Hannibal protokolü kanıtlandı! İsrail ordusu kendi vatandaşlarına dahi acımadı: Önünüze çıkanı öldürün

İsrail'de Başbakan Binyamin Netanyahu ve hükümetini, Gazze'ye saldırıların gölgesinde İsrailli esirlerin geri getirilmesine kayıtsız kalmakla suçlayan göstericiler, ülke genelinde 7 Ekim'in üzerinden geçen 9 ayın ardından esir takası anlaşması imzalanması, hükümetin istifası ve erken seçim talebiyle gün boyunca protesto gösterileri yaptı.

Ülkedeki hükümet karşıtı grupların çağrısı üzerine 7 Ekim'deki olaylarla Gazze'ye saldırıların başlamasının üzerinden geçen 9 ayın ardından "direniş günü" sloganıyla düzenlenen gösterilerde Başbakan Binyamin Netanyahu ve hükümeti protesto edildi.

Başkent Tel Aviv, Hayfa, Batı Kudüs ve diğer kentlerde göstericiler, sabah saatlerinden itibaren bazı yolları ve kavşakları trafiğe kapattı. İsrail polisi, yolu açmak için bazı noktalarda göstericilere güç kullanarak müdahale etti.

Akşam saatlerinde Batı Kudüs'te yaklaşık bin kişilik grup Meclis yakınlarındaki Sacher Park'ta toplanarak buradan Netanyahu'nun evine doğru yürümek istedi. İsrail polisi göstericilerin ilerleyeceği rotada demir bariyerle konuşlanarak yolu kapattı.

İsrail bayrağı taşıyan göstericiler, Gazze'deki İsrailli esirlerin getirilmesi için ateşkes anlaşması çağrısı yaparak "Onları geri getirin" sloganları attı. Netanyahu ve hükümetini eleştiren pankart, afiş, döviz taşıyan İsrailliler, Batı Kudüs'ün sokaklarında hükümetin istifası ve erken seçim çağrılarıyla ilerledi. İsrail polisi, çevrede atlı birlikler ve TOMA ile önlem aldı.

Tel Aviv'deki Savunma Bakanlığı önünde toplanan binlerce kişilik grup, Netanyahu hükümetini protesto etti. Göstericiler slogan ve konuşmalarıyla Netanyahu hükümetini Gazze Şeridindeki esirlerin getirilmesine kayıtsız kalmakla eleştirdi.

İsrail polisinin gün içinde bazı göstericileri göz altına alırken güç kullandığı görüntüler sosyal medyaya yansıdı.

Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana saldırılarını sürdürdüğü Gazze Şeridi'nde eğitim alan binlerce yeni savaşçının göreve başladığını açıkladı.

Kassam Tugayları Sözcüsü Ebu Ubeyde, yaptığı görüntülü açıklamada, "Savaş devam ederken binlerce yeni savaşçıya pusu atma, bomba ve füze üretme, İsrail'in saldırı kalıntılarının dönüştürülmesi gibi çeşitli eğitimler vererek silah altına almayı başardık." ifadelerini kullandı.

Ebu Ubeyde, Kassam'ın 24 tugayının Gazze Şeridi'nin "en kuzeyindeki Beyt Hanun'dan en güneyindeki Refah'a kadar 9 ay boyunca savaştığını" belirtti.

"Topraklarımızda, işgalin olduğu her yerde karşı koymak için savunma yeteneğimizi güçlendirdik ve devam ediyoruz." diyen Ebu Ubeyde, Gazze'deki Filistinlilerin "Nazi-Siyonist-Amerikan saldırılarına ve soykırımına maruz kaldığını" ifade etti.

Ebu Ubeyde, "9 aydır devam eden direnişimiz başarısızlığa uğramadı ve yumuşamadı. Gazze'de halen dışarıdan silah ve mühimmat desteği olmadan savaşıyoruz. Halkımız hala suçsuz yere bir soykırım savaşında yiyecek, su ve ilaç olmadan hayatta kalmaya çalışıyor." dedi.

Kassam Tugayları'nın Refah'ta İsrail ordusunun askerlerini öldürdüğünü, araçlarını imha ettiğini ve pusu kurduğunu vurgulayan Ebu Ubeyde, kamuoyuna İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, iktidarda kalmak ve rakiplerine saf dışı etmek amacıyla İsrailli esirleri feda ettiği mesajını verdi.

