MimarlıkRoca Grup Alanının En Büyüğü

Roca Grup Alanının En Büyüğü

01.05.2023 - 05:26 | Son Güncellenme:

Banyo alanları için tasarladığı ve ürettiği yenilikçi ürünleriyle dünyanın önde gelen markaları arasında yer alan Roca Grup; Avrupa, Güney Amerika, Kuzey Afrika ve Asya'daki üretim tesisleri ve 2021 yılında imza attığı 34,8 milyon adetlik üretimi ile dünyanın en büyük seramik sağlık gereçleri üreticisi olduğunu kanıtladı.

Roca Grup Alanının En Büyüğü

Dünyanın önde gelen seramik sektörü dergilerinden Ceramic World Review’un her yıl seramik sektörünün tüm oyuncuları ile gerçekleştirdiği geniş çaplı araştırmanın 2021 sonuçları, Roca Grup’un kendi sektöründe dünya devleri arasındaki en büyük üretici olduğunu ortaya koydu. Araştırma sonuçlarına göre Roca, Laufen, Celite, İncepa, Parryware, Jika, Ying markaları ile faaliyet gösteren Roca Grup, 84 üretim tesisi ile alanındaki en büyük üretici niteliği kazandı. 2021 mali yılını 2020'ye göre yüzde 21,9’luk artışla, 2 milyar 53 milyon Euro ciroyla kapatan Roca Grup, Ağustos 2021'de karo bölümünü Meksikalı Lamosa Group'a satmıştı. Ceramic World Review’un araştırma sonuçlarına göre, dünyanın en büyük seramik sağlık gereçleri üreticisi olan Roca Group’u ABD, Meksika, Brezilya, Fas, Tayland, Hindistan, Endonezya ve Çin'deki 15 tesiste kurulu tahmini 25 milyon adetlik üretim kapasitesiyle ABD'li Kohler Grubu takip ediyor. Üçüncü sırada ise Japonya'da bulunan dört, Çin, Tayvan, Endonezya, Hindistan, Vietnam, Tayland, ABD ve Meksika'da bulunan 10 fabrikasında 2021 yılında 13 milyon adet üretim yapan Japon Toto Grubu yer alıyor. Toto Grubu’nu ise Finlandiya, İsveç, Polonya, Almanya, İsviçre, Fransa, Portekiz, İtalya ve Ukrayna'daki fabrikalarıyla tahmini 14,5 milyon parçalık üretim kapasitesine sahip İsviçreli Swisse Geberit Grubu izliyor.

Haberin Devamı

Roca Grup Alanının En Büyüğü

 

NİPPON PAİNT MİNOA’YI SUNUYOR

Sağlıklı Boya kategorisinde çevre ve toplum sağlığını korumaya odaklı ürünler geliştiren Nippon Paint, yeşil binalar için Türkiye’deki tek onaylı çözüm ortağı Minoa Premium ürün grubunu sunuyor. Emisyon salımı yapmayan, nefes alan duvarlar yaratan Nippon Paint Minoa Premium, dünyadaki en saygın standartlardan biri olan Green Guard Gold sertifikasına sahip Türkiye’deki ilk ve tek boya ürünü olarak hem bireysel sağlığınızı hem de sürdürülebilirliği destekliyor. İç ortamda hava kalitesini korumada, havayı kirletmeyen teknolojilerin ve bu teknolojiyle üretilmiş ürünlerin kullanılmasının önemine dikkat çeken Nippon Paint-Betek Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Arzu Uludağ, “Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verileri iç ortam hava kalitesinin sağlığımız üzerindeki etkisini çarpıcı biçimde ortaya koyuyor. Zamanımızın çoğunu geçirdiğimiz ev, ofis, okul gibi kapalı ortamlarda soluduğumuz hava kalitesi kötü ise başta çocuklar ve alerjik hassasiyetleri olanlar üzerinde yıkıcı etkilere sahip olabilir. Nippon Paint’in dünya çapında takdir gören yüksek teknolojisi ve Ar-Ge gücüyle geliştirdiği Sağlıklı Boyalarda biz iç ortam kalitesini artırma ve korumayı önceliklendiriyoruz. Nippon Paint Minoa Premium, havayla taşınan ‘uçucu organik bileşikler’(VOC) içermeyen Türkiye’deki ilk ve tek boyadır” diyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün hava kalitesini, küresel olarak dünyanın iklimi ve ekosistemleriyle yakından bağlantılı olarak ele aldığını; evsel hava kirliliğinin, dış ortam hava kirliliğini önemli ölçüde etkilediğini raporlarında ifade ettiğini aktaran Uludağ şu bilgileri veriyor: “Hava kirliliği sağlık ve iklim için büyük bir tehdit oluşturuyor. Avrupa Çevre Ajansı tarafından yayınlanan 14 Mart 2023 tarihli analizde de hava kirliliği Avrupa'daki en büyük çevresel sağlık riski olarak tanımlanıyor ve DSÖ’nün sağlık temelli yönergelerini karşılamak için daha iddialı önlemlere ihtiyaç olduğu ifade ediliyor. Uluslararası kurumların raporlarında dile getirilen bu sorunlar ve çözüm önerilerine bağlı kalarak biz de kurum olarak ürünlerimizle insan sağlığını ve gezegenimizin sürdürülebilirliğini destekliyoruz.”

