18.10.2024 - 02:46 | Son Güncellenme:
Günlerde doğru sırayı takip edebilmek için nereden başlayacağımızı bilmemiz gerekir. Günümüzde haftanın ilk gününün, hafta içinin ilk günü olan pazartesi olduğunu varsaymak mantıklı görünüyor ancak doğrusu, saymaya pazar gününden başlamaktır. Zaten pazartesinin, kendisinden önce gelen günün “ertesi” olması, döngünün daha önce başladığını gösteriyor.
Haftanın ilk günü olan pazar, Farsça alışveriş yeri anlamındaki “bâzâr” sözcüğünden gelir. Pazartesi de, gayet açık olarak, onun “ertesi”dir.
Salı, ismi bir sayı olan günlerimizden. Kelimenin kökeni Arapça “selase” kelimesidir ki “üç” anlamına gelir. Sâlis de üçüncü... “Üçüncü gün” manasındaki yevm-i sâlis/yevm es-salis, tamlamasından kısaltma ve biraz da değişimle, elimizde “salı” kalmış.
Çarşamba, salının aksine Arapçadan değil Farsçadan ama yine sayı üzerinden türetilmiş bir sözcük. Tavla oynayanlar da bilirler; çehar/cihar/car, Farsça dört anlamına gelir. Şenbe/şenbih de Farsça gün anlamındadır. Dolayısı ile çehar-şenbe/çar-şenbe de “dördüncü gün” demektir.
Perşembe de Farsça “beş” anlamına gelen penc -ki yine tavla oynayanlar bilirler- ve şenbe sözcüklerinden oluşur; haliyle beşinci gün anlamındadır. Yeri gelmişken ekleyelim; “pençe” kelimesi de buradan gelir. Zira pençede beş parmak bulunur.
Cuma gününe gelince Farsçadan yeniden Arapçaya dönüyoruz. Cuma, toplanmak anlamındaki “cem” kelimesinden türemiştir.