21.06.2020 - 00:06 | Son Güncellenme:
AA-DHA
Kemalpaşa’da yaşayan 75 yaşındaki Kadir Acar, genetik ve nörolojik bir hastalık olan “Huntington” teşhisi konulan biri 41, diğeri 40 yaşındaki iki çocuğuna tek başına bakıyor. “Son nefesime kadar çocuklarıma sahip çıkmaya devam edeceğim” diyen Acar, “Evlatlarımın tedavisi için bir şeyler yapmak istiyorum, çırpınıyorum ama elimden bir şey gelmiyor. Gözümün önünde eriyorlar. Devlet büyüklerimden çocuklarıma sahip çıkmalarını istiyorum” ifadelerini kullandı.
Her gün kötüleşiyor
25 yıl önce Huntington teşhisi konan eşini 10 yıl önce kaybettiğini, aradan geçen zamanda, oğlu Fatih Acar ile kızı Sibel Akçay’ın da aynı hastalığa yakalandığını anlatan Acar, “Oğlum fabrikada çalışıyordu, şimdi yatağa bağımlı; kızım da evliydi, ayrılıp baba ocağına döndü. Eşimi yaşatmak için tüm birikimimizi harcadık. Ben de KOAH hastasıyım. Yaşadığım maddi sıkıntılar nedeniyle çocuklarımı İzmir’deki hastanelere götürecek durumum kalmadı. En büyük isteğim hastalığın tedavisinin bulunması. Devlet büyüklerimden çocuklarıma sahip çıkmalarını istiyorum” dedi.
Aydın’ın İncirliova ilçesinde yaşan Ahmet Çalışkan da (72), 10 aylıkken çekyattan düşerek bedensel engelli kalan oğlu Yusuf Çalışkan’a (32), 21 yıldır hem baba hem de arkadaş oldu. Oğlunun sol tarafını kullanamadığını belirten Çalışkan, “Manifaturacılık yapıyordum. 11 yaşlarındayken Yusuf’u da yanıma aldım. 21 yıldır her an birlikteyiz. Eve yemek yemeye glip sonra yine çıkıyoruz. Çayı ve kahveyi sever, durmadan ister. Akşama kadar 50 bardak içer. Bizi anlıyor. Bir şey isterse ya da istemediği bir şey olursa tek kelimeyle kendini anlatıyor. Evladına bakan herkese kolaylıklar dilerim” diye konuştu.