01.05.2019 - 08:15 | Son Güncellenme:
EKONOMİ SERVİSİ
Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu (TOGG) Üst Yöneticisi (CEO) Gürcan Karakaş, “Biz Türkiye için Türkiye’nin hamuruyla, fikri ham maddesiyle ama küresel ortamda rekabet edebilecek bir otomobille başladık ve otomobilden fazlasını yapmak üzere yola çıktık. Ve farklılaşacağımız nokta da budur” dedi.
Forum İstanbul 2019 etkinliği kapsamında düzenlenen, ‘Geleceğin Endüstrisini Kurmak İçin Sürecin Neresindeyiz?’ başlıklı oturumda konuşan Karakaş, araçların artık sadece bir taşıma aracı olmadığına işaret ederek, şunları söyledi:
Elektrikli farkı
“Günümüzün otomobili artık sadece A noktasından B noktasına giden bir araç değil. Her geçen gün akıllı bir cihaza, bir bilgisayara dönüşüyor. Çünkü nesnelerin internetiyle aracın içerisindeki her türlü alt komponentleri, alt sistemleri dahi çevresiyle iletişime geçebiliyor.”
“Birincisi tabii ki her şey bir hayalle başlar. Ben yıllar önce Bosch Türkiye’nin Genel Müdürü ve TAYSAD’ın yönetim kurulu üyesiyken, sürekli ‘Biz Türkiye’de neden kendi markamızla bir otomobil üretemiyoruz’ diye sorardık. Ama o zaman şartlarının uygun olmadığının da farkındaydık. Şimdi ne değişti? Şu değişti; 10 sene içerisinde otomotiv el değiştirecek çünkü tüm dünyada otomotiv sektörü ciddi bir değişim içerisinde. Yakın bir gelecekte, 100 senedir otomotiv teknolojisine sahip şirketlerin elindeki yetkinlikler ve tecrübelerin çok fazla bir kıymeti kalmayacak. Çünkü otomotiv elektrikli araçlarla çok farklı bir yere gelecek. Bağlantılı araçlarla bir akıllı cihaza, otonom araçlarla bir yaşam alanına dönüşecek. 2035’in projeksiyonunu şu an yaptığımız zaman ki otomotivin kendisi çok kârlı sektör değildir, 2035’e baktığınızda kârın çok büyük bir kısmının mobilite ekosistemi olarak tabir ettiğimiz bağlantılı araçlarla, otonom araçlarla olan iş potansiyelinden geleceğini görüyoruz. Bunu kurgulayabilmek için şimdiden yola koyulmak lazım.”
Çok fırsat var
Karakaş, dünyanın ve Türkiye’nin önünde bu alanda bir fırsat bulunduğuna dikkati çekerek, şunları söyledi:
“Türkiye’nin 50 yıldan beridir de klasik otomobilde tecrübe sahibi olduğunu düşündüğümüz zaman biz Türkiye’nin gençleriyle Türkiye’nin dinamiğiyle ve küresel anlamdaki yetkinliklerle ciddi bir değer yaratabiliyorsunuz. Biz 8 kriter belirledik. Dünyada otomobil üretmek isteyen, mobilite ekosistemi yaratmak ve oluşturmak isteyen birçok şirket var ama yapamıyorlar. Çünkü bu işin başarısı için gerekli 8 kriterin hepsini eş zamanlı uygulayamıyor veya aynı anda yerine getiremiyorlar. Başarı için ilk temel kriter bir fırsatın olması, doğru zamanda doğru yerde, doğru ekiple doğru yetkinlikte olmak, ki bu şartların hepsi bizde mevcut.”
Gürcan Karakaş, küresel rekabet gücüne sahip bir marka yaratmak ve hedeflenen pazar payına ulaşmak için gerekli ürün portföyünü oluşturmanın, bir araçla değil seçim potasına girmek için en az 3-5 araçla pazarda olmak gerektiğini belirterek, şöyle konuştu:
Uzman bir kadro
“Maliyet hedefini ve araç başına hedeflenen kârlılığı yakalamak. Ülkemize ait fikri mülkiyet hakları ortaya çıkarmak. Konusunda uzman çok yönlü kişilerden oluşan bir takım ve müşteri odaklı, çevik ve özerk yapısı olan bir organizasyon yaratmak. Akıllı araç ile akıllı nesnelerin bağlantısı. Otonom sürüş ile 3. yaşam alanına dönüşmesi ve mobilitenin sadece ulaşım olmaktan çıkıp nesnelerle bağlantılı bir servis haine dönüşmesi, yani bir ekosistem ortaya çıkarmak ve uzun soluklu kararlılık ve yatırım gücünü ortaya koymak.”
Yola çıkmadan önce 2 bin kişiyle görüştüklerini belirten Karakaş, “10’un üzerinde ‘focus grup’ çalışmasıyla Türk insanın neler beklediğini bunu aracımıza nasıl yansıtabileceğimizi, aracın tasarımında çizgilerinde bunu nasıl ön plana çıkabiliriz diye konuştuk. Yani biz Türkiye için Türkiye’nin hamuruyla, fikri hammaddesiyle ama küresel ortamda rekabet edebilecek bir otomobille başladık ve otomobilden fazlasını yapmak üzere yola çıktık” dedi.
Yeni başkan Ethem Sancak
Forum İstanbul 2019’un gala gecesinde bir bayrak teslimi gerçekleştirildi. Forum İstanbul’un ortaya çıktığı ilk günden bugüne yönetim kurulunda olan ve kurucuları arasında yer alan Ethem Sancak, başkanlık görevini Haluk Sur’dan devraldı.