05.07.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:
MİTHAT YURDAKUL - ANKARA
Alınan önlemlere rağmen et fiyatlarında yaşanan önlenemez yükseliş, Merkez Bankası’nın da gündemine geldi. Üreticiye göre ette zammı etiketleri misliyle yansıtan üretici, indirime yanaşmadığı için denetim şart. Merkez Bankası’nın ‘Aylık Fiyat Gelişmeleri’ raporunda, mevsimsel etkilerden arındırılmış işlenmemiş gıda fiyatlarının haziran ayında da artmaya devam ettiği belirtilerek, “Bu gelişmede, özellikle kırmızı et fiyatlarındaki yüzde 4.88’i bulan yüksek artış dikkat çekti. Böylece, kırmızı ette yılbaşından bu yana gözlenen birikimli fiyat artışı yüzde 16.22’ye ulaştı” denildi. Raporda, kırmızı et fiyatlarındaki artışın, lokanta-otel grubunda da yemek yemek hizmetlerini yükselttiğine işaret edilerek, bu durumun enflasyona etkisine dikkat çekildi.
İthal et gecikti
Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Birliği Merkez Başkanı Bülent Tunç, et fiyatlarının aylara göre değişiklik gösterebildiğini, turizmin yoğunlaştığı ve balığın çıkmadığı yaz aylarında et fiyatlarının bir miktar arttığını, kışın ise düştüğünü söyledi. Mevsimsel etkilerin yanı sıra sistemde de bazı sıkıntılar olduğunu vurgulayan Tunç, şubat ayında ESK’nın vermesi gereken etin ancak haziranda geldiğini söyledi.
İndirim yansımıyor
Ekonomi yönetiminin kasap ve marketteki fiyatları denetlemesi gerektiğini belirten Tunç, şunları dile getirdi:
“Ette 1 liralık zam kasaba 3 - 4 lira olarak yansıyor ama fiyat düşüşleri yansıtılmıyor. Et bir dönem 18 liradan 12 liraya kadar düştü ama sucukta, salamda, pastırmaya bu indirim hiç yansımadı. Benden ucuza aldı diye daha ucuza mı satacağını zannediyorlar.”
İşlenmiş ette de sorun olduğunu belirten Tunç, döner ve hamburger gibi ürünlerde de ete bağlı indirimin hiç gündeme gelmediğini vurguladı.
İthal etle yerli üretiyi baskılamak yerine market ve kasaplardaki fiyatlara odaklanmak gerektiğini ifade eden Tunç, “Orada kontrolü yapamazsan üretici ezildiğiyle kalır. Aracıyı kaldırıp üretici birliklerini desteklersek çok daha başarılı olacağımıza inanıyorum. ESK 40 tane mağazayla bu işleri yürütemez” dedi.
Üretici hayvanı bekletiyor
Ulusal Kırmızı Et Konseyi Başkanı Ahmet Hacıince ise şu değerlendirmeyi yaptı:
“Nüfus artışı ve et restoranları sayısında artış, işlenmiş et ürünlerindeki üretim artışı vb. nedenler ile artan talep doğrultusunda üretimimiz tüketimi karşılayabilir noktada değildir.
2017 yılında besilik hayvan materyali ithalatının sürekli ve yeterli seviyede yapılamaması nedeniyle besi işletmeleri düşük kapasite ile üretim yapmakta, bu durum işletme maliyetlerini ve kırmızı et üretimini olumsuz yönde etkilemektedir.
Bu nedenle işletmeler kesime gelen hayvanlarını yeni hayvan girişi gerçekleşene kadar bekletmeyi tercih etmektedirler. Bu da sektörde et üretim miktarlarında dalgalanmalara neden olmaktadır. Yem ve yem hammaddeleri, mazot ve gübre, ilaç gibi girdilerin ithalata bağımlı olmamız sebebi ile döviz kurunda yaşanan dalgalanmalar maliyetlere yansımaktadır. Bu nedenle Ülkemizde orta ve uzun dönemde girdi maliyetlerinin düşmesi sürdürülebilir üretime büyük katkı sağlayacaktır.”
Stokçunun elinde patlatacağız...