolu olma özelliği taşımaktadır.
Manchester, Bordeaux, Sidney gibi kentlerle kardeş şehir olan Wuhan, Türkiye'den de İzmir ile kardeş şehirdir. İki şehir 2013 yılından bu yana kardeş şehirdir. Dünyaca ünlü bir tenis turnuvasına da ev sahipliği yapan Wuhan, pek çok ünlü Çinli müzisyenin de doğduğu şehirdir.
