Milliyet EnerjiKKTC üzerinden bir boru hattı büyük potansiyel sunar

KKTC üzerinden bir boru hattı büyük potansiyel sunar

26.04.2023 - 13:35 | Son Güncellenme:

Türkiye’nin enerji koridoru rolüyle, KKTC enerji terminali haline geldikten sonra, Ortadoğu’nun hidrokarbon kaynaklarını Türkiye’ye aktarıp, TANAP veya benzeri boru hatları üzerinden Avrupa’ya enerji talep eden ülkelere aktarılması gündeme gelebilir.

KKTC üzerinden bir boru hattı büyük potansiyel sunar

 KKTC Cumhurbaşkanı Özel Danışmanı, Yazar Gökhan Güler

Haberin Devamı

KKTC’deki enerji sektörü hala ihtiyacı karşılayacak düzeyde değil. Elektrik kesintileri de büyük sorun halihazırda problemler devam ediyor. Enterkonnekte hattı bu sorunu nasıl çözer?

Burada ne yazık ki, KIBTEK halkın yararından çok tamamen yapının devam etmesini istiyor. Önce enerji arz güvenliğini sağlamamız lazım. Elektrik kesintilerinin ortadan kalkması lazım. İkincisi ise, güneş ve yenilenebilir enerjinin artık daha yoğun kullanımı teşvik edilmeli... Çünkü bugün elektrik üretiminize bağlı olarak belli miktarda güneş enerjisine müsaade ediliyor KKTC’de. Sistem şu anda KKTC’de KIB- TEK ve Aksa’nın ürettiği elektriğe bağlı olarak yüzde 20 ile sınırlamış durumda ve bu yüzde 20 de dolu zaten. Ama çift gidiş geliş elektrik hattı bağlandığı zaman, yani enterkonnekte hattıyla 400 MW’lık kablo döşendiği zaman, otomatik olarak bu limit ortadan kalkacak ve adada üretilen her türlü elektrik sisteme verilerek mahsuplaştırılacak. Bunun hem karbon salımı hem de ekonomik anlamda da fiyatları aşağıya düşüreceğine inanıyorum. Türkiye’nin bir devlet politikası olarak KKTC ile enterkonnekte elektrik hattı projesini en üst seviyeden açıklaması bir formülasyon ve hukuki sonucu doğurmuştur.

Haberin Devamı

KKTC üzerinden bir boru hattı büyük potansiyel sunar

Güney Kıbrıs’a büyük ceza

Bugün, biz AB içinde değiliz. Türkiye de üye olmamasına rağmen, AB’nin özellikle iklimle ilgili olan yaptığı çalışmalara, yani iklim değişiklikleri ortadan kaldırma çalışmalarına destek veriyor ki, bu önemli bir konu. AB’nin hem karbon vergisi hem de emisyon ticaret sistemi var. Şu anda bu yıl, Güney Kıbrıs’ta fosil yakıtlarla elektrik üretimi yapılmasından dolayı emisyon ticaret sistemine bağlı olarak 300 milyon euro ceza ödeyecek. Her yıl ödüyor bunu. Güney Kıbrıs sonuçta AB içindeki bir üye. Bir tarafta dünya içten yanmalı motordan vaz geçip alternatif enerji kaynaklarıyla, güneş enerjisiyle elektrik enerjisiyle çalışan araçlara geçmeye çalışırken, bizim hala jeneratörlerle elektrik üretimini sürdürülebilir kabul edip onu savunmaya çalışmamız veya daha ucuz olduğunu iddia etmemiz komik.

Haberin Devamı

Peki başta güneş olmak üzere yenilenebilir enerji için KKTC’nin elektrik iletim ve dağıtım altyapısı yeterli mi?

Önceki hükümetler bu konuda öncelikle yenilenebilir enerji kurulumu, buna dair yasal mevzuatları çıkarttı, yol haritaları yapıldı. Fakat şu anki mevcut duruma yönelik bir karar vererek altyapının ona uygun hale getirilmesi gerekiyor. Yani nasıl geçmişte Türkiye’den “asrın su projesi” hayata geçtiyse, enterkonnekte elektrik projesi de süratle gerçekleştirilmeli. Şu anda (altyapı konusunda) tam o noktada mıyız, değiliz. Yenilenebilir enerjiyi hedefleyerek yapmalı mıyız? Kesinlikle. Bu çok önemli. Dünya artık fosil yakıttan uzaklaşıyor, çünkü zaten fosil yakıtın da bir ömrü kaldı. Bir diğer taraftan da karbon salımı dünyayı tehdit eder durumda, gelişmiş ülkeler bu karbon salımını en aza indirmeye çalışıyor. AB’de olup olmamamız önemli değil, bizim de bu yönde hareket etmemiz gerekiyor. Sonuçta biz de medeni, çağdaş bir toplumuz, bu dünyanın bir parçasıyız. Ayrıca sürdürülebilir olmayan jeneratörlerin ömürleri belli, sık sık arızalanıyor ve arızalandığı için arz güvenliğini ülkeyi tehdit eder pozisyona gelen durum neticesinde insanların elektrik alımı sıkıntıya uğruyor.

Haberin Devamı

Doğu Akdeniz projesine Türkiye’nin dahil olmasıyla gerçekleştirilebileceği de dile getiriliyor. Siz ne düşünüyorsunuz?

