DünyaSon dakika... Moskova'daki 'İdlib' zirvesinde ateşkes kararı çıktı

Son dakika... Moskova'daki 'İdlib' zirvesinde ateşkes kararı çıktı

05.03.2020 - 17:20 | Son Güncellenme:

Rusya'nın başkenti Moskova'da gerçekleştirilen İdlib zirvesi sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan yaptığı açıklamada İdlib'de ateşkesin bu gece yarısı itibari ile yürürlüğe gireceğini açıklamıştı. Görüşmede mutabık kalınan İdlib ateşkesi 00.01 itibariyle başladı.

milliyet.com.tr / KIVANÇ EL - MOSKOVA


Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Kremlin Sarayı'nda gerçekleştirdiği baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bu gece saat 00.01 itibarıyla ateşkes yürürlüğe girecektir

Rusya Devlet Başkanı Putin'e nazik daveti için teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölgede kritik gelişmelerin cereyan ettiği bir dönemde Putin ile yeniden bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Bugünkü görüşmelerde özellikle Suriye'deki durumu ve İdlib'deki son gelişmeleri ele aldıklarını bildiren Erdoğan, yaklaşık 6 saat süren bir çalışma yaptıklarını, tesis ettikleri samimi diyalog kapsamında benzer veya farklı görüşte oldukları tüm konuları ayrıntılarıyla görüştüklerini, müzakere ettiklerini söyledi.

Türk-Rus ilişkilerinin derin tarihi köklerine işaret eden Recep Tayyip Erdoğan, 5 asrı aşan bu tarihin güçlü geleneğe sahip iki devletin ve halkın karşılıklı etkileşiminin de tarihi olduğunu ifade etti.

Haberin Devamı

"Bu köklü ilişkilerimizi karşılıklı saygı ve ortak çıkar temelinde ilerletmek en büyük arzumuzdur." diyen Erdoğan, diplomatik ilişkilerin 100'üncü yılının idrak edildiği bu sene üst düzeyli iş birliği konseyinin toplantısı için Putin'i Türkiye'ye beklediklerini vurguladı.

2018 Eylül ayında Soçi'de varılan mutabakat ile İdlib'de nisbi istikrarın sağlandığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Soçi Mutabakatı'na göre, İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi muhafaza edilecek, bölgeye yönelik saldırıların önlenmesi dahil olmak üzere, statükonun korunması için gerekli tüm tedbirleri alacaktık. Rejimin geçen mayıs ayından itibaren younlaşan ve doğrudan sivilleri hedef alan saldırıları, İdlib'de tesis ettiğimiz sükuneti bozmuştur. İdlib Mutabakatı'nın bozulmasına yol açan gelişmelerin birinci derecede sorumlusu, saldırganlığıyla bölgenin istikrarını da hedef alan rejimdir. Bu bölgede yaşayan 4 milyon insanın tamamının 'terörist' olarak ilan edilip, havadan ve karadan ağır bombardımana maruz bırakılmasını kabul etmemiz mümkün değildir."

Rejimin zulmünden kaçan ve Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Ofisi verilerine göre sayıları 1,5 milyonu bulan bölge halkının Türkiye sınırlarına yığıldığını belirten Erdoğan, "Rejimin buradaki esas amacının İdlib'i belirli bir kesim açısından insansız hale getirmek ve oluşturduğu göç baskısıyla Türkiye'yi zora sokmak olduğu açıktır. Türkiye elbette böyle bir tehdit karşısında eli kolu bağlı kalacak değildir. İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'nin sınırlarına kurduğumuz gözlem noktaları sahadaki durumu kontrol etme değil, sadece ateşkesi takip etme, bu vazifeyle yükümlüdür." değerlendirmesinde bulundu.

