15.02.2022 - 09:55 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr; Amerika'nın Sesi BBC Türkçe
ABD'den gece yarısı dünyayı çalkantıya sürükleyen bir uyarı daha geldi, yeni uydu fotoÄŸrafları Ukrayna sınırının dibindeki devasa Rus yığınağını gösterdi. Rusya güç gösterisine giriÅŸen bazı birliklerinin üslerine dönmeye baÅŸladığını duyurdu.Â
Beyaz Saray, Ukrayna'yı hedef alacak bir Rus saldırısının bu hafta da dahil olmak üzere her an başlayabileceğini yineledi. Beyaz Saray sözcülerinden Karine Jean-Pierre, gazetecilerin sorusu üzerine ABD'nin onbinlerce Rus askerinin Ukrayna sınırı boyunca konuşlandıklarını net şekilde gözlemlediğini söyledi.
ABD Dışişleri Bakanlığı ise, "Rusya'nın Ukrayna sınırında askeri yığınağının artmaya devam ettiğini görüyoruz. Gerilimin azaltılması yönünde adım atıldığına yönelik bir kanıt görmüyoruz" açıklamasını yaptı.
Amerikan teknoloji firması Maxar'ın yayınladığı yeni uydu fotoğrafları, Ukrayna'yı kuzey, doğu ve güneyden kuşatan Rus ordusunun neredeyse tüm karargahlarını gözler önüne serdi.
Belarus'tan Karadeniz kıyısındaki Kırım'a kadar birçok noktada konuşlanan Rus askerlerinin sayısı 130 bini aşıyor. Krasnodar'daki Primorsko Akhtarsk'taki hava üssüne Rus ordusunun yeni Su-34 savaş uçakları sevk ettiği dikkat çekti.
Rusya uzmanları 10 Su-34 savaş uçağının konuşlandığı Primorsko Akhtarsk hava üssünün Ukrayna kenti Mariupol'a yaklaşık uzaklığının 75 mil (120 kilometre) olduğunu belirtiyor.
Rusya lideri Vladimir Putin'in 2014'te el koyduğu Kırım'daki ciddi bir yığınak göze çarpıyor. Donuzlav Gölü kenarında bekleyen birlikler ve helikopterler aynı karede.
13 Şubat'ta çekilen fotoğrafta, Donuzlav etrafındaki yaklaşık 70 helikopterden ikisi Mi-26 model, çok sayıda Mi-8 var ve özellikle saldırı helikopterleri gözden kaçacak gibi değil.
Yine 13 Şubat'ta çekilen bir başka uydu fotoğrafında, Ukrayna sınırına yalnızca 25 kilometredeki Belgorod'da bekleyen helikopterler kadraja girdi.
Belgorod'a bağlı Soloti'deki saldırı pozisyonunda bekleyen birliklere yakın bir bakış.
Bu fotoğraf, Ukrayna sınırına 300 kilometre mesafedeki Rus kenti Yelnya'daki yığınağı gösteriyor. 13 Şubat tarihinde çekilen fotoğrafta topçu birlikleri ve zırhlı araçlar açık şekilde belirgin.
Avrupa'daki tek müttefiki Belarus'a 30 bini aşkın asker ve füzeler göndererek tatbikata girişen Rus ordusunun konuşlandığı yerlerden biri, Ukrayna'nın hemen kuzeyinde yer alan Rechitsa.
CBS: RUS FÃœZELERÄ° ATIÅž POZÄ°SYONUNDA
Amerikan CBS yayın organı, David Martin imzasıyla yayımladığı özel haberde Rusya birliklerinin saldırı pozisyonuna geçtiğini bildiriyor. Bir Amerikalı yetkiliye dayandırılan habere göre, Rus ordusu uzun menzilli toplarını sınıra yaklaştırdı ve füzeleri de atış pozisyonuna aldı.
Rus birliklerindeki hareketliliğin Pazar günü başladığını kaydeden CBS'e bilgi veren ABD'li yetkili, Rusya'nın geniş çaplı bir işgal için ihtiyacı olan güçlerin yüzde 80'ini sınıra taşıdığını söyledi.
WSJ MANÅžETTEN DUYURDU
Wall Street Journal ise, Ukrayna sınırındaki devasa Rus yığınağının daha da büyüdüğünü manşetten duyurdu. Habere göre Ocak ayında 83 Rus taburu sınır bölgesindeydi, halihazırda bu sayı 105'e ulaştı. Ayrıca sayıları 500'ü bulan Rus savaş uçağı ve helikopteri Ukrayna çevresine konuşlandırıldı.
