EkonomiPamukbank gruba çalışmış

Pamukbank gruba çalışmış

28.06.2002 - 00:00 | Son Güncellenme:

Pamukbank gruba çalışmış

Pamukbank gruba çalışmış





Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) geçen hafta el konulan Pamukbank’ın açtığı kredilerin yüzde 69’unun grup şirketlerine (Çukurova Grubu) aktarıldığını açıkladı. Bankanın 5 katrilyon 478 trilyonluk kredi portföyünün 3 katrilyon 813 trilyonunu (2 milyar 667 milyon dolar) grup şirketlerine veren Pamukbank’ın Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun gözetimine alındığı 19 Nisan 1989’dan (13 yıl) bu yana defalarca yazılı ve sözlü olarak uyarıldığı belirtildi.
BDDK, ilk kez bir banka hakkında el koyma nedenlerini detaylarıyla açıkladı. Rapora, "Pamukbank’ın en büyük sorunu gruba kullandırılan ve tahsil edilemeyen krediler" diyerek başlayan BDDK, grup kredilerinin toplam aktiflerin yüzde 40.5’inde olduğu bildirdi.

Krediler canlı gösterildi
Raporda, grup kredilerine ilişkin şu bilgiler yer aldı:
• 3 katrilyon 813 trilyona ulaşan grup kredileri çıkartıldığında Pamukbank’ın sektörde yüzde 12.7 olan payı yüzde 3.9’a düştü. Bu durumda, bilanço büyüklüğü önemli ölçüde küçüldü; bankacılık sektörü içindeki payı azaldı.
• Vadesinde ödenmeyen, vadeleri sürekli uzatılan grup kredileri hesaplarda, mevzuata aykırı biçimde canlı kredi olarak izlendi ve özkaynaklar daha iyi gösterildi.
• Grup kredileri için gerekli tedbirlerin alınması hususunda bankaya 19 Nisan 1989’dan bu yana birçok kez sözlü ve yazılı uyarı yapıldı. Ayrıca, banka yönetimiyle sürekli görüşülerek çözüm planlarının uygulamaya konulması için gerekli esneklik gösterildi. Ancak önemli fırsatlar değerlendirilemedi.

Turkcell’in arzı artırılmadı
• Yapılan uyarılara, mevzuat çerçevesinde mümkün olan kamu desteğinden yararlandırılmasına karşın, mali yapısını güçlendirici önlemler alınmadı. Alınan önlemler, bankanın en büyük problemi olan grup kredilerinin azaltılması hususunda başarılı olamadı. Turkcell’in halka arzından elde edilen gelirden sadece 160 milyon dolar bankaya aktarıldı, ancak grup kredilerinin yüksekliği nedeniyle bu rakam sorunu çözmedi.
• Banka dönem sonlarında grup kredilerine, zararı telafi edecek ve görünürde makul kâr yaratacak tutarda reeskont uygulayarak mali tablolarını düzenledi. Bu yöntemle, gerçekte büyük miktarlarda zarar edildiği ve bu zarar katlanarak büyüdüğü halde mali tabloların kârlı gösterildiği saptandı.
• Sermaye yeterlilik oranını, ilk denetçi eksi yüzde 36.97, ikinci denetçi eksi 42.96 buldu. Murakıpların değerlendirilmesi sonucunda ise oran eksi yüzde 46.15 tespit edildi. Asgari sermaye yeterliliğine erişmek için gereken kaynak ihtiyacının 3 katrilyon hesaplandı.

Döviz mevduatı yapıp yurtdışı bankalardan yabancı para kredi kullanarak sağlanan döviz kaynaklarının Türk Lirası’nda değerlendirilmesi sonucu açık pozisyonla çalışan Pamukbank’ın yüksek tutarlarda kambiyo zararına maruz kaldığı belirtildi.
BDDK, bankanın bilanço içi açık pozisyonunu (Aralık 2001 itibariyle 1.3 milyar dolar) yaptığı fiktif (hayali) vadeli döviz alım anlaşmalarıyla kapatarak yabancı para net genel pozisyon / sermaye tabanı rasyosunu yasal sınırlar içine çektiğini bildirdi.