Haberin Devamı

Roca Grup Alanının En Büyüğü

Haberin Devamı

 

SLASH ARCHİTECTS’TEN SAĞLIK MEKANLARI

Kuruluşundan bugüne kadar 100’den fazla muayenehane, klinik, ağız ve diş sağlığı merkezi kategorilerinde sağlık mekanı tasarlayarak bu alanda öncülüğünü kanıtlayan Slash Architects Amerika, Avrupa, Afrika ve Ortadoğu ülkelerinde sağlık mekanlarına imza atıyor. Sağlık yapıları tasarımında deneyimi uzun yıllara dayanan Mimar Şule Ertürk’ün kimlik kattığı tüm mekanlar, mevcut gereklilikler doğrultusunda belirli standartlara sahip olsalar da farklı tasarım çizgileriyle birbirlerinden ayrışıyor. Slash Architects’in benimsediği yaklaşım; bağlama dair unsurlar, yönetmelikler, işveren istekleri, doktor alışkanlık ve ihtiyaçları gibi kişi veya ülke çapında birçok başlıktan besleniyor. Böylelikle Slash Architects, hem ortak tasarım diline hizmet eden hem de kendine has mekansallıklar geliştirmeyi başaran projeler kurguluyor.

Haberin Devamı

Roca Grup Alanının En Büyüğü

“DEPREME KARŞI ÖNLEMLER ALABİLMEK MÜMKÜN...”

Kurucusu olduğu AURA Design Studio çatısı altında mimarlık, kentsel tasarım ve iç mekan tasarımı alanlarında farklı tipolojilerde birçok ödüllü projeye imza atan Mimar Filiz Cingi Yurdakul, ülkemizin coğrafi konumu nedeniyle yüz yüze olduğumuz depremler engellenemese bile depremin yaratabileceği hasarlara karşı önlemler almanın mümkün olduğunu dile getiriyor. Bu önlemlerden belki de en önemlisinin mevcut yapılarda bina deprem dayanıklılık testi yaptırarak olası bir felakete karşı korunmak olduğunu vurgulayan mimar, bunun için mutlaka profesyonel ekiplerden destek alınması gerektiğini de ekliyor. Ancak, bina dayanıklılık testinden önce de yapılabilecek bazı gözlemler mevcut. İlk olarak yapının yeri ve zemininin araştırılması gerekiyor. Yapının ruhsatının alındığı belediyede yapının onaylı zemin etüd raporunun bulunduğunu ve bu raporda yapının zemin değerlerinin yer aldığını belirten Yurdakul, yapının vadi tabanında, akarsu yakınında, bataklık bölgesinde, fay hattı üzerinde bulunması veya deprem sırasında sıvılaşma riski olan zeminde yer almasının yapıyı deprem dayanıklılık testine sokmak için yeterli birer sebep olduğunu belirtiyor. Yapılar, onaylanan mimari ve statik proje doğrultusunda inşa edilmeli ve sonrasında da bu projeye sadık kalınmalı. Yapıya sonradan kaçak kat eklenmesi, asansör yapılması, tadilat sırasında kolonların tahribatı gibi projede yer almayan uygulamaların hayata geçirilmesi yapı sağlamlığı ve bütünlüğüne geri dönülemez olarak zarar veriyor. Kullanıcıların bodrum katlardaki kirişlerde ve kolonlarda derin çatlaklar ya da bu taşıyıcılar içindeki demir aksamlardan açığa çıkan ve paslanan donatılar olup olmadığını kolaylıkla tespit edilebileceğini dile getiren mimar, taşıyıcı duvarların suya maruz kalması halinde duvar içindeki donatıların da paslanabileceğine önemle dikkat çekiyor.