BAZI BİRLİKLER ÜSLERİNE DÖNÜYOR
Rusya Savunma Bakanlığı ise, Ukrayna sınırı çevresinde tatbikat yapan bazı birliklerin güç gösterisinin sona ermesiyle üslerine dönmeye başladığını açıkladı. Ancak bazı büyük tatbikatların da sürdüğü belirtildi.
BBC MUHABİRİ: ÇOK EKSENLİ İŞGAL BAŞLAYABİLİR
BBC savunma muhabiri Jonathan Beale, Batı istihbaratının değerlendirmesini aktarıyor. "Yetkililer, Rusya'nın toplam kara muharebe gücünün yüzde 60'ının şu anda Ukrayna sınırında toplandığını tahmin ediyor. Bunlar özel kuvvetler ve uzun menzilli hassas İskender füze sistemlerini de içeriyor.
Belarus'ta tatbikat yapan güçlerin Ukrayna sınırına yaklaştığı gözlemlendi. Rusya ayrıca (Ukrayna menzili içinde) muharebe hava gücünü 'iki katına çıkardı' ve Karadeniz ve Akdeniz'deki deniz varlığını artırdı.
Batılı yetkililer Putin'in henüz Ukrayna'yı işgal etme kararı almadığını ancak büyük ölçekli askeri operasyonları 'bir anda' başlatabileceğini söylüyorlar.
Batılı yetkililer, Rusya'nın teorik olarak çok eksenli bir işgal başlatabileceğine inanıyor. Bu, Ukrayna'yı moral olarak çökertmek amacıyla kuzeyden başkent Kiev'e 'ani bir saldırı' içerebilir.
Ayrıca Ukrayna güçlerini kuşatmak amacıyla doğudan operasyonlar düzenleyebilirler. Ukrayna'nın en iyi eğitimli ve iyi donanımlı kuvvetlerinin çoğu ülkenin doğusunda, Donbas bölgesi yakınında konuşlandı."
ABD ASKERLERÄ° POLONYA YOLUNDA
NATO üyeleri ise Rus yığınağına karşı Doğu Avrupa'daki askeri varlığını artırıyor. ABD'nin sekiz F-15 savaş uçağı daha Polonya'daki Lask üssüne gönderildi.
ABD Polonya'ya ek 3 bin asker gönderiyor. 1700 ABD askerinden oluşan ilk grubun yaklaşık üçte ikisi Polonya'ya ulaştı.
İngiltere Savunma Bakanlığı ise Litvanya'ya 'az sayıda' asker göndereceğini açıkladı.
RUSYA'DAN ILIMLI SÄ°NYALLER
Batılı ülkeleri histeriyle suçlayan Rusya'da ise Pazartesi günü kritik bir zirve gerçekleşti. Vladimir Putin, Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve Savunma Bakanı Sergey Şoygu ile bir araya geldi.
Dışişleri Bakanı Lavrov, Putin'le buluşmasında Moskova’nın temel taleplerini değerlendirmeyi reddetmelerine rağmen, ABD ve müttefikleriyle görüşmelere devam edilmesi gerektiği tavsiyesinde bulundu.
Koreografisi yapılmış görünen tartışma sırasında Rusya lideri Putin, Lavrov'a, "Ortaklarımızla önemli konularda bir anlaşmaya varma şansımız var mı, yoksa bizi sonu gelmeyen bir müzakere sürecine sürükleme girişimi mi var?" diye sordu. Lavrov, "Olasılıklar tükenmekten çok uzak; sonsuza dek süremez, ama devam edip olanakları artırmanızı öneririm" yanıtını verdi.
Putin’in diplomatik çabalara devam edilmesinin anlamlı olup olmadığı sorusunu ise Lavrov, "Görüşme imkanları henüz tükenmedi" diyerek yanıtladı.
Rusya'nın bir numaralı diplomatı, Washington’un Avrupa’ya yerleştirdiği füze sayısının sınırlanması, askeri tatbikatlara kısıtlama getirilmesi ve diğer güven arttırıcı önlemler konusunda diyalog önerdiğine dikkat çekti.
Savunma Bakanı Şoygu da Rusya'nın komşu Belarus'taki askeri tatbikatlarının sona ermek üzere olduğunu söyledi. Moskova geçen ay tatbikatlar bittikten sonra askerlerinin ülkeyi terk edeceğini açıklamış, Rusya'nın İngiltere Büyükelçisi Andrey Kelin de geçen hafta BBC'ye verdiği bir röportajda bu sözü yinelemişti.