Batı Şeria ve Kudüs'teki birçok bölgede "direnişin operasyonlarla güçlü bir cevap verdiğine" dikkati çeken Ebu Ubeyde, Filistinlilerin, İsrail'in "Yahudileştirme ve soykırım politikalarına karşılık verdiğini" kaydetti.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze Şeridi'nde varılacak herhangi bir ateşkes anlaşmasının, "savaşın hedeflerini gerçekleştirene kadar İsrail'in yeniden Gazze'ye saldırabilme hakkını güvence altına alması gerektiğini" savundu.

Hamas ve İsrail arasında, Gazze'de bir ateşkes ve karşılıklı esir takasına ilişkin müzakerelerde ilerleme kaydedildiği aktarılırken İsrail Başbakanlığı Basın Ofisi, olası bir anlaşmada temel şart olarak talep ettiği maddeleri açıkladı.

Netanyahu, birinci talep olarak "hedeflerine ulaşana kadar İsrail'in Gazze'ye yeniden saldırabilme hakkını elinde tutma" şartını duyurdu.

Ayrıca Mısır'dan Gazze'ye "silah kaçırılmasına" ve binlerce silahlı Hamas mensubunun Gazze'nin kuzeyine dönmesine izin verilmeyeceği aktarıldı.

Olası bir anlaşmada, Gazze'den serbest bırakılacak İsrailli esirlerin sayısının en yüksek rakama çıkartılmasının sağlanması istendi.

Açıklamada, İsrail'in kabul ettiği ve ABD Başkanı Joe Biden'ın memnuniyetle karşıladığı planın, İsrail'in "savaştaki hedeflerini gölgelemeyeceği" belirtildi.

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları 275 gündür devam ederken, İsrail ve Hamas arasında Gazze’de ateşkes müzakereleri sürüyor. Adı açıklanmayan iki Hamas yetkilisi, Hamas’ın Gazze’de ateşkes anlaşmasına dair son teklifine dair İsrail’den cevap beklediklerini açıkladı. Yetkililer, "Cevabımızı arabuluculara ilettik ve işgalin cevabını bekliyoruz" dedi.

Ateşkes görüşmeleri hakkında bilgi sahibi olan yetkililer, İsrail'in Katarlılarla görüştüğünü belirterek, "Onlarla Hamas'ın cevabını görüştüler ve İsrail'in cevabını birkaç gün içinde vereceklerine söz verdiler" dedi.

İsrail ordusu, Gazze'nin batısında bulunan El Rimal mahallesine saldırı düzenledi. Saldırı sonucu birçok ölü ve yaralının olduğu bildirildi. Aralarında çocukların da bulunduğu yaralılar, tedavi edilmek üzere Gazze kentindeki Ehli Baptist Hastanesi'ne getirildi.

Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, son 24 saatte Gazze Şeridi’nde düzenlenen 3 saldırıda 55 Filistinlinin hayatını kaybettiği, 123 Filistinlinin ise yaralandığı aktarıldı.
Bölgedeki saldırıların başladığı 7 Ekim tarihinden bu yana ortaya çıkan bilançonun da bildirildiği açıklamada, hayatını kaybedenlerin sayısının 38 bin 153’e, yaralıların sayısının da 87 bin 828’e yükseldiği ifade edildi.

İsrail'in en önemli gazetelerinden Haaretz, 7 Ekim'de Hamas'ın saldırısı sırasında İsrail ordusunun Hannibal Protokolü adı verilen bir emir verdiğinin kanıtlarına ulaşıldığını ifade etti. Protokole göre İsrail ordusu hem sivilleri, hem rehineleri hem de Hamas savaşçılarını ayırt etmeden hedef aldı. Protokolün devreye girmesi nedeniyle öldürülen İsrailli sivillerin kesin sayısı belirlenemese de raporda şu ifadelere yer veriliyor:

“Kümülatif veriler, kaçırılan kişilerin çoğunun risk altında olduğunu, İsrail'in silah ateşine maruz kaldığını gösteriyor"

Gazeteye göre protokol "Hamas'ın sızdığı üç askeri tesiste uygulandı". Haaretz, protokolün Beit Hanoun (Erez) geçiş noktasında, Re'im ordu üssünde ve Nahal Oz karakolunda yaygın olarak kullanıldığını açıkladı. Öte yandan İsrail Yayın Kurumu (KAN) geçtiğimiz Mart ayında yaptığı bir araştırma, İsrail ordusunun 7 Ekim'de Be'eri yerleşimindeki iki tank mermisiyle hedef aldığı evde İsrailli esirlerin varlığından haberdar olduğunu zaten ortaya çıkarmıştı.

