23.09.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
İran güvenlik güçlerinin protestoculara sert müdahalesi sonucu 2’si güvenlik görevlisi 9 kişinin hayatını kaybettiği bildirildi. İran devlet televizyonunda ise, kitlesel gösterilerde 17 kişinin hayatını kaybettiği öne sürüldü.
YETKİLERİ TARTIŞMALI
Ülkede son birkaç yılın en şiddetli sivil tepkisi gösterilirken, 10’dan fazla kentte protestoların sürdüğü, öfkeli kalabalığın, polis araçları da dahil pek çok yeri ateşe verdiği kaydediliyor. Protestolar, “Diktatöre ölüm” sloganlarıyla rejimin sert kurallarına karşı kitlesel bir harekete dönüşmüş görünürken, İran hükümeti, internet ve sosyal medya kanallarında kısıtlamaya gitti. Bununla birlikte uluslararası bilgisayar korsanları grubu “Anonymous”, sosyal medyadan, İran genelinde 300’den fazla güvenlik kamerasına siber saldırı düzenlediğini duyurdu.
Öte yandan Emini’nin, Ahlak Polisi’nin şiddeti nedeniyle hayatını kaybettiği iddiaları, bu birimi ve geniş yetkilerini bir kez daha gündeme getirdi. Ülkede “Gasht-e Erşad” yani “Rehber Devriyeleri” denilen bu polis birimi, İran’daki sert kuralları vatandaşlara uygulatmakla görevli.
1979 İran İslam Devrimi’yle birlikte, lider Ayetullah Ruhullah Humeyni’nin başörtüsünü tüm kadınlar için zorunlu kılan ve takmayan kadınların “çıplak sayılacağını” duyuran kararnamesinin ardından, kadınlar ve kız çocuklarının “İslami tarzda” giyinme zorunluluğu 1981’de kanunlara eklendi. Kamusal alanda saçlarını tam kapatmayan kadınlara 74 kırbaç cezası gündeme gelirken, yakın zamanda buna 60 gün hapis cezası da eklendi. Ancak Ahlak Polisi, resmen 2004’de eski Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad döneminde kuruldu. İran kanunlarına göre, kadınların başlarını kapatması, bol ve uzun kıyafetler giyerek bedenlerinin hiçbir yerinin görünmemesi gerekiyor. Ahlak Polisi de, sokaklarda İslami “ahlak kurallarının” doğru şekilde uygulanıp uygulanmadığı takip edip, gerektiğinde vatandaşları gözaltına alma yetkisine sahip.
KAMERALAR İZLİYOR
Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, geçen yıl imzaladığı kararnameyle yeni kısıtlamalar ve uygulamalar da getirdi. Bunlar arasında, sokaklara çok sayıda kamera yerleştirip, kadınların İslami kurallara göre giyinip giyinmediğini kontrol etmek, daha ağır cezalar vermek ve “eğitim vermek” için kadınları karakola götürmek, internette başörtüsü karşıtı paylaşım yapanlara da hapis cezası gibi uygulamalar bulunuyor. Son dönemde İran Ahlak Polisi’nin gözaltı, şiddet ve tutuklamalarının artması, bu nedenle rejime karşı tepkilerin yükselmesinin ardından da bu yeni kararnamenin yattığı ifade ediliyor.
40 DAKİKA BEKLEDİ, REİSİ GELMEDİ!
İran’da Mahsa Emini’nin ölümü sonrası protesto gösterileri devam ederken, CNN televizyonunun deneyimli muhabiri Christiane Amanpour, New York’a gelen İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’yle röportaj yapmak için sözleştiğini ancak Reisi’nin röportaja gelmediğini açıkladı. Reisi’nin danışmanının, Amanpour’dan röportaj sırasında başörtüsü takmasını istediği ancak gazeteci bunun reddedince, Reisi’nin de röportaja katılmadığı iddia edildi. Amanpour Twitter hesabındaki paylaşımda, “Başörtüsüyle ilgili hiçbir kanun veya geleneğin olmadığı New York’tayız. Kendileriyle İran dışında röportaj yaptığımda, daha önceki hiçbir İran cumhurbaşkanının bunu talep etmediğini belirttim” dedi.