Haberin Devamı

"Kalıcı çözüm bulma irademizin bir tezahürü"

Bir süre önce bölgede Rusya ile birlikte tesisi konusunda uzlaşıya vardıkları istikrarı sağlamak üzere İdlib'e ilave askeri birlikler gönderdiklerini aktaran Recep Tayyip Erdoğan, şöyle konuştu:

"Artık hem rejimin saldırganlığının önüne geçmek hem de ateşkese riayet etmeyen diğer grupları dizginlemek üzere sahada çok daha aktif bir şekilde yer aldık. Bu süreçte bölgede bulunan Rus güçleriyle koordinasyonu sıkı tutmaya gözen gösterdik. Rejimin doğrudan askerlerimizi hedef alan saldırganlığı sebebiyle yaşanan üzüntü verici hadiselerin ardından İdlib'de yeni bir statünün oluşturulması kaçınılmaz hale gelmiştir. Bugün Moskova'da Rus mevkidaşım ve ekiplerimizle bu konuyu enine boyuna konuştuk, değerlendirdik. Rusya ile aramızdaki iş birliği ruhu, bugüne kadar Suriye'deki ihtilafa son verilmesine yönelik uluslararası çabalara emsalsiz bir katkı sağlamıştır. Siyasi süreç ve Fırat'ın doğusu gibi boyutları da bulunan çalışma ilişkimizi derinleştirerek sürdürmeyi arzu ediyoruz.

Haberin Devamı

Bu hususta bizimle hemfikir olduğuna inandığımız Rusya'nın, rejimin iş birliğimizi zedeleyecek eylemlerine göz yummayacağına inanıyorum. Bugünkü görüşmelerimiz, İdlib sahasında attığımız adımları masadaki çabalarımızla pekiştirerek bölgedeki soruna kalıcı çözüm bulma irademizin bir tezahürüdür. Öncelikle en kısa sürede ateşkesi gerçekleştirecek, ardından birlikte kararlaştıracağımız diğer adımları süratle atacağız. Bu gece saat 00.01, yani tam gece yarısı itibarıyla ateşkes yürürlüğe girecektir. Ateşkesin kalıcı hale getirilmesi için gereken çalışmalar hızla ve etkin şekilde yürütülecektir. Amacımız, bölgedeki insani krizin daha da kötüye gitmesini önlemektir."

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihtiyaç sahibi tüm Suriyelilere ön şartsız ve ayrım gözetilmeksizin yardım sağlanması için Rusya ile birlikte çalışacaklarını, ülke içinde yerinden edilmiş kişilerin güvenli ve gönüllü olarak ikamet yerlerine geri dönüşlerinin kolaylaştırılmasını temin edeceklerini vurguladı.

Üzerinde mutabık kalınan ortak metnin Dışişleri Bakanlarınca açıklanacağına işaret eden Erdoğan, "Türkiye bu süreçte rejimin yapabileceği her türlü saldırıya tüm gücüyle ve tüm sahada cevap verme hakkını saklı tutacaktır. Ve bu süreç içerisinde karşılıklı olarak değerli mevkidaşımla irtibat halinde olacağız, ilgili bakanlarımız birbirleriyle irtibat halinde olacaklar. Suriye krizine, bu ülkenin toprak bütünlüğü ve siyasi birliği temelinde bir çözüm bulunana kadar Türkiye, Soçi Mutabakatı dahil bölgedeki inisiyatiflerini sürdürmekte kararlıdır. Bir kez daha Cenevre'de kurulan müzakere masasının kalıcı barış ve istikrarın yegane anahtarı olduğunu belirtmek istiyorum. Bugünkü toplantımızın Suriye'deki ihtilafa kalıcı çözüm bulunması çabalarına katkı vermesini temenni ediyorum." şeklinde konuştu.



Son dakika... Moskovadaki İdlib zirvesinde ateşkes kararı çıktı


Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin: İdlib meselesi üzerine ortak belge hazırladık

Putin, Kremlin Sarayı'ndaki 6 saatlik görüşmenin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte düzenlenen basın toplantısında bir değerlendirme yaptı.

Bu senenin başından üçüncü kez Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştüklerini belirten Putin, "Aramızdaki şahsi yakın temasımız hem ikili iş birliğinin çeşitli sorunlarına çözüm bulmaya hem de uluslararası meselelerle ilgili ortak yaklaşımlarımızı belirlemeye imkan sağlıyor." dedi.

