Gazze'deki savaşta son dakika... Hamas yeni görüntü yayınladı! İsrailli rehine: IDF'yi kuranlar bizleriz, neden terk edildik

İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları sürerken, İsrail Gazze Şeridi’nde asker kaybetmeye devam ediyor. İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) tarafından yapılan açıklamada, 22 yaşındaki Yarin Gahali’nin Gazze’nin güneyinde ve 33 yaşındaki Netanel Silberg’in Gazze’nin kuzeyindeki çatışmalarda hayatını kaybettiği aktarıldı.

İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik başlattığı kara harekatında ölen İsrailli asker sayısı 129’a yükselmiş oldu.

Belçika Dışişleri Bakanı Hadja Lahbib, İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarına değinerek, "Gazze çatışması bize çok itibar kaybettirdi. Bizim saygınlığımızı yeniden inşa etmemiz gerekiyor. Filistin için bir politik vizyon oluşmalıdır. Bizim bölgede güvenlik ve istikrarı sağlayarak kalıcı barışı inşa etmemiz gerekiyor" dedi.
Belçika’nın başkenti Brüksel’de faaliyet gösteren Belçika’nın en ünlü düşünce kuruluşları arasında sayılan Egmont Kraliyet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü tarafından "Avrupa'nın Doğu ve Güney Komşuluğu Değişim İçinde: Ukrayna'dan Orta Doğu'ya Savaş ve Jeopolitik" başlıklı panel düzenlendi. Panelde konuşan Belçika Dışişleri Bakanı Hadja Lahbib, yaşanan savaşlar ve sonuçları nedeniyle uluslararası toplumun ciddi bir itibar kaybettiğini söyledi.

Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin bir daimi üyesi olan Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesi ve Gazze’de yaşanan insanlık dramı sürecinde insani hukukun ihlal edilmesiyle uluslararası kurumların ve toplumun ciddi şekilde saygınlık kaybı yaşadığını belirten Lahbib, "Birçok devlet bir anlaşmaya katılmak istiyor. Kendimize karşı bile dürüst olmalıyız. Haklı veya haksız dünya ülkeleri bir çifte standart yaşıyor. Gazze çatışması bize çok itibar kaybettirdi. Bizim saygınlığımızı yeniden inşa etmemiz gerekiyor. Filistin için bir politik vizyon oluşmalıdır. Bizim bölgede güvenlik ve istikrarı sağlayarak kalıcı barışı inşa etmemiz gerekiyor. Hem İsraillilere hem de Filistinlilere bu güvenli ortamı sağlamalıyız. Bu çatışma uzun süreden beri uluslararası ilişkileri zehirliyor" dedi.

"Şu anda dünya çapında en az 30 ayrı şiddetli çatışma yaşanıyor"

Dünya genelinde yaşanan çatışmalar nedeniyle sivillerin büyük bir mağduriyet yaşadığına dikkat çeken Lahbib, "Bugün burada Avrupa’nın yanı başı olan Ukrayna ve Orta Doğu'daki savaşı konuşuyoruz. Her iki çatışmanın da çözüme kavuşması lazım. Bunların yanında Suriye, Kafkaslar, Libya, Sahra ve Afrika’nın başka yerlerini de sayabilirim. Şu anda dünya çapında en az 30 ayrı şiddetli çatışma yaşanıyor. Bu çatışmalar halkın yaşamını bozuyor. Aileler evlerini ve yakınlarını terk ederek özgürlük ve huzur için canları pahasına göç akımlarına sebep oluyor. Bu çok ciddi bir durumdur" dedi.

Belçika dönem başkanlığında savunmaya önem verecek

Gelecek yıl ocak ayı başında altı aylığına Avrupa Birliği (AB) Konseyi Dönem Başkanlığını devralacak Belçika’nın önceliklerine de değinen Lahbib, Avrupa’nın güvenliği için daha fazla savunma yatırımına ihtiyaç olduğunu, Dönem Başkanlığı kapsamında Belçika’nın daha fazla AB savunma yatırımı yapması konusuna önem vereceğini bildirdi. Lahbib, Belçika’nın AB Konseyi Dönem Başkanlığı kapsamında ayrıca genişleme politikasının da tartışılmasına imkan sağlanarak yeni üyelerle birlikte daha güçlü bir Avrupa savunmasının desteklenmesinin hedefleneceğini söyledi.

Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, Gazze Şeridi'nde İsrail güçlerine düzenlediği saldırılara dair yeni görüntüler paylaştı. Beyt Lahya’da İsrail konvoyuna düzenlenen saldırıda çok sayıda İsrail askerinin içinde bulunduğu bir cipin roketle vurulduğu görüldü.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıları 73’üncü günde devam ederken, Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları da Gazze Şeridi'nde İsrail güçlerine karşılık vermeyi sürdürüyor. Kassam Tugayları, Gazze Şeridi’nde birçok noktada İsrail ordusuna düzenlediği saldırılara ait yeni görüntüleri yayınladı. Çok sayıda zırhlı aracın roketlerle vurulduğu görüntülerde, Beyt Lahya’da İsrail konvoyuna düzenlenen saldırıda çok sayıda İsrail askerinin içinde bulunduğu bir cipin roketle vurulduğu görüldü. İsrail ordusunun vurulan tankları iş makineleriyle çekerek bölgeden çıkarmaya çalıştığı anlar da görüntülerde yer aldı.

Gazze Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada 7 Ekim'den beri devam eden savaşta toplam 19 bin 453 kişinin yaşamını yitirdiği bildirildi. Bölgedeki yaralı sayısı ise 52 bin 286.

Yemen'de faaliyet gösteren Husiler, Kızıldeniz'deki iki gemiye (Swan Atlantic ve MSC Clara) düzenlenen saldırıları üstlendiklerini açıkladı. Husilerin Sözcüsü Yahya Sarea X hesabı üzerinden yaptığı açıklamada saldırının deniz droneları ile düzenlendiğini kaydetti.

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin ile İsrail Başbakanı Netanyahu arasındaki görüşme Tel Aviv'de başladı.

Avrupa Birliği Dış Politika Şefi Josep Borrel, Gazze'de "Çok fazla sivilin" öldürüldüğünü söyledi. X hesabı üzerinden yaptığı açıklamada Borrel "İsrail'in askeri operasyonunda çok keskin bir ayrıma tanıklık ediyoruz. Operasyonlarda üç İsrailli rehine dahil yüzlerce sivil öldü. Bu artık sona ermeli, acilen insani bir araya ihtiyaç var" dedi.

İngiliz petrol şirketi BP, Husilerin kargo gemilerine yaptığı saldırılar nedeniyle Kızıldeniz üzerinden yaptıkları petrol ve gaz sevkiyatını durdurdu. Şirketten yapılan açıklamada konuyla ilgili şöyle denildi:

"Çalışanlarımızın güvenliği bizim önceliğimizdir. Kızıldeniz'den yapılan nakliye şartları giderek kötüleştiği için transit geçişleri durdurma kararı aldık"

İsrail gizli servisi Mossad'ın Direktörü David Barnea, Polonya'nın başkenti Varşova'da ABD gizli servisi CIA Direktörü William Burns ve Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman el Tani ile bir araya geldi.

İsrail medyası, Mossad şefinin katıldığı gizli toplantının gündeminin yeni rehine takası olduğunu yazdı.

Kasım ayında uygulanan bir haftalık geçici ateşkeste Gazze'yi yöneten Hamas 100'den fazla İsrailli ve yabancı rehineyi serbest bıraktı. Buna karşılık İsrail hapishanelerinde tutulan 300 kadar Filistinli kadın ve çocuk mahkum da özgürlüğüne kavuştu.

Ynet'e bilgi veren bir kaynak, yeni rehine müzakerelerinin öncekilerden uzun, karmaşık ve daha zor olacağını söyledi.

Halihazırda Hamas'ın elinde 130'dan daha az rehine kaldığı tahmin ediliyor. İsrail ordusu, geçen hafta üç rehineyi yanlışlıkla vurarak öldürdüğünü açıkladı.

Bir haftalık geçici ateşkes ve rehine takası anlaşmasında Körfez ülkesi Katar kilit bir rol oynamıştı.

İsrail Başbakanı Netanyahu, ülkenin savunma bütçesinin 5,5 milyar dolarlık bir artışa gitmesi gerektiğini söyledi. Netanyahu bu açıklamasını İsrail Merkez Bankası Başkanı Amir Yaron'un görev süresinin uzatılması için düzenlenen tören sırasında yaptı.

İsrail savaş uçaklarının vurduğu Cibaliye mülteci kampındaki can kaybı sayısı artıyor.

Filistinli yetkililer, sabah saatlerinde 90 olarak açıkladıkları sayının öğle saatlerinde 110'a çıktığını bildirdi.

İşgalci İsrail ordusunun Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliye mülteci kampına saldırılarını hafta sonu başlattı. Cibaliye'deki kurbanların çoğu çocuk ve kadınlar.

Al Jazeera, Burş ve Elvan ailelerinin evlerinin vurulması sonucu onlarca insanın da enkaz altında kaybolduğunu bildirdi.

Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF) yöneticisi Ricardo Martinez, İsrail'in 73 gündür aralıksız şekilde bombardımana tuttuğu Gazze Şeridi'nde su sisteminin tamamen çöktüğünü duyurdu.

Su sisteminin artık çalışmadığını aktaran Martinez, Gazze'deki temiz su eksikliğinin yakın zamanda İsrail'in saldırıları kadar tehlikeli olabileceği uyarısında bulundu.

İsrail ordusuna göre, Gazze'nin kuzeyindeki Erez sınır kapısı yakınlarında ortaya çıkarılan tünelin maliyeti milyonlarca dolar. Ordu sözcüsü Daniel Hagari, "Tüneli inşa etmek yıllar sürdü, içinden araçlar geçebiliyordu. Bu bir şehir" dedi.

Yerel medya, tünelin derinliğinin bazı yerlerde 50 metreyi bulduğunu ve İsrail topraklarına girmediğini yazdı.

Henüz tamamı ortaya çıkarılamayan tünelde iletişim, su ve elektrik hatlarının yanı sıra birçok yol ve kavşak var. Rayların döşendiği tünelde drenaj sisteminin de kurulduğu görüldü.

İsrail medyası, dev tünelin Hamas'ın lideri Yahya Sinvar'ın kardeşi Muhammed Sinvar tarafından planlandığını ve inşa edildiğini bildirdi. İşgalci İsrail ordusu ise Muhammed Sinvar'ı tünelde ilerleyen bir arabanın içinde gösteren bir görüntü yayınladı.

The Times of Israel, tünelin rotasını gösteren haritanın yayınlanmasına izin verilmediğini kaydetti.

Uluslararası haber ajansları AP ve AFP tünelden çok sayıda fotoğrafı dünyaya geçerken, uluslararası medya İsrail'in burnunun dibindeki tüneli bugüne kadar neden keşfedemediğini sorguladı.

Amerikan ABC News, savaşın yetmiş ikinci gününde uluslararası medyaya gösterilen tünelin 7 Ekim baskınından önce İsrail istihbaratına dair yeni soruları canlandırdığını yazdı. ABC, tünelin giriş noktasının sınırdaki İsrail askeri üssünden birkaç yüz metre uzaklıkta olduğunu kaydetti.

'Gazze metrosunun içinde' başlığını atan Financial Times, Gazze'nin altındaki tünellerin uzunluğunun 500 kilometreyi bulduğunu ve Londra metrosundan daha büyük olduğunu aktardı.

Wall Street Journal ise, tünelin İsrail ordusu tarafından 'Sinvar'ın sırrı' olarak adlandırıldığını bildirdi.

KASSAM TUGAYLARI'NDAN VİDEOLU YANIT

Hamas'ın silahlı kanadı Kassam Tugayları ise, bugün öğle saatlerinde sosyal medya hesaplarından bir video paylaştı ve İsrail'e açık bir mesaj verdi.

Tüneli gezen İsrail Savunma Bakanı Yoav Galant'ın dikkat çektiği video, "Geç kaldınız, görev çoktan tamamlandı" mesajıyla yayınlandı.

Görüntülerde bir başka göze çarpan ayrıntı, 7 Ekim baskınında Erez sınır kapısında gerçekleştirilen saldırıdan bölümler bulunması. Kassam Tugayları, tüneli kullanan savaşçılarının İsrail askerlerini rehin aldığını gösterdi.

İsrail ordusu, öğle saatlerinde bir askerin daha Gazze'deki işgalde öldürüldüğünü açıkladı.

Astsubay kıdemli üstçavuş Lidor Yosef Karavani'nin Gazze'nin kuzeyinde ölmesiyle, İsrail'in Gazze'nin karadan işgalindeki kaybı 127'e çıktı.

İsrail ordusu sabah saatlerinde de dört askerin öldürüldüğünü duyurmuştu.

İsrail'de yayın yapan Kanal 13 televizyonu, Gazze'deki işgale katılan askerlerin bulduğu ileri sürülen bir dizi belge yayınladı.

Habere göre, söz konusu gizli belgeler Gazze Şeridi'nin güneyindeki en büyük şehir Han Yunus'ta bulundu.

Gizli belge koleksiyonu, Hamas'ın sekiz yıl öncesinden üst düzey İsrailli subayların kimliklerine sahip olduğunu ortaya koydu.

Kanal 13, belgelerin 2014'teki yıkıcı savaştan bir yıl sonrasına, 2015'e ait olduğunu izleyicilerine aktardı. Habere göre, Hamas'ın albümünde İsrail ordusunun istihbarat subayları da dahil bütün üst düzey subayları, dönemin İsrail genelkurmay başkanı Gadi Esinkot ve Savunma Bakanı Avigdor Liberman'ın fotoğrafları var.

Gizli belgelerde ayrıca İsrail ordusunun organizasyon yapısına dair ayrıntılar yer alıyor.

İsrail medyasındaki yorumlarda, belgeler Hamas'ın sekiz yıldır 7 Ekim baskınına hazırlandığını kanıtlıyor.

İran'da bugün başkent Tahran dahil birçok şehirde akaryakıt istasyonları devre dışı. İsrail ise bir hastaneyi hedef alan siber saldırının arkasında İran'ın olduğunu söylüyor.

Akaryakıt istasyonlarındaki internet sistemini hedef alan siber saldırının etkisi fazlasıyla hissedildi.

İranlı yetkililer, akaryakıt istasyonlarının yüzde 60'ının devre dışı kaldığını açıkladı. Yetkililer, halktan acil olmadıkça akaryakıt almaya gitmemelerini istiyor.

'YIRTICI SERÇE' SALDIRISI

İsrail medyası ise, İran'ın akaryakıt sistemini hedef alan saldırının arkasında İsrailli hackerların olduğunu duyurdu.

Gonjeshke Darande-Yırtıcı Serçe adlı korsan grubu, İran'daki benzin istasyonlarını felç ettiğini açıkladı. Farsça ve İngilizce açıklama yapan grup İran ve vekillerinin Orta Doğu'daki saldırılarına yanıt verdiğini kaydetti, "Hamaney, ateşle oynamanın bir bedeli var" mesajını paylaştı.

Times of Israel, aynı grubun daha önce İran'daki büyük çelik şirketlerine siber saldırı düzenlediğini hatırlatıyor.

İSRAİL HASTANESİNDEKİ YARALILARIN HASSAS BİLGİLERİ ÇALINDI

İsrail ise, Ziv Tıp Merkezi adlı hastaneyi hedef alan saldırının arkasında İran ve Hizbullah'ın olduğunu duyurdu.

Tel Aviv yönetimi, savaş ortasında yaralı askerlerin tedavi edildiği hastanelerin aşırı yük altında olduğunu ve siber saldırıyla İsrail'in direncine zarar vermenin amaçlandığını savunuyor.

Safed'deki Ziv Tıp Merkezi'ni hackleyen grup, hastaların hassas kişisel bilgilerine ulaştı ve söz konusu verileri internette yayınladı. İsrailliler siber saldırının hastanenin işleyişini engellemesini ise durdurduklarını söylüyor.

Kızıldeniz'de ilerleyen bir gemi, Yemen yakınlarında saldırıya uğramış olabilir. Yemen'in batısını kontrol eden Husilerin kıyıdan yaklaşık 50 kilometre açıktaki gemiyi hedef aldığı bildiriliyor.

İngiliz donanmasına bağlı İngiltere Deniz Ticaret Organizasyonu (UKMTO), geminin yakınında bir patlama olduğunu duyurdu.

İran destekli grup, geçtiğimiz haftalarda İsrail'e ait bir kargo gemisine el koydu, birden fazlasına ise füzeler ya da drone'larla saldırdı.

Husiler bir sonraki adım olarak İsrail limanlarına giden her gemiyi hedef alacaklarını duyurdu, Norveç ve Amerikan petrol tankerlerine saldırı düzenledi.

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, önümüzdeki saatlerde İsrail'in başkenti Tel Aviv'e inecek. Doğu Kudüs'ten bildiren Al Jazeera muhabiri Alan Fisher, Lloyd Austin'in Washintgton'dan Tel Aviv'e 'geleneksel' Amerikan mesajı getireceğini aktarıyor. Bunlar, İsrail'in Hamas'a karşı savaşmakta kesinlikle haklı olduğu ancak sivil kayıpların azaltılması ve uluslararası hukuka riayet edilmesi gibi mesajlar.

Alan Fisher, "Elbette, bunların çok azını savaş sahasında görüyoruz. Yarı çıplak mahkumların geçit töreninden hastanelerin bombardımana tutulmasına ve sivillerin yaşadığı evlerin hedef alınmasına kadar" diyor.

Lloyd Austin'in Irak ve Afganistan'da üst düzey bir Amerikan generali olarak rol oynadığını hatırlatan Al Jazeera muhabiri Fisher, ABD Savunma Bakanı'nın ziyarettte şehir savaşlarındaki deneyimlerini anlatmasını bekliyor.

Ancak Fisher'a göre, mevcut tabloda Gazze'deki şehirlerde Hamas üyelerini doğrudan hedef alacak komando operasyonlarına ne zaman geçileceği İsraillilere kalmış halde:

"Bu mesajı son birkaç ayda o kadar sık duyduğumuz için ABD'lilerin uydurması gibi hissettiriyor. İsrailliler savaşı kendilerine göre uygun gördükleri şekliyle ilerletmeye devam ediyor. Ve Lloyd Austin'in ziyaretinden sonra da bunu yapmayı sürdürecekler."

İsrail ordusunun Gazze'de öldürdüğü üç rehineye dair yeni ayrıntılar yayınlandı.

Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Şucaiyye'de İsrail askerleri tarafından vurulan rehineler 28 yaşındaki Yotam Haïm, 22 yaşındaki Samer Talalka ve 26 yaşındaki Alon Shamriz'di.

Üstleri çıplak şekilde bulundukları binadan dışarı çıkan rehinelerden biri, elinde üzerinde beyaz bir bez olan sopa taşıyordu. Rehineleri gören bir İsrail askeri hedef gözetmeksizin ateş açtı. İsrailli rehinelerden ikisi hemen, diğeri ise geri döndüğü binada öldü.

İsrail ordusunun rehineleri öldürdüğünü duyurması, ülkeyi birbirine kattı. Başbakan Binyamin Netanyahu ve kabinesine büyük öfke duyan rehine yakınları, Tel Aviv'de gösteri düzenledi. Bir rehinenin annesi ise açlık grevine başladı.

İşgal askerleri tarafından vurulan rehinelerin yardım çağrısı yaptığı pankartın fotoğrafı da İsrail ordusu tarafından yayınlandı. Resmi açıklamaya göre, rehineler yemek artıklarını kullanarak acil yardım çağrısı olan bir pankart yazdı.

Beyaz bez ya da bayrak; savaşta teslimiyet, ateşkes veya görüşme arzusunun sembolü anlamını taşıyor.

Rehinelerin bulunduğu yerde acil yardım çağrısı olan SOS yazılı bir mektup da bulunmuştu.

İsrail ordusu, Gazze'deki işgale katılan askerlerden dördünün daha öldürüldüğünü açıkladı.

Ölen askerlerin tamamı Gazze Şeridi'nin güneyindeki çatışmalarda Filistinli gruplar tarafından hedef alındı.

İşgal ordusu, geçen hafta bir günde albay, yarbay ve binbaşıların bulunduğu 10 askerini birden kaybederek en ağır darbeyi aldı.

Son ölümlerle Gazze'de öldürülen İsrail askeri sayısı 126'ya yükseldi.

Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Nuseyrat mülteci kampını bir kez daha vuran İsrail ordusu, en az 25 Filistinlinin yaşamını yitirmesine neden oldu.

Al Jazeera'ya konuşan kamp sakinleri, hayatını kaybedenlerden 10'unun aynı aileden olduğu bilgisini verdi. Bombardıman sırasında Ebu Gargud ailesi evlerinde oturuyordu ve işgal ordusu hiçbir uyarıda bulunmadan binayı yerle bir etti.

Nuseyrat'ta yaşamını yitirenler arasında Filistinli gazeteci Hanin el Kutşan da var. Al Jazeera, Kutşan'ın aile üyeleriyle birlikte İsrail tarafından vurulduğunu bildirdi.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) bu akşam yine bir kritik oylama var. Gazze'de kalıcı ateşkes ve bütün rehinelerin koşulsuz serbest bırakılması gibi unsurlar içeren karar tasarısı, beşi daimi 15 üye tarafından oylanacak.

ABD, bir önceki ateşkes tasarısını İsrail'in savaşı devam ettirebilmesi için veto etmişti. Bugün de yine tüm gözler ABD'nin üzerinde olacak, Washington'ın tercihi oylamanın kaderini belirleyecek.

BMGK'nın diğer daimi üyeleri arasında yer alan Fransa ve İngiltere'den geçen hafta kalıcı ateşkesi destekleyen açıklamalar geldi.

ABD tarafından yapılan resmi olmayan açıklamalarda ise, tasarıyı BMGK'ya getiren Birleşik Arap Emirlikleri'nin neyin geçip neyin geçmeyeceğini tam olarak bildiği kaydedildi.

BMGK'ya sunulan metinde ayrıca iki devletli çözümün altı net bir şekilde çizilirken, Gazze'nin Batı Şeria ile birleştirilmesinin önemi vurgulandı.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'na geçen hafta getirilen acil ateşkes tasarısı ise, ezici bir çoğunlukla kabul edildi. Filistin'e destek veren ülkelerin sayısının 121'den 153'e çıktığı görüldü. BM Genel Kurulu'ndaki tasarıların bağlayıcılığı bulunmuyor ancak İsrail'e verilen desteğin giderek eridiğini göstermesi açısından kritik önemde.

İşgalci İsrail ordusunun Gazze'nin kuzeyindeki Cibaliye mülteci kampına hafta sonu başlattığı saldırılarda can kaybı 90'ı aştı. Cibaliye'deki kurbanların çoğu çocuk ve kadınlar.

Al Jazeera, Burş ve Elvan ailelerinin evlerinin vurulması sonucu onlarca insanın da enkaz altında kaybolduğunu bildirdi.

İngiltere'nin eski Savunma Bakanı Ben Wallace, İsrail'in Gazze'de uyguladığı taktiklerin 50 yıllık bir çatışmaya daha benzin döktüğünü söyledi.

Sunday Telegraph gazetesine bir yazı yazan Wallace, Filistinlilere karşı öldürme öfkesine tutulan İsrail'in meşru müdafaya dair yasal otoritesinin kendi saldırganlığıyla baltalandığını kaydetti:

"Netanyahu'nun hatası her şeyden önce Hamas saldırısını kaçırmaktı. Ancak, öldürücü bir öfkenin sorunu düzelteceğini sanıyorsa, fazlasıyla yanılıyor. Uyguladığı yöntemler bu sorunu çözmeyecek. Gerçek şu ki, Netanyahu'nun taktiklerinin çatışmaya bir 50 yıl daha yakıt sağladığını düşünüyorum."