Â
AP: UMUT KIRINTISI
Moskova'dan gelen müzakere mesajları, Kremlin'in diplomatik çabaları sürdürme niyetinde olduğu şeklinde yorumlandı. Amerikan Associated Press (AP) haber ajansı, Moskova'daki görüşmeyi 'Umut kırıntısı: Kremlin Ukrayna konusunda diplomatik yol arıyor' başlığıyla dünyaya geçti.
Rusya lideri Putin'in Aralık ayında NATO'dan istediği güvenlik garantileri, Soğuk Savaş'tan bu yana Avrupa'nın yüzleştiği en ciddi krizi tetikledi. Moskova, Ukrayna'nın NATO'ya kesinlikle üye kabul edilmemesini, eski Sovyetler Birliği ülkelerindeki NATO birliklerinin ve silahlarının geri çekilmesini talep ediyor. ABD ve NATO, beklendiği Rusya'nın isteklerini reddetti.
Â
KÄ°EV'DEN NATO MESAJI
Ukrayna'nın başkenti Kiev'de de önemli bir konuk vardı. Almanya Başbakanı Olaf Scholz'u ağırlayan Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy, Kiev yönetiminin NATO üyeliği hedefini sürdürdüğünü açıkladı.
Zelenskiy, Rusya'nın karşı çıkmasına ve bazı Batılı liderlerin şüpheciliğine rağmen ülkesinin NATO üyeliğini istemeye devam edeceğini kaydetti. İttifaka üye olarak ülkesinin daha güvende hissedeceğini belirten Zelenskiy, "Ne yazık ki her şey bizim elimizde değil" dedi.
ALMANYA'DAN YAPTIRIM TEHDÄ°DÄ°
Almanya Başbakanı Scholz ise Ukrayna'nın toprak bütünlüğünün müzakere konusu olamayacağını vurguladı, gerilimi azaltmak için Rusya'nın ciddi çaba sarf etmesini beklediğini söyledi.
Scholz, Almanya ve diğer Batılı ülkelerin, Rusya'nın Ukrayna'ya girmesi durumunda 'çok geniş kapsamlı ve etkili yaptırımlar' uygulamaya hazır olduklarını belirtti.
Almanya Başbakanı Scholz, Ukrayna'ya daha önce sağlanan bir krediden 150 milyon euroluk dilimin ödenmesinin hızlandırılacağını ve 150 milyon euroluk yeni bir kredi daha verileceğini açıkladı.
Berlin yönetiminin Ukrayna'ya en fazla mali destek sağlayan ülke olduğunun altını çizen Şansölye Scholz, Ukrayna'ya son sekiz yılda yapılan yardımların 1 milyar 800 milyon eruoya ulaştığını ifade etti.
Kiev yönetimi ve bazı müttefikleri tarafından Ukrayna'ya silah göndermediği için eleştirilen Almanya Başbakanı, söz konusu talebe ise basın toplantısında değinmedi.
Ziyaretine ilişkin sosyal medya hesabından da paylaşımlarda bulunan Scholz, "Almanya Ukrayna'nın yanındadır ve Ukrayna'yı Avrupa yolunda desteklemektedir" ifadelerini kullandı.
Olaf Scholz, bugün Moskova'da Rusya lideri Vladimir Putin'le bir araya gelecek.
ABD'DEN 1 MÄ°LYAR DOLARLIK DEVLET BORCU TEKLÄ°FÄ°
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ise, ülkesinin Ukrayna'ya 1 milyar dolara kadar devlet borcu garantisi teklif ettiğini açıkladı. Blinken, Rusya'nın askeri hareketliliğinin yarattığı baskı karşısında Ukrayna ekonomisine destek olmak için bu kararın alındığını aktardı:
"Bu teklif, halkı Rusya'nın istikrarsızlaştırıcı politikasıyla karşı karşıya olan Ukrayna'nın ekonomik istikrar, büyüme ve refahını artıracak. IMF, G7 ve diğer uluslararası mali yapılanmalar ve diğer varlıklı bağışçılar da bu çabaya destek verebilir."
Rusya'nın Ukrayna sınırına askeri yığınağının 130 bine ulaştığı belirtiliyor. Rusya, Ukrayna'yı işgal edeceği yönündeki iddiaları yalanlıyor.
İngiltere, ABD ve Almanya'nın da aralarında bulunduğu 10'u aşkın ülke, vatandaşlarını Ukrayna'dan derhal çıkmaya çağırdı. ABD'nin Kiev'deki büyükelçiliğini tahliye etmesinin ardından Kanada ve Avustralya da büyükelçiliğini boşaltmaya başladı.