Putin, yıl başından itibaren İdlib'deki terör unsurlarının faaliyetlerinin arttığını ileri sürerek, "Suriye hükümet güçleri ve sivil yerleşim alanları ateş altında tutulmaktadır. Hmeymim üssüne yönelik radikal gruplar tarafından saldırılar devam etti. 1 Mart’ta roket atar sistemleriyle bir saldırı girişimi yapıldı. Yıl başından itibaren Hmeymim üssüne yönelik 15 saldırı yapıldı." ifadelerini kullandı.

Türk ortaklarına durumla ilgili bilgi verdiklerini belirten Putin, "Militanlar fiilen yeni çatışmaları tetikleyebildi. Türk askerlerin arasında kayıplar yaşandı. Ölen Türk askerler için Erdoğan ve Türk halkına başsağlığı diliyorum." diye konuştu.

Putin, Astana formatı çerçevesindeki çalışmaları devam ettirme niyetini bir kez daha teyit ettiklerini dile getirerek, "Kritik durumlarda her zaman elde edilen mutabakatlara dayanarak uzlaşabilmeyi başarabiliyorduk, çözümler üretiyorduk, bugün de öyle oldu." ifadelerini kullandı.

Suriye’nin egemenliği ve toprak bütünlüğünün korunmasından yana olduklarını belirten Putin, "Uluslararası terör örgütleriyle de mücadelemizi azaltmayacağız. Bu konuda kararlıyız." dedi.

Putin, İdlib meselesi üzerine ortak belgenin hazırlandığına dikkati çekerek, "Ortak belge hazırladık. Ortak belgenin İdlib bölgesinde ateşkese vesile olacağına ve insani yardım konusunda ilerleme sağlanmasına yardımcı olacağına inanıyoruz." ifadelerini kullandı.

 

İŞTE ANLAŞMA METNİ

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in açıklamalarının ardından iki ülkenin Dışişleri Bakanları Mevlüt Çavuşoğlu ve Sergey Lavrov, tarafların üzerinde uzlaştığı "İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesindeki Durumun İstikrarlaştırılmasına İlişkin Muhtıraya Ek Protokol"ü okudu.

Protokole göre, Türkiye ve Rusya, Suriye'deki ateşkes rejiminin uygulanmasının garantörleri olarak, Suriye'de Gerginliği Azaltma Bölgeleri Oluşturulmasına İlişkin 4 Mayıs 2017 tarihli Muhtıra ve İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesindeki Durumun İstikrarlaştırılmasına İlişkin 17 Eylül 2018 tarihli Muhtıra’yı hatırda tutarak, Suriye'nin egemenliğine, bağımsızlığına, birliğine ve toprak bütünlüğüne olan kuvvetli taahhütlerini yineledi.

Taraflar, terörizmin tüm tezahürleriyle mücadele ile BM Güvenlik Konseyi tarafından terörist olarak tanımlanan tüm grupların ortadan kaldırılması yönündeki kararlılıklarını yinelerken, sivillerin ve sivil altyapının hedef alınmasının hiçbir şekilde mazur görülemeyeceğini kabul etti.

Taraflar, Suriye ihtilafının askeri çözümünün olamayacağının ve ihtilafın yalnızca Suriyelilerin öncülüğünde ve sahipliğinde, BM kolaylaştırıcılığında BM Güvenlik Konseyi’nin 2254 sayılı kararıyla uyumlu siyasi süreç yoluyla sona erdirilebileceğinin altını çizdi.

İnsani krizin daha da kötüleşmesinin önlenmesinin, sivillerin korunmasının, ihtiyaç sahibi tüm Suriyelilere önkoşulsuz ve ayrım gözetmeksizin koruma ve insani yardım sağlanmasının, keza ülke içinden yerinden edilmelerin önlenmesi ile mültecilerin ve ülke içinde yerinden edilen kişilerin güvenli ve gönüllü olarak Suriye'deki asıl ikamet yerlerine geri dönüşlerinin kolaylaştırılmasının önemini vurgulayan taraflar, şu hususlarda mutabık kaldı:

"İdlib gerginliği azaltma bölgesindeki temas hattı boyunca tüm askeri faaliyetler 6 Mart 2020 tarihinde saat 00:01’den itibaren durdurulacak.