Raporda, Fiskobirlik’e kullandırılan 1 katrilyon 665 trilyon liralık grup dışı krediyle ilgili bir düzeltme yapılmadığı, dolayısıyla bankanın sermaye yeterliliği ile ilgili sorununun bu alacaktan kaynaklandığı yorumlarının bir dayanağı bulunmadığı belirtildi.
Fiskobirlik alacağının, 1989’da 10 milyar, 1990’da 6.5 milyar liradan 2001 sonunda anaparası 1 katrilyon 79 milyar, faiz reeskontu 591.3 milyar liraya ulaştığı kaydedilen raporda, kurumun vadesinde ödemediği bu kredinin 1999 sonunda Hazine’ye devredildiği bildirildi. Hazine’nin 22 Aralık 2000’de 52 trilyon liralık krediyi üstlenmeye karar verildiğini bankaya bildirmesine karşın bu isteğin bankaca kabul görmediği ifade edildi. Bankanın hesabıyla Hazine hesabı farklı olmasına karşın bankanın kendi hesabının esas alındığı belirtilen raporda, herhangi bir düzeltme işlemi yapılmadığından sorunun bu krediden yaşanamayacağının altı çizildi.

BDDK, Bankalar Yasası çerçevesinde Pamukbank’ın donuklaşmış grup kredilerinin tasfiyesi, özkaynak açığının kapatılması ve açık pozisyon riskinin kapatılması yönündeki talimatların dinlenmediğini belirtti.
Turkcell’in daha fazla kısmının halka arz edilerek grup kredilerinin ödenmesi istenirken, hissedarların bu yönde girişiminin olmadığı belirtildi. BDDK, bankanın, talep edilen sermaye artırımlarını gerçekleştirilemediğini, yapılan son sermaye artırımının ise iç kaynaklardan karşılandığından banka mali bünyesine herhangi bir katkı sağlayamadığını kaydetti.
19 Kasım 2001’de bankaya altı ay içinde sermaye yeterlilik oranının yasal oranda tutturulmasını isteyen BDDK, 27 Aralık 2001’de bankaya gönderdiği yazıyla da şu isteklerini iletti:

• Grup risklerinin, gruba dahil gerçek kişilerin kefaletleri alınmak suretiyle teminata bağlayın ve belirli takvime bağlanarak tasfiye edin.
• Özkaynak açığını giderecek miktarda nakit sermaye artırımına gidin ya da ek nakit girişi sağlayacak yeni ortak bulun.
• Kaynak maliyetini düşürücü tedbirler alın.
• Aktifte bulunan her türlü iştirak ve gayrimenkulü nakit girişi sağlayacak şekilde elden çıkartın, tüm harcamaları kontrol altına alın, şube açmayın.
• Sorunlu kredileri takip prosedürü başlatın ve karşılık mevzuatına uygun sınıflandırmayı yaparak gerekli karşılıkları ayırın.
• Açık pozisyonu yasal sınırlara çekin.

BDDK, 17 Mayıs 2001’de başlayan Pamukbank - Yapı Kredi Bankası birleşme görüşmelerinin 30 Haziran 2002’de tamamlanacağı beyan edilmesine karşın birleşmeye ilişkin temel projeksiyonun 17 Haziran 2002’de Kurum’a bildirildiği kaydedildi. Birleşme kararının halka açık Yapı Kredi hisselerinin değerini etkileyeceği gerekçe gösterilerek, yönetim kurulu kararı alınmadığı ifade edildi.
Raporda, sermaye ihtiyaçlarının bildirilmesine çok az bir süre kala, 10 Haziran’da alınan birleşme kararının gerekli izinler alınmadan kamuoyuna açıklandığı kaydedildi. Ancak bu gelişmelere karşın birleşmeyle Pamukbank’taki zararın Yapı Kredi’nin mali bünyesini de bozacağı ifade edilerek birleşmenin çözüm olmayacağı sonucuna varıldığı dile getirildi.


























KEŞFETYENİ
Sinirlerine hakim olamadı! Seyircisine sert tepki gösterdi
Sinirlerine hakim olamadı! Seyircisine sert tepki gösterdi

Cadde | 20.04.2025 - 10:29

'Çalkala', 'Pırlanta', 'Nazar', 'Ders Olsun', 'İntikam', 'Gölge' gibi şarkılarıyla hafızalara kazınan şarkıcı Demet Akalın, geçtiğimiz akşam Nevşehir'de sahne aldı. Mekanda sigara içenlere tepki gösteren ünlü şarkıcının o halleri gündem oldu.