Ukrayna'daki iktidar değişikliğinin ardından başlayan çalkantıya Kırım'ı ilhak ederek yanıt veren Rusya, ayrıca ülkenin doğusundaki Donbas'ta Rus yanlısı ayrılıkçıları destekledi. Kağıt üstündeki iki ayrı devlet kuran Rus yanlısı ayrılıkçılarla Ukrayna ordusu arasında yıllardır süren çatışmalarda 14 bini aşkın insan hayatını kaybetti.
Ukrayna’nın doğusu için barış anlaşması yıllardır geciktirildi. Ancak, Rusya’nın Ukrayna sınırına asker yığarak işgal korkularını körüklemesiyle, yeniden gündeme geldi. Rusya, Ukrayna, Fransa ve Almanya'dan üst düzey yetkililer, 2015 yılında Belarus'un başkenti Minsk'te imzalanan anlaşmanın uygulanmasının yollarını arıyor.
Anlaşma, Ukrayna güçlerinin Rusya’nın desteklediği ayrılıkçılarla savaşta yenilmesinin ardından yapılmıştı ve Ukrayna'nın isyancı bölgelere geniş bir özerklik teklif etmesini öngörüyordu. Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelensky defalarca dörtlü zirve çağrısı yaptı. Ancak Kremlin, Ukrayna yükümlülüklerine uymayı kabul edene kadar bunun bir anlamı olmadığını söylüyor.
DOĞU'DAKİ ÇATIŞMA
Peki anlaşmanın kilit noktaları ve uygulanması konusunda tartışmalı tarafları neler?
2014'ün Şubat ayında Kremlin'e yakınlığıyla bilinen cumhurbaşkanının Kiev'de görevden alınmasına Rusya, Ukrayna'nın Kırım Yarımadası'nı ilhak ederek ve ülkenin çoğunlukla Rusça konuşulan doğu sanayi bölgesi Donbas’ta ayrılıkçı bir isyanı destekleyerek yanıt verdi.
Ukrayna askerleri ve gönüllü taburlar, ağır toplar, zırhlar ve savaş uçaklarıyla, isyancılara karşı şiddetli ve yıkıcı çatışmalara giriştiler. Ukrayna ve Batı, Rusya'yı ayrılıkçıları asker ve silahlarla desteklemekle suçladı. Moskova, doğuda savaşan Ruslar’ın gönüllü olduğunu söyleyerek suçlamaları reddetti.
Çatışmanın ortasında, Malezya Havayolları’na ait bir yolcu uçağı, 17 Temmuz 2014'te Ukrayna’nın doğusu üzerinde vuruldu ve uçaktaki 298 kişinin tamamı öldü. Yürütülen uluslararası soruşturma, uçağın isyancıların kontrolundaki bir bölgeden ateşlenen bir füze tarafından imha edildiği sonucuna vardı. Soruşturmaya göre füze sistemi, Rusya'daki bir askeri üsten Ukrayna'ya getirilmişti; ancak Moskova herhangi bir müdahaleyi kesin bir dille reddetti.
Fransa ve Almanya liderleri, 2014'ün Haziran ayında Fransa'nın Normandiya kentinde Rusya ve Ukrayna ile bir araya gelerek ateşkes müzakerelerine başladı. Bu görüşme, uluslararası arenada Normandiya formatı ismiyle anıldı.
2014'ün Ağustos ayında Ukrayna birliklerinin ağır yenilgisinin ardından, Kiev’den temsilciler ve isyancılar Eylül ayında Minsk'te ateşkes imzaladı.
Minsk I olarak adlandırılan anlaşma, ateşkesin Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı tarafından izlenmesini, yabancı savaşçıların geri çekilmesini, mahkum ve rehine takasını, isyancılara af çıkarılması ve isyancı bölgelere sınırlı özyönetimi içeriyordu.
Anlaşma hızla çöktü ve geniş çaplı çatışmalar yeniden başladı. 2015 yılının Ocak ve Şubat aylarında, Ukrayna birlikleri Debaltseve savaşında bir başka ağır yenilgiye uğradı.
Fransa ve Almanya, hızla bir başka barış anlaşmasının yapılmasına yardımcı olmak için harekete geçti. 12 Şubat 2015'te Ukrayna, Rusya ve isyancıların temsilcileri yeni bir ateşkes, askerler ve isyancılar arasındaki temas hattından ağır silahların geri çekilmesi ve siyasi bir çözüm için hükümler öngören anlaşmaya imza attılar. Rusya, Ukrayna, Fransa ve Almanya liderleri de anlaşmayı destekleyen bir bildiri imzaladı.
