05.09.2013 - 21:06 | Son Güncellenme:
Örgütten ayrılan kişilerin PKK tarafından nasıl öldürüldüğüne yer verilen ve 73 kişinin imzasını taşıyan mektupta, "PKK'nın ölçü tanımaz saldırganlığına karşı", Barzani'nin "önleyici kesin bir tavır göstermemesi" de eleştirildi.
PKK'nın politikalarını eleştiren bir grubun 2004'te Kandil'den ayrılarak Erbil'in Köysancak kasabasına yerleştiği hatırlatılan mektupta, "Bu insanlar bir süre sonra, Yurtsever Demokrat Parti (PWD) ismiyle bir grup kurup, kuzeyde siyaset yapacaklarını kamuoyuna bildirdi. Silahlı mücadele yöntemi yerine, barışçıl, demokratik bir mücadele yöntemini benimsediklerini deklare eden bu partinin mensubu birçok yönetici, çeşitli tarihlerde PKK tarafından öldürüldü" denildi.
Mektupta, Kani Yılmaz ve Sabri Tori'nin, uğradıkları bombalı saldırı sonucu hayatını kaybettiği, Sipan Rojhilat'ın Mahmur-Musul yolunda kaçırılarak öldürüldüğü, Kemal Şahin'in Süleymaniye-Kerkük yolu üzerinde kaldığı kampa yapılan baskında yaşamını yitirdiği, PWD ile ilişkisi olduğu için Halkın Demokrasisi Partisi (HADEP) Genel Başkan Yardımcısı Hikmet Fidan'ın da Diyarbakır'da katledildiği aktarıldı.
Yurtsever Demokrat Parti yönetici ve sempatizanlarının 24 Ağustos'ta Köysancak'ta PKK tarafından planlanan toplu bir katliamdan son anda kurtulduklarına da yer verilen mektupta, şunlar kaydedildi:
"Uzun zamandır PKK'nın ölüm tehdidi altında yaşamlarını sürdürmeye çalışan PWD üyeleri, Köysancak'ta PKK'nın gerçekleştirmek istediği toplu bir katliam girişiminden kılpayı kurtuldu. PWD yöneticilerinden Nizamettin Taş ve Ekrem Dersimi'ye göre, Kandil'den çıkan bir emirle toplu olarak yok edilmek istenmişlerdir. Yaralı olarak ele geçen şahsın, asayişte verdiği ifadesi, Taş ve Dersimi'nin iddialarını doğrulamaktadır."
Barzani'ye, PKK'nın hedefinde olan kişileri koruma çağrısı yapılan mektupta, "Sayın Başkan Barzani, hükümetinizin hükümranlığı altındaki bölgede yaşayan vatandaşlarınızın can ve mal güvenliğinden sorumlusunuz. Ülkenizin bir kazası olan Köysancak'ta PWD'lilerin can güvenliğini ve açık legal siyaset yapma özgürlüğünü sağlamak sizlerin görevidir" ifadesi kullanıldı.
PKK'nın saldırılarına karşı, Barzani yönetiminin "önleyici kesin bir tavır göstermemesinden" kaynaklanan üzüntünün dile getirildiği mektupta, Barzani'ye şu eleştiriler yöneltildi:
"Onların sürekli bir ölüm tehdidi altında yaşadıklarını, açık siyaset yapamadıklarını, ülkemizin yararına yapılan bazı toplantılara katılmalarının engellendiğini çok iyi bilmektesiniz. Sizin gibi hukuka, düşünce ve örgütlenme özgürlüğüne ve insan yaşamının kutsallığına büyük değer verdiği bilinen bir başkanın, PKK'nın bu ölçü tanımaz saldırganlığına karşı önleyici kesin bir tavır alamaması partinizin ve ailenizin tarihsel geçmişine ve şahsınıza büyük saygı duyan bizleri derinden üzmektedir. PKK güçlerinin, insan hayatını hiçe sayan saldırgan tutumlarına müsaade etmeyeceğinizi ve ülkenizde yaşayan tüm vatandaşlarınızın can güvenliğinin ve siyaset yapma özgürlüğünün, hükümetinizin güvencesi altında olduğunu düşünüyor, gereğinin yapılmasını saygıyla arz ediyoruz."