Tank saldırısıyla birlikte yaklaşık 40 Hamas savaşçısı hayatını kaybederken rehineler de yaşamını yitirdi.

Refah'taki hastane kaynaklarından alınan bilgiye göre, yardım çalışmalarında görev alan ve bu esnada alıkonulan Filistinliler, İsrail tarafından serbest bırakılır bırakılmaz Refah'ın doğusunda düzenlenen topçu saldırında hedef alındı.

Saldırıda hayatını kaybeden 3 Filistinlinin naaşı, Kerem Ebu Salim Sınır Kapısı'nda elleri bağlı şekilde bulundu.

İsrail güçleri, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinde 5 gün önce alıkoyduğu ve dün serbest bıraktığı yaklaşık 15 Filistinliye saldırı düzenlemişti. Ölen ve yaralananların olduğu saldırıdan bazı kişiler kaçarak kurtulabilmişti.

Saldırıdan kurtulan ve isminin açıklanmasını istemeyen Filistinli, 5 gün önce Refah'ın doğusundaki Gazze Havalimanı bölgesinde yardım tırlarının gelişini bekledikleri sırada İsrail güçlerince alıkonulduklarını söylemişti.

Kendisiyle beraber yaklaşık 15 Filistinlinin 4 gündür tutulduklarını ve dün salıverildiklerini ifade eden Filistinli, bırakıldıktan bir süre sonra Refah kentinde İsrail güçlerinin kendilerini hedef alarak topçu saldırısı düzenlediğini, aralarından 7 kişinin öldüğünü ve yaralandığını, diğerlerinin ise olay yerinden kurtulabildiğini anlatmıştı.

İsrail esaretinde zor günler geçirdiklerini ifade eden Filistinli, "İsrail askerleri bizi alıkoyduktan sonra türlü işkenceler yaptı. Fiziksel işkence gördük, aşağılandık. Alıkonulanları yere yatırarak ayaklarıyla bastılar, üzerlerine idrarlarını yaptılar." demişti.

Lübnan merkezli Hizbullah geçtiğimiz Perşembe günü İsrail'in kuzeyindeki çeşitli askeri üslere 200'den fazla roket ve insansız hava aracı (İHA) ile saldırılar gerçekleştirdi. Saldırıların, İsrail'in bir önceki gün düzenlediği hava saldırısında üst düzey komutan Muhammed Nasır'ın öldürülmesine misilleme olduğu belirtiliyor. Nasır, Hizbullah'ın güney Lübnan'daki üç bölgesel tümeninden birini komuta ediyordu.

İsrail'in saldırısından saatler sonra, Hizbullah, ağır savaş başlıklarına sahip çok sayıda Katyuşa roketi ve Falaq füzesini kuzey İsrail'e ve Suriye'nin İsrail işgali altındaki Golan Tepeleri'ne fırlattı. Son saldırı, son haftalarda artan gerilimler arasında Lübnan-İsrail sınırında devam eden çatışmadaki en büyük gerilimlerden biri olarak görüldü.

Çatışmaların tüm bölgeye yayılmasından endişe eden Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Fransa, bölgedeki mevcut durumun daha geniş bir çatışmaya dönüşmesini önlemek için çabalıyor.
İsrailli yetkililer ise diplomatik çözüm çabalarının başarısız olması durumunda Lübnan ile savaşa girilebileceğini belirtiyor. İsrail'in savaş için planladığı zaman ise Ağustos ayının ikinci yarısı olarak gösteriliyor.