Minsk II olarak adlandırılan anlaşma, ateşkesin AGİT tarafından izlenmesini, ağır silahların ve yabancı savaşçıların temas hattından çekilmesini ve mahkum takasını içeriyordu.
Anlaşma Ukrayna'yı ayrılıkçı bölgelere özel statü vermeye zorlayarak, kendi polis güçlerini oluşturmalarına ve yerel savcı ve hakimlerin atanmasında söz sahibi olmalarına izin verdi. Anlaşma ayrıca, Kiev'in ayrılıkçılar için kapsamlı bir af çıkarmasını ve isyancı liderlerle yerel seçimler düzenlemenin ayrıntılarını müzakere etmesini gerektiriyordu.
Anlaşma, Ukrayna'nın isyancı bölgelerde Rusya ile sınır kontrolunu ancak isyancıların kendi kendilerini yönettikten ve AGİT tarafından denetlenen yerel seçimler yaptıktan sonra yeniden kazanabileceğini şart koşuyordu.
Kremlin için bir başka kazanım da, belgenin Rusya için herhangi bir yükümlülük içermemesi, Rusya'nın çatışmaya taraf olmadığı konusunda ısrar etmesi ve meseleyi Ukrayna'nın içişlerinin bir parçası olarak görmesiydi.
Birçok Ukraynalı anlaşmayı ulusal çıkarlara ihanet ve ülkenin bütünlüğüne bir darbe olarak gördü. Kamuoyundaki yaygın bunalım, anlaşmanın uygulanmasını etkili bir şekilde engelledi.
Minsk Anlaşması geniş çaplı savaşların sona ermesine yardımcı oldu ancak iki taraf da birbirini suçlarken, çatışmalar sık sık devam etti. Taraflar ateşkesi yenileyen birçok müzakerede bulundu ancak hepsi hızla ihlal edildi.
Ukrayna, Rusya'yı birliklerini çatışma bölgelerinden çekmemekle suçladı. Moskova, bölgedeki askeri varlığını yalanladı ve Ukrayna'da Batılı askeri eğitmenlerin konuşlandırıldığına dikkat çekti.
Ancak Rusya Ukrayna'nın doğusuna herhangi bir askeri müdahaleyi reddetse de isyancılara siyasi ve ekonomik destek teklif etti. Moskova, bölgenin 700 binden fazla sakinine vatandaşlık verdi.
Rusya, Ukrayna, Fransa ve Almanya liderleri, 2019 Aralık ayında Paris'te en son bir araya geldiklerinde Minsk anlaşmasına bağlılık sözü verdiler ancak somut bir ilerleme kaydedemediler.
Ukrayna lideri Zelensky, yeni bir dörtlü zirve için bastırdı ancak Kremlin, Kiev anlaşmanın yükümlülüklerine uymayı kabul edene kadar bunun hiçbir amaca hizmet etmeyeceğini savundu.
Ukrayna yakınlarındaki Rus askeri yığınağıyla ilgili gerilim bir yandan artarken, Fransa ve Almanya, doğudaki çatışmayla ilgili dörtlü müzakerelere aracılık etme çabalarını yoğunlaştırdı ve bunu daha geniş çaplı krizdeki gerilimi azaltmanın olası bir yolu olarak gördü.
26 Ocak'ta Paris'te bir araya gelen dört ülke temsilcileri ilerleme kaydedemedi ancak Minsk anlaşmalarının ortak bir yorumu üzerinde anlaşmak amacıyla 10 Şubat’ta Berlin'de oturum düzenlemeyi kabul etti. Berlin'deki buluşmadan da bir sonuç alınamadı.
Ukrayna'ya göre, Minsk anlaşmaları 'Rus namlularının altında' imzalandı. Dışişleri Bakanı Dimitro Kuleba, Moskova'nın anlaşmayı Kiev’in Batı yanlısı emellerini engellemek için kullanmayı hedeflediğini söyleyerek, "Bu olmayacak" dedi.
Ukrayna lideri Zelensky daha diplomatik konuşsa da, Minsk anlaşmasının hiçbir noktasından hoşlanmadığını kaydetti. Rus mevkidaşı Putin'in Zelensky'ye yanıtı ise alaycı ve kaba olarak yorumlandı. Putin, Rus folklorundan olduğu iddia edilen ancak Sovyet döneminden bir şarkıda geçen, "Beğen ya da beğenme, buna katlanmak zorundasın, güzelim" ifadelerini kullandı. Putin, "Bunu yerine getirmek zorundasın. Başka türlü çalışmaz" dedi.