Haberin Devamı

Roca Grup Alanının En Büyüğü

 

WİTHCO COWORKİNG SPACE GENİŞLİYOR

Mimar Arda Işık liderliğindeki XL Mimarlık imzasını taşıyan, İzmir’deki Withco Paylaşımlı Ofis Alanı, ödüllü binasını büyütüyor. Tasarımı yine XL Mimarlık+Mühendislik tarafından yapılan Withco Coworking Space ek binası, İzmir Körfezi ve liman manzaralı ofisleri ve paylaşımlı alanlarıyla üyeleri için yeni deneyimler sunmaya hazırlanıyor. 2019 yılının sonunda faaliyete geçen ve bünyesinde 80 müstakil ofis, 25 masa ünitesi, 98 kişilik amfi, toplantı odaları, YouTube stüdyosu, kafe, sağlıklı yaşam restoranı ve ortak alanlar bulunduran Withco Coworking Space’in 1750 m² inşaat alanına sahip genişleme alanında 56 müstakil ofis ile toplantı odaları, paylaşımlı çalışma alanları ve dinlenme bölümleri olacak. Tasarımı XL Mimarlık+Mühendislik tarafından yapılmış olan Withco Coworking Space’in ek binasında İzmir Körfezi ve Liman manzaralı ofisler ile paylaşımlı alanlar Withco üyeleri için yeni deneyimler sunacak. Temel tasarım araçları “hayal etmek” ve “ilham vermek” olan Mimar Arda Işık liderliğindeki XL Mimarlık + Mühendislik, Withco Coworking Space’i tasarlarken oluşturduğu mekansal ve kurgusal karakteriyle öncü olacak paylaşımlı ofis ve ortak çalışma alanı yaratma fikrini ek binada da sürdürüyor. Cephe ve iç mekanı ile Withco ana bina kurgusuna uygun tasarlanan ek binanın 2023 yılı yaz başında hizmete açılması planlanıyor.

Roca Grup Alanının En Büyüğü

 

ACİL BARINAK VE GEÇİCİ KONAKLAMA YAPILARI

Ulusal ve uluslararası alanda gerçekleştirdikleri farklı ölçeklerdeki mimari ve iç mimari projeleriyle tanınan BAB Architects kurucu ortaklarından Mimar İrem Arıbaş, deprem sonrasında ihtiyaç duyulan “acil barınak” ve “geçici konaklama” yapılarının planlamasında dikkat edilmesi gereken noktaları aktardı. “Acil barınaklar’’ ve “geçici konaklama” yapıları, kalıcı konutlara göre amaçları doğrultusunda birçok farklılık gösteriyor. Ancak her ikisi de geçici olarak oluşturulan bu barınma sistemleri aslında afet sonrası süreçteki amaçlar ve karşılamak üzere önceledikleri ihtiyaçlar doğrultusunda kendi aralarında da ayrışıyor. Mimar İrem Arıbaş acil barınakların, afet gerçekleştikten hemen sonra afetzedelere ulaştırılması gerektiğini vurguluyor. Esas amaç, en kısa sürede afetzedelerin temel ihtiyaçlarına cevap verebilecek barınma imkanını sağlamak. Bu noktada acil barınaklar için tabii ki modülerlik, kara-deniz-hava yolları fark etmeksizin hızlı taşınabilirlik ve yerinde montaj sırasında kolay inşa edilebilirlik çok önemli yapısal nitelikler. Geçici konaklama birimleri ise afetzedelerin, afetten hemen sonra alındıkları korunaklı alanda afetin ilk şokunu atlattıktan sonra, yani acil barınmadan sonra kalıcı barınma birimleri tamamlanana kadarki süreçte yaşamsal ve psikolojik ihtiyaçlarına geçici ama sağlıklı çözümler sunabilecek şekilde daha detaylı düşünülerek tasarlanması gereken barınma birimleri olarak tanımlanıyor. BAB Architects kurucu ortağı Mimar İrem Arıbaş geçici barınmanın süresinin belirlenmesinin kalıcı konutların tamamlanmasına bağlı olduğunu söylüyor. Bu nedenle geçici barınma birimleri tasarlanırken gerektiğinde planlamada değişikliğe müsait olabilmeli ve geçici kullanım amacıyla oluşturulsa da sağlamlık ve kullanışlılığından ödün verilmemeli.

Roca Grup Alanının En Büyüğü

Roca Grup Alanının En Büyüğü

Roca Grup Alanının En Büyüğü