M4 karayolunun kuzeyinde 6 kilometre ve güneyinde 6 kilometre derinliğinde bir güvenli koridor tesis edilecek. Güvenli koridorun işleyişine dair ayrıntılı esas ve usuller, Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu Savunma Bakanlıkları arasında 7 gün içinde kararlaştırılacak.

Türk-Rus ortak devriyeleri, 15 Mart 2020 tarihinde M4 karayolunun Trumba’dan (Serakib’in 2 kilometre batısı) Ain Al Havr’a kadar olan kesimi boyunca başlatılacak."


19:50 Erdoğan ve Putin başkanlığında Moskova'da yapılan heyetler arası görüşme sona erdi. Liderlerin Kremlin Sarayı'ndaki yaklaşık 2 saat 30 dakikalık baş başa görüşmesinin ardından heyetler arası görüşmeye geçildi. Erdoğan ve Putin'in başkanlığındaki heyetler arası görüşme 3 saat 10 dakika sürdü.


19:33
Görüşme sonrası açıklama bekleniyor.

Son dakika... Moskovadaki İdlib zirvesinde ateşkes kararı çıktı



18:55:
 Heyetler arası görüşme 2 saati aşkın süredir devam ediyor.

16.50: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Vladimir Putin'in baş başa görüşmesi sona erdi, heyetler arası görüşmeye geçildi. Liderlerin ikili randevusunun 2,5 saat sürdüğü bildiriliyor.

Milliyet muhabiri Kıvanç El, heyetler arası görüşmenin 'kısıtlı' olarak kararlaştırıldı. Buna göre, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve MİT Başkanı Hakan Fidan masada Erdoğan'la birlikte Türk tarafını temsil ediyor.

16.15 : Moskova'daki randevu dünya basınında ilk haber olarak veriliyor.

Al Jazeera English, "Erdoğan-Putin buluşmasıyla İdlib'de ateşkes ümidi" derken, The Guardian "Erdoğan ve Putin İdlib'de ateşkesi sağlamlaştırmayı konuşuyor" ifadesini kullandı.

BBC Türkçe ise, "Putin'le Moskova'da bir araya gelen Erdoğan, 'Dünyanın gözü burada' dedi" başlığını attı.

14.20 : Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya lideri Vladimir Putin, kameraların karşısına geçti ve tarihi randevu başladı.

Basına kapalı görüşme öncesi açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"Malum görüşmeyi Türkiye'de yapacaktık, sizin buradaki anayasa çalışmalarıyla ilgili gelişmeler sebebiyle bu davetinizi burada gerçekleştiriyoruz.

İdlib müzakereleri sebebiyle bir araya gelişimiz büyük önem arz ediyor. Bölge de sıkıntı büyük. Biliyorum şu anda dünyanın gözü burada. Bugün burada atacağımız adım, alacağımız isabetli kararlar bölgeyi de ülkelerimizi de rahatlatacaktır.

Türkiye Rusya ilişkilerinin tavan yaptığı bir dönemi yaşıyoruz. Gerek savunma sanayinde gerek ticari ilişkilerimizde çok farklı bir dönemin içindeyiz. Bunları çok daha ileri taşımamızın hesaplarını yapıyoruz. Ve bunları tabii güçlendirerek götürmek de bizim en büyük amacımız. Bunu da başaracağımıza inanıyorum."

Son dakika... Moskovadaki İdlib zirvesinde ateşkes kararı çıktı

Rusya Devlet Başkanı Putin ise, İdlib'de hayatını kaybeden askerler için taziyelerini sundu:

"Her zaman olduğu gibi çok yoğun bir gündemimiz var. Kaldı ki son günlerde İdlib bölgesinde cereyan eden olaylar yüzünden şahsi görüşmemizi gerektiren gelişmeler oldu.

Sözlerime başlarkan Suriye’de hayatlarını yitiren askerleriniz için taziyelerimi ifade etmek istiyorum. Her insanın ölümü bir felakettir. Telefon görüşmemizde ifade ettiğim gibi İdlib’te Suriye askerleri orada Türk askerlerinin bulunduğunu bilmiyorlardı. Ayrıca Suriye askerlerinin de kaybı olmuştur. Suriye ordusunun gerçekten ciddi kayıpları var.

