26.03.2024 - 09:01 | Son Güncellenme:
Euronews
Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere, aralarında milletvekilleri, akademisyenler ve gazetecilerin de bulunduğu milyonlarca kişiyi etkilediği sanılan kapsamlı bir siber casusluk kampanyası nedeniyle Çin devletiyle ilişkili bilgisayar korsanlığı faaliyetleri hakkında suç duyurusunda bulundu ve yaptırım kararı aldı.
Atlantik'in her iki yakasındaki yetkililer, kısaca "APT31" olarak tanımlanan, adı Gelişmiş Kalıcı Tehdit Grubu 31'in İngilizce baş harflerini taşıyan bilgisayar korsanlık grubunu Çin Devlet Güvenlik Bakanlığı'nın bir kolu olmakla suçluyor.
Grubun hedef listesinde Beyaz Saray çalışanları, ABD senatörleri, İngiliz milletvekilleri, İngiliz seçim komisyonu ve dünyanın dört bir yanından Pekin'i eleştirilen çeşitli hükümet yetkililerin olduğu belirtildi.
Çinli bilgisayar korsanlarına karşı suç duyurusunda bulunan Amerikalı savcılar, küresel korsanlık operasyonunun amacının "Çin rejimini eleştirenleri bastırmak, devlet kurumlarını tehlikeye atmak ve ticari sırları çalmak" olarak açıkladı.
Savcılar, Çinli bilgisayar korsanları olduğu iddia edilen yedi kişi hakkında hazırladıkları suç duyurusunda bilgisayar korsanlığı nedeniyle milyonlarca Amerikalıya ait iş hesapları, kişisel e-postalar, çevrimiçi depolama ve telefon görüşmesi kayıtlarının doğrulandığı veya potansiyel olarak tehlikeye atıldığı bildirdi.
İngiltere, APT31'i milyonlarca İngiliz seçmenin kişisel verilerine erişmekle suçluyor.
Başbakan Yardımcısı Oliver Dowden, hükümetin aldığı tedbirleri "Birleşik Krallık kötü niyetli siber faaliyetlere müsamaha göstermeyecektir." sözleriyle parlamentoda milletvekillerine açıkladı.
Ağustos 2021 ile Ekim 2022 arasında İngiltere Seçim Komisyonu'na yapılan siber saldırı saldırıda 40 milyon seçmenin isim ve adreslerini içeren veri tabanlarına ve ayrıca altı ara seçim boyunca gönderilen hassas e-postalara da erişilmişti. Dowden bugünkü açıklamasında siber saldırının seçimlerin güvenliğini tehlikeye atmadığını belirtti.
İngiliz medyasına göre Londra ve Washington'daki Çinli diplomatlar iddiaları yersiz ve "geçerli kanıtlardan" yoksun olduğu gerekçesiyle reddetti. Çin'in Londra Büyükelçiliği suçlamaları "tamamen uydurma ve kötü niyetli iftiralar" olarak nitelendirdi.
Pekin de son yıllarda Batı'nın korsanlık operasyonu yaptığına dair iddialar gündeme getirmeye başladı.
Çin Devlet Güvenlik Bakanlığı, geçen yıl ABD Ulusal Güvenlik Ajansı'nın Çinli telekomünikasyon devi Huawei Technologies'e defalarca sızdığını iddia etmişti.