13.04.2023 - 09:44 | Son Güncellenme:
BBC Türkçe
Diplomatik ilişkilerini normalleştirmek isteyen iki ülkeden yapılan ortak açıklamada, görüşmelerde Suriye'nin Arap dünyasında diplomatik tecridine son verilmesi için çalışıldığı belirtildi.
Açıklamada ayrıca iki ülkenin karşılıklı olarak konsoloslukları yeniden açması doğrudan uçuşları yeniden başlatması için adımlar atılacağı kaydedildi.
Suudi Arabistan, Suriye'de iç savaşının başlamasının ardından Şam yönetimi ile bağlarını koparmış ve Devlet Başkanı Beşar Esad’ı devirmeye çalışan muhalif grupları desteklemişti. Bu dönemin ardından da Suriye, Arap Birliği’nden çıkarılmıştı.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan’ın 18 Şubat’ta Münih Güvenlik Konferansı’nda Suriye’yi tecrit etmenin sonuç getirmediğini söylemesi, Riyad'ın yaklaşımındaki önemli bir kırılma olarak yorumlanmıştı.
6 Şubat’ta yaşanan depremler de iki ülke arasındaki normalleşme sürecine hız kazandırdı.
İki ülke dışişleri bakanı, uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele etmek ve Suriye'nin Arap Birliği’ne dönüşünü kolaylaştırmak için işbirliği yapma konusunda anlaştı.
Suudi Arabistan-Suriye hattındaki son gelişmeler, Arap devletlerinin Esad ile ilişkileri normalleştirme hamlelerindeki önemli bir gelişme olarak görülüyor.
Suriye Dışişleri Bakanı Mikdat, geçen haftalarda Mısır ve Ürdün’ü de ziyaret etti.
Böylece Suriye'den bu iki ülkeye 10 yıldan uzun süredir dışişleri bakanı düzeyinde ilk ziyaret yapılmış oldu.
Mikdat’ın Suudi Arabistan ziyaretinin ardından yapılan ortak açıklamada, her iki ülke de Suriye’nin "toprakları üzerindeki kontrolü sağlaması" ve "silahlı milislerin varlığına son vermesi" gerektiği konusunda anlaştı.
Fransız haber ajansı AFP’nin İran devlet medyasından aktardığı habere göre aynı saatlerde İranlı diplomatik bir heyet de Riyad’ı ziyaret etti.
İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasser Kanani, “İran heyeti, Riyad'daki büyükelçiliğin ve Cidde'deki başkonsolosluğunun yeniden açılması için gerekli adımları atacak” dedi.
Riyad merkezli Arap bir diplomat AFP'ye yaptığı değerlendirmede, “İranlılar ile Suriyeliler aynı gün Suudi Arabistan'da. Bu çılgınca ve birkaç ay önce düşünülemezdi” dedi. Suudi Arabistan, 19 Mayıs'ta Riyad'ta yapılması planlanan Arap Birliği Zirvesi'ne, Esad'ı da davet etmeyi planlıyor.
Öte yandan ABD ve Arupa ülkeleri, Esad ailesini uyuşturucu madde ticaretiyle de suçluyor.
Batılı ülkeler, bir tür amfetamin olan uyuşturucu madde captagonun Suriye’de üretildiğini ve ticaretinin hükümet tarafından finanse edildiğini iddia ediyor.
Uyuşturucunun büyük kısmının Suudi Arabistan da dahil olmak üzere Körfez ülkelerindeki alıcılara satıldığı öne sürülüyor.