13.03.2023 - 12:24 | Son Güncellenme:
Milliyet.com.tr
Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinde bir sene geride kaldı. Geçen bir yıllık süreçte işgal Putin'in beklediği gibi gitmedi. Savaşın ilk günlerinde Belarus üzerinden ordusunu Kiev'e süren Rus lider burada hezimete uğradı. Rusya, tankların Kiev'e girmesiyle birlikte Zelenskiy'nin kaçacağını düşündü. Rusya'nın asıl amacı ise Zelenskiy sonrası Ukrayna'ya kukla bir yönetim atamaktı.
Ukrayna'nın bu direnişi sonrası Batılı ülkeler Ukrayna'ya hem silah hem de mühimmat desteğine başladı. Rus şirketlere ise ağır yaptırımlar uygulandı, batılı şirketler ülkeden çekildi.
Batıdan gelen destekler karşısında Putin ise rotayı Çin'e çevirdi. ABD istihbaratı, Rusya'nın Çin'den silah ve mühimmat aldığını ortaya attı ama iki ülke de bu iddiayı yalanladı. Çinli yetkililerle sık sık görüşmeye başlayan Rus liderin gelecek hafta Çin Devlet Başkanı Xİ Jinping ile bir araya gelmesi gündemde
Tüm bu gelişmeler yaşanırken artık durum iyiden iyiye Doğu-Batı savaşına evrilmeye başladı. Bu bağlamda ABD ve Çin ordusu son sürat ordularını güçlendirmeye başladı. Son olarak İngiliz medyasında ortaya çıkan haberlerde Çin'in inşaası devam etmekte olan bir savaş gemisini 'yapak zekaya' yaptırdığı ortaya çıktı.
Geminin şimdilik sadece elektrik ve elektronik kısmını tasarlayan yapay zekanın karmaşık tasarım problemlerinden geçerek yüzde 100 doğrulukla tamamladığı belirtildi.
'Şok edici gelişme' ABD Deniz Kuvvetleri Bakanı'nın Çin'in donanma filosunun Amerika'nınkini geride bıraktığı ve ABD'li üreticilerin yetişemeyeceği kadar hızlı büyüdüğü uyarısından sadece birkaç hafta sonra geldi. Donanma Bakanı Carlos Del Toro geçen ay Washington DC'deki Ulusal Basın Kulübü'nde yaptığı konuşmada konuyla ilgili şunları söyledi:
"Çin Halk Cumhuriyeti'nin dünyanın dört bir yanındaki okyanuslar üzerindeki hakimiyetimizi alt üst etmeye çalıştığı bir sır değil"
Açıklamalarının devamında Del Toro, Çin'in 2030 yılına kadar 440 gemilik bir filo kurmayı planladığını ve bu sayının Pentagon'un 2045 yılına kadar 350 insanlı gemiye sahip olma hedefinin çok ötesinde olduğunu paylaştı.
İngiliz basınında ortaya çıkan haberlerden bir diğeri de ABD ve Çin ordusunun karşılaştırılması oldu. Söz konusu haberde İngiltere Başbakanı Rishi Sunak ve Avustralya Başbakanı Anthony Albanese seçilmesinin tesadüf olmadığına vurgu yapıldı. Bu iki ülkenin olası Çin-ABD savaşında, Çin'e karşı politika üreteceği yazıldı.
Haberde Çin'in bu yıl orduya ayırdığı bütçede yüzde 7,2 artışa gittiği belirtilerek 223 milyar dolara yükseltildiği aktarıldı. Bu artışa rağmen rakamlar ABD'nin hala çok gerisinde. Birleşik Devletlerin askeriyeye 2023 yılı için ayırdığı bütçe tam 663 milyar dolar.
Haberin devamında ise Çin ekonomisinin bir savaş zeminine oturtulmaya çalışıldığı öne sürüldü. Çin Ulusal Kongresi sözcüsünün geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklama hatırlatıldı. Çinli yetkili söz konusu açıklamasında şöyle demişti:
"Savunma bütçesindeki artış, yalnızca karmaşık güvenlik sorunlarıyla başa çıkmak için değil, aynı zamanda büyük bir gücün sorumluluklarını yerine getirmek için de gerekli."
Öte yandan Çin önümüzdeki 4 yıl içerisinde kesin bir askeri başarı kazanmak istiyor. ABD ile rekabet kapsamında Çin, nükleer tesisler, uçak teknolojisi, ve lazer konusuna önemli yatırımlar yaptı. Bunlara ek olarak 'Süper Güç', yeni "Keskin Kılıç" savaş uçaklarını tanıttı. 4 bin kilometrelik menzilli uçaklara, iki ton hassas güdümlü füze taşıma kapasitesi eşlik ediyor.
Çin Donanması ise Hint Okyanusu'nun yanı sıra Afrika'da önemli yerlerde konuşlanıyor. Özellikle Cibuti'de Süveyş Kanalı'na yaklaşmak isteyen Çin, stratejik olarak yerleştirilmiş bir üssün oluşturulması için yoğun çaba harcıyor.
Çin, 'Müthiş bir cephanelik' üretirken, başta ABD olmak üzere NATO ülkeleri silahsızlaşmaya gitti. 1989'da Berlin Duvarı yıkıldığında, Batı'da kalıcı yeni bir istikrar çağının başladığına dair bir hava vardı.