Doğu Akdeniz Boru Hattı Projesi şu ana kadar resmi verilere göre, keşfedilen gaz miktarları ve derinlikleri ve çıkartma maliyetlerini göz önünde bulundurarak, çıkartılıp, sevk edilmesinin şu an için rekabet edebilir olmadığını düşünüyorum. Ayrıca, hangi ülkenin kıta sahanlığından geçecekse o ülkeyle bir uzlaşma gerekiyor. Ülkelerin saflaşmasına baktığınızda açık bir şekilde AB ve ABD’nin Yunanistan ve Güney Kıbrıs lehine açık taraf olduğunu artık herkes görüyor. Silah ambargosu kaldırması bir örneği (ABD’nin Güney Kıbrıs’a). ABD askeri denizaltısının Güney Kıbrıs’ta bulunması gibi bunlar önemli göstergeler. Denizdeki hidrokarbon kaynakları bugünkü rakamlarla rekabet edebilir olsaydı Doğu Akdeniz boru hattı bugüne kadar çoktan yapılır, yapılması için de çok daha proaktif ve agresif hamleleri görürdük. Zaten Libya’yla Türkiye’nin yaptığı deniz yetki anlaşması sayesinde havada kalmış oldu.

Haberin Devamı

Türkiye’nin bölge ülkeleriyle ilişkileri düzeliyor. İlişkilerdeki bu düzelmenin deniz yetki alanlarına ve KKTC başta olmak üzere bölgede enerji alanında nasıl yansımaları olur?

İsrail ve Mısır’ın bu süreçte Güney Kıbrıs’la yaptığı anlaşmaların gerçekçi olmadığını, tamamen o günün o dönemki çıkar ilişkilerinin veya tek kutuplu dünyanın yaklaşımı nedeniyle ortaya çıkmış sanal bir süreç olduğunu düşünüyorum. Şimdi de bunların gerçekçi olmadığı ortay açıktı. Zaten yapılan anlaşmalar ortay hat mantığıyla yapıldığından Mısır ve İsrail bunu sorguladı ve ciddi sorun yarattı. Bu anlaşmaların bir yerde tıkanacağı ve geçerliliğinin çok da geçerli olmadığı görüldü. Mısır’la Türkiye arasında daha gerçekçi görüşmelerin olacağı görülüyor. Bu yumuşamanın bir şekilde yeniden bir kırılma olmazsa, daha somut enerji anlamında hem uluslararası ilişkiler anlamında daha barış ve ticari ilişkilerin gelişmesine büyük katkı sağlayacağını da öngörüyorum. KKTC konusundaysa, Türkiye süreç içinde enerji koridoru, KKTC de süreç içinde kabloyla elektrik ve hatta bölgeden doğalgaz boru hattı döşenmesiyle yine bölge ülkelerine su ve elektrik verebilir. Ortadoğu’nun hidrokarbon kaynaklarını da KKTC enerji terminali haline geldikten sonra, Türkiye’ye aktarıp TANAP veya benzeri boru hatları üzerinden Avrupa’ya enerji talep eden ülkelere aktarması gündeme geleceğini düşünüyorum.

Doğu Akdeniz’de yeni süreç başlar

KKTC için enerji dünyasında yer alabilmek adına önündeki fırsatlar nelerdir?

İsrail’le Mısır’ın Türkiye ile normalleşmesinin bölgeye ciddi anlamda katkısı olacağını düşünüyorum. Doğu Akdeniz Gaz Forumu’nda başta Türkiye’yi görmezlikten gelmişlerdi, o konuda da yeni bir sürecin başlayacağını düşünüyorum. Bugün artık tüm ülkelerin yenilenebilir enerjiye bağlı olarak güneş enerjisi ve suya ihtiyacı var. Şu an Türkiye’den ciddi seviyede su geldi. Enterkonnekte hatla elektrik de gelmesiyle bu KKTC için ciddi bir potansiyele sahip olacak. Eğer KKTC üzerinden kurgulanacak bir boru hattı da döşenebilirse, bu karşılıklı su ve elektrik verilmesine karşılık, hidrokarbon kaynaklarının taşınabilmesi gündeme gelebilir (bölge ülkelerinden gelecek kaynakların).

Mevcut yöntemlerle KKTC’de enerji az güvenliği zor

Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, bu ayın başında, 2023 Yılı İktisadi ve Mali İş birliği Protokolü’nün imzalanmasının ardından, KKTC ile Türkiye arasında kablo ile elektrik akımı projesinin hayata geçmesi için projelendirme çalışmalarının başladığını açıkladı. Konuyla ilgili konuştuğumuz Gökhan Güler, bugüne kadar pek çok kez, KKTC’de fosil yakıtlarla çalışan jeneratörler vasıtasıyla enerji arz güvenliğinin sağlanamayacağını, Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nun (KIB-TEK) pahalı elektrik üretimi yapmasını eleştiren bir isim. Çözüm olarak Türkiye’den deniz altından kablo ile enterkonnekte bağlantısının önemine inanan Güler, enterkonnekte sayesinde KKTC’nin güneş enerjisinden üreteceği elektriğin fazlasını Türkiye’ye satabileceğini belirtti. Güler, elektriğin fuel-oil santrallerle üretilmesinin alternatifsiz tek seçenek olması nedeniyle elektrik kesintileri başta olmak üzere pek çok sorun yaşandığını da vurguladı.