Bu olayların tekrarlanmaması, ikincisi bu gibi olayların her ikimizin de büyük önem verdiğimiz Rusya Türkiye ilişkilerine zarar vermemesi için gerçekten de bütün bu meseleleri teferruatlı bir şekilde görüşmemize ihtiyaç var.

Erdoğan’la bugünkü görüşmelerimiz baş başa gerçekleşecek, daha sonra bizlere heyetlerimiz de katılacak."

.

Son dakika... Moskovadaki İdlib zirvesinde ateşkes kararı çıktı


13.20 : Dokuzuncu yılını doldurmak üzere olan Suriye iç savaşında, bugüne kadarki en kritik buluşma Moskova'da gerçekleşiyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türk heyetini taşıyan uçak, az önce Rusya'nın başkenti Moskova'ya indi.

Milliyet'ten Kıvanç El, İdlib geriliminin masaya yatırılacağı zirvede Erdoğan'ın Kremlin Sarayı'nda Rusya lideri Vladimir Putin tarafından resmi törenle karşılandığını bildiriyor.

Taslak programa göre, Erdoğan ve Putin baş başa 1 saat, heyetler arası olarak da 1.5 saat görüşecek. Ancak bu sürenin aşılmasına kesin gözüyle bakılıyor.

Liderler Suriye'nin kuzeybatısında yer alan İdlib'teki son durumu haritalı ve görüntülü olarak ele alacak ve ateşkes için formül arayacak.

Erdoğan'a Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, MİT Başkanı Hakan Fidan, İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Savunma Sanayi Başkanı İsmail Demir, AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik ve Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal da eşlik ediyor.


KREMLİN'DE KORONAVİRÜS ÖNLEMİ

12.40 : Kremlin sarayı girişinde tüm gazeteciler ve konuklar termal kamera ile kontrol edilerek içeri alındı. Önlemlerin koronavirüs salgını çerçevesinde olduğu ve bir süredir uygulandığı kaydedildi.

Son dakika... Moskovadaki İdlib zirvesinde ateşkes kararı çıktı
Milliyet muhabiri Kıvanç El, Moskova'daki gelişmeleri anbean milliyet.com.tr için bildiriyor.

TİMES: ERDOĞAN AVRUPA'DAN DESTEK ALMAYA BAŞLADI

12.25 : İngiliz The Times gazetesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Suriye'de uçuşa yasak bir bölge oluşturulması talebine Avrupa'dan destek almaya başladığını bildiriyor.

Gazete, Hollanda'nın Suriye'nin kuzeybatısında uçuşa yasak bir bölge oluşturulması çağrısı yaptığını belirtiyor. Times, Hollanda Dışişleri Bakanı Stef Blok'un, "Bu, Suriye savaş uçağı ya da helikopteri olmaması anlamına geliyor. Bir başka deyişle İdlib üzerinde Esad için uçuşa yasak bölge" dediğini aktarıyor.

Almanya Başbakanı Angela Merkel'in de bir gün önce Türkiye sınırındaki baskıyı azaltmak amacıyla Suriye içinde evlerinden göçenler için İdlib'de bir güvenli bölge oluşturulmasını talep ettiğini hatırlatan The Times, söz konusu çağrılanı Moskova'daki kritik randevu öncesinde geldiğine dikkat çekiyor. Görüşmede büyük ihtimalle İdlib'in kaderine karar verileceğini belirten gazete şöyle devam ediyor:

"Erdoğan'ın, evlerini terketmiş yüz binlerce Suriyelinin Esad'ın ilerleyişinin devam etmesi halinde sınıra akın etmesini önlemek için Türkiye'nin kontrolündeki bir tampon bölge talep etmesi bekleniyor. Erdoğan partisinin parlamento toplantısında yaptığı konuşmada, müzakere pozisyonunu AB'nin desteğiyle ilişkilendirdi ve 'Avrupa ülkeleri sorunu çözmek istiyorlarsa Türkiye'nin Suriye'de gerçekleştirmeye çalıştığı siyasi ve insani çözüme destek verir' dedi."