HİZBULLAH SALDIRIYA GEÇTİ

Sabah saatlerinde Hizbullah, İsrail'in Aşağı Celile bölgesine füze saldırısında bulundu. Demir kubbenin önlediği saldırılardan bazıları ise hedeflerine ulaşmayı başardı. İsrail basını saldırılarda çok sayıda yaralının olduğunu öne sürerken füzelerin birçok bölgede yangınlara neden olduğunu da ifade etti.

Lübnan'daki Hizbullah hareketi, İsrail'in Kefr Şuba Tepeleri'ndeki Ruveysat el-Alem mevzisini vurduğunu duyurdu.

Hizbullah'ın Telegram hesabından yapılan açıklamada, İsrail'in Kefr Şuba Tepeleri'ndeki Ruveysat el-Alem mevzisinin füzelerle hedef alınarak vurulduğu belirtildi.

Açıklamada, bunun "Gazze Şeridi'ndeki Filistin halkının cesur ve onurlu direnişine destek vermek amacıyla" gerçekleştirildiği aktarıldı.

Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana saldırılarını sürdüren İsrail, kuzey sınırında da Lübnan Hizbullahı ile çatışıyor.

İsrail ile Lübnan arasında "Mavi Hat" olarak tabir edilen sınır hattında son haftalarda gerginlik tırmanıyor.

İsrail'in müzakere heyetinin, esir takası anlaşması konusunda görüşmeler yapmak üzere yarın Katar'a gideceği belirtildi.

İsrail'in Yedioth Ahronoth gazetesinin haberinde, heyetin Gazze'deki İsrailli esirlerin geri dönüşünün sağlanması amacıyla müzakerelere devam etmek üzere 8 Temmuz'da Katar'ın başkenti Doha'ya gideceği ifade edildi.

Başka bir İsrail heyetinin de aynı gün Mısır'a giderek görüşmeler yapacağı bilgisine de yer verilen haberde, görüşmelere, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü William Burns, Mossad Direktörü David Barnea, Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ve Mısır İstihbarat Başkanı Abbas Kamil'in katılacağı kaydedildi.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Perşembe günü Hamas ile görüşmek üzere bir müzakereci ekibi görevlendirdi. İsrail Dış İstihbarat Servisi (Mossad) Başkanı David Barnea'nın Doha'da Katar Başbakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Tani ile görüştüğü bildirildi.

İngiliz medyasının aktardığına göre İsrail Başbakanlık Ofisi'nden Cuma günü yapılan açıklamada müzakerelerin önümüzdeki hafta devam edeceği belirtildi. Bu, İsrail hükümeti ile Hamas arasındaki görüş ayrılıklarını nihai olarak gidermeyi amaçlayan bir dizi karmaşık görüşmenin ilk adımı olarak değerlendiriliyor. Mossad Başkanı Barnea'nın Doha'dan ayrılmasının ardından İsrail'den yapılan açıklamada iki taraf arasındaki görüş ayrılıklarının devam ettiği aktarıldı. İsrailli yetkililer daha önce beklentilerin düşürülmesi gerektiğini söylemişti.

ABD Başkanı Joe Biden, 31 Mayıs'ta Gazze'deki savaşı sona erdirmek için üç aşamalı yeni bir öneri sunmuştu. Hamas'ın kalıcı ateşkes talebi ile İsrail'in gerekirse Gazze'de savaşa devam etme özgürlüğüne sahip olması gerektiği yönündeki karşı talebi şimdiye kadar müzakerelerin sonuçlanmasına engel oldu.
Biden'ın teklifi bu çıkmaza çözüm sunmayı hedefliyor ve kalıcı ateşkese hemen olmasa da 6 haftalık geçici bir ateşkes ve müzakerelerin devamıyla ulaşılmasını öneriyor.

Hamas yetkililerinin bu öneriye yanıt verdiği bildirildi ancak bu yanıtın içeriği henüz kesin olarak bilinmiyor.

İsrail'in tepkisinin ise geçtiğimiz aylarda sunulan çeşitli diğer tekliflere kıyasla çok daha olumlu olduğu belirtiliyor. İsrail'in müzakere ekibinden bir kaynak Hamas tarafından sunulan yanıtın "çok önemli bir atılım" içerdiğini söyledi.

HAMAS KABUL ETTİ İDDİASI

Associated Press'in (AP), adını açıklamak istemeyen bir Hamas yetkilisi ile bir Mısırlı yetkiliye dayandırdığı haberine göre, Hamas "kalıcı ateşkese" ilişkin görüşmelerin diğer aşamalarda müzakere edilmesine yeşil ışık yaktı.
AP’ye konuşan yetkililer, Washington'un önerdiği aşamalı anlaşma çerçevesinde altı haftalık "tam ve eksiksiz" bir ateşkesin sağlanacağı ve Gazze'de tutulan İsrailli yaşlı, hasta ve kadın esirlerin serbest bırakılması karşılığında İsrail hapishanelerinde alıkonulan yüzlerce Filistinlinin serbest bırakılacağını belirtti.
Ayrıca yetkililer, altı haftalık ateşkes sürecinde, İsrail güçlerinin Gazze'nin yoğun nüfuslu bölgelerinden çekileceğini ve yerinden edilmiş Gazzelilerin kuzey bölgelerindeki evlerine dönmesine izin vereceğini söyledi.

Ateşkes anlaşmasının ilk altı haftalık aşamasında Hamas, İsrail ve arabulucuların, sivil veya asker erkek esirlerin serbest bırakılmasını öngören ikinci aşamanın şartlarını müzakere edeceklerini belirten yetkililer, bunun karşılığında İsrail’in daha fazla Filistinli'yi serbest bırakacağının altını çizdi.
Ayrıca yetkililer, son aşamanın, ölenlerin cansız bedenleri de dahil olmak üzere kalan esirlerin iadesi ve yıllar sürecek bir yeniden inşa projesinin başlatılmasını içereceğini kaydetti.

İSRAİL KANADI NE DİYOR?

Üst düzey İsrailli yetkililer, Hamas'la yapılacak herhangi bir ateşkes ve rehine anlaşmasının, İsrail Kuvvetlerinin, Gazze Şeridi'ni Doğu-Batı'dan ayıran bir rota olan "Netzarim Koridoru" da dahil olmak üzere Gazze Şeridi'nin belirli bölgelerinden çekilmesini içermeyeceğini belirtti. Netzarim Koridoru Gazze'nin tam ortasında bulunan bir hat ve bölgeyi neredeyse tam olarak ikiye bölüyor ve Hamas için kırmızı çizgi konumunda. İsrailli yetkililer ayrıca ateşkesin Philadelphia Koridoru'nu kapsamayacağını hatırlattı.

İsrail ordusuna ait savaş uçaklarının Gazze Şeridi'ne yerinden edilmiş sivillerin sığındığı okula düzenlediği saldırı sonucu çoğu çocuk ve kadın olmak üzere 16 Filistinli hayatını kaybetti, 50 kişi yaralandı.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail savaş uçaklarının, Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yer alan Nusayrat bölgesinde El-Cauni Okulu'nu bombalayarak bir katliam yaptığı belirtildi.

Açıklamada, söz konusu okula düzenlenen saldırıda ölen 16 sivilin cansız bedeni ile 50 yaralının Aksa Şehitleri Hastanesi'ne ulaştığı ifade edildi.

Filistin resmi haber ajansı WAFA'da yer alan haberde, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nde sivillerin sığındığı okulu hedef aldığı aktarıldı.

Haberde, Gazze'nin orta kesiminde sivillerin sığındığı Cauni Okulu'nun 7 Ekim 2023'ten beri 3 kez hedef alındığı hatırlatıldı.

WAFA'da yer alan haberde, İsrail savaş uçaklarının Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya bölgesinde sivilleri hedef aldığı; saldırıda bir kişinin öldüğü, çok sayıda kişinin yaralandığı kaydedildi.

İsrail ordusunun Gazze kentinde El-Abrar Camii'nin çevresine düzenlediği saldırıda da bir Filistinlinin yaşamını yitirdiği, Gazze'nin güneyindeki Refah kentinde ise daha önce öldürülmüş 2'si kadın 7 sivilin cansız bedenine ulaşıldığı ifade edildi.

İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda en az 15 bin 694’ü çocuk, 10 bin 279'u kadın olmak üzere 38 bin 98 Filistinli öldü, 87 bin 705 kişi yaralandı.

Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.