İdlib’e hava saldırısı başladı

Suriye’de rejim, Türkiye’nin desteklediği muhalif grupların kontrolünde bulunan İdlib’e kapsamlı harekât hazırlığını sürdürürken, operasyonun bayramdan sonra başlayacağı ileri sürüldü. Harekât öncesi rejimin kontrol ettiği sınır hattındaki muhalif hedefler havadan vurulmaya başlandı. Suriye rejimine bağlı savaş uçaklarının yoğun hava saldırılarında beş kişi yaşamını yitirdi. İdlib’e kara operasyonuna karşı olan Ankara’nın, Rusya yönetimi ile temasları yoğunlaştı. Şam rejiminin tehdidi altında bulunan kırsal bölgelerden aileler, İdlib merkezine göç etmeye başladı. Ana omurgasını YPG’nin oluşturduğu Demokratik Suriye Güçleri (DSG), operasyona destek için Şam’da Esad yönetimi ile yeniden bir araya geldi. DSG, İdlib operasyonuna destek karşılığında Afrin’in alınası ve Kuzey Suriye’de özerk bir yönetime “evet” denmesinde ısrar ediyor.

Ankara, İdlib’e yönelik kapsamlı bir harekâtın önüne geçmek için İran ve Rusya ile temaslarını yoğunlaştırırken Şam rejimi, harekâtın ilk aşamasını sınır hattında başlattı. İdlib sınırnda mevzilenen muhaliflerin mevzilerine belirli aralıklarla yoğun topçu atışları yapılırken, havadan ise tespit edilen hedefler vuruluyor.

Türkmendağı vuruldu

Esad rejimine ait savaş uçakları, İdlib’de, “gerginliği azaltma bölgesi”ne şiddetli hava saldırısı başlattı. Savaş uçakları, İdlib’e bağlı Han Şeyhun ilçesi, Temaniya beldesi, Sukeyk ve Tüh köyü, Hama kırsalındaki Latamne ve Latmin bölgesi ile Lazkiye kırsalındaki Türkmendağı’ndaki hedeflerin yanı sıra sivil yerleşim yerlerini vurdu. Hava saldırıları yanı sıra karadan ise topçu atışları yapıldı.

İdlib Sivil Savunma (Beyaz Baretliler) Han Şeyhun medya sözcüsü Enes Diyab, saldırılara ilişkin, “İdlib’in Han Şeyhun ilçesi ve Tüh köyü yakınlarında 40 civarında varil bombası saldırısı düzenledi. Beş sivil yaşamını yitirdi. En az 25 sivil yaralandı” dedi. Sivil savunma ekiplerinin enkaz altında arama kurtarma çalışmaları yaptığı belirtildi.

Daha önce İdlib’in Güney batısında yer alan Fua ve Kefraya kasabalarında Şii nüfusun yaşadığı yerleşim birimleri ÖSO’nun kuşatmasında olması nedeniyle Şam rejimi bu bölgeleri bombalamaktan kaçınıyordu. Rejimle yapılan anlaşma kapsamında rejimi destekleyen bölge halkı tahliye edilince, bölge saldırıya açık hale geldi.

İdlib’e yapılacak kapsamlı harekâta katılmak için Şam rejimi, bir süreden beri Hama, Lazkiye ve Halep bölgesinden bölgeye ağır silah ve asker sevk ediyordu. Bölgeye yönelik askeri sevkiyata ise halen devam edildiği bildirildi.

Afrin şartı

İdlib operasyonuna destek vermek amacıyla DSG’nin rejim ile görüşme trafiği de son günlerde arttı. DSG, operasyona aktif destek karşılığında Suriye ordusunun İdlib sonrası Afrin’e harekât düzenlemesi ve Kuzey Suriye’de özerk bir yapının kabul edilmesinde ısrar ediyor. Bu yönde yapılan görüşmeler sürerken anlaşma yapılması için Kuzey Suriye’den YPG’nin öncülüğündeki DSG’nin siyasi kanadı Demokratik Suriye Meclisi (DSM), müzakereler için yeniden Şam’a gidiyor. Şam yönetiminin, Suriye’nin yüzde 30’unu kontrol eden DSG’yi muhatap almak zorunda kalacağı ifade ediliyor. DSM, Suriye rejiminin daveti üzerine kısa süre önce Şam’a gitmiş ve ülkedeki krizin çözümüne dönük görüşmelerde bulunmuştu. Görüşmeler sonrası Kuzey Suriye yönetimine bağlı asayiş güçlerinin ismi “İç Güvenlik Güçleri” olarak değişti.

Kırsaldan göç hareketi

Esad rejiminin İdlib’e yönelik harekât hazırlığı yapması ve sınır hattındaki noktaları bombalaması sonrası sınıra yakın kırsal kesimlerden kent merkezine göç hareketinin başladığı bildirildi. Göç eden ailelerin daha çok İdlib’in Hama, Lazkiye, Halep sınırı ve Cisr eş-Şuğur kasabası çevresinde yaşayanlar olduğu, önümüzdeki günlerde bu bölgelerden merkeze doğru yoğun göç hareketinin yaşanacağı belirtildi.

Anadolu Ajansı’nın haberine göre Suriye’de terör örgütü YPG/PKK ile Esad rejimi arasındaki askeri iş birliği kapsamında yaklaşık bin 300 YPG/PKK’lı terörist, rejimin muhaliflere karşı olası operasyonlarına destek için Halep’e geçti. Bu kapsamda en son 100 kişilik konvoy dün sabah saatlerinde Menbiç üzerinden